ABD’de yapılan son araştırmalara göre, siyah Amerikalı George Floyd’un, polis tarafından gözaltına alınırken öldürülmesinin ardından başlayan polis şiddeti ve ırkçılık karşıtı protestolar, geçmiş yıllarda yaşanan benzer hareketlere kıyasla ülkede kalıcı değişiklik getirme potansiyeli taşıyor.
Associated Press (AP) haber ajansıyla NORC Halkla İlişkiler Araştırma Merkezi’nin bu ayın başında yaptığı bir anketin sonuçları, Amerikalı yetişkinlerin yaklaşık yarısının polis şiddetinin “çok” ya da “aşırı” ciddi bir sorun olduğu görüşünde olduğunu ortaya koydu. Geçen yıl Eylül ayında yapılan bir araştırmada bu oran sadece yüzde 30’larda seyrederken, 2015 yılı Temmuz ayında da halkın yalnızca üçte biri bu konuyu ciddi bir sorun olarak görüyordu.
Uzmanlar, kamuoyunun sosyal alanlardaki görüşlerinin genelde yavaş değişim gösterdiğine ancak Floyd’un öldürülmesinin ardından oluşan tepkinin geçmişteki değişim eğilimlerine oranla çok daha hızlı ve keskin olduğuna dikkat çekiyor.
Anketi hazırlayan AP-NORC Merkezi’nden Jennifer Benz bu hızlı değişimin son yıllarda biriken tepkinin bir yansıması olabileceğini savunuyor.
2015 yılıyla karşılaştırıldığında, bugün ülkede siyahların polis şiddetine maruz kalma riskinin beyazlara kıyasla daha fazla olduğunu düşünenlerin oranı yüzde 49’dan yüzde 61’e yükselmiş durumda.
Diğer taraftan, ırk faktörünün polis tarafından öldürücü güç kullanma riskini arttırmadığını düşünenlerin oranı 2015 yılında yaklaşık yüzde 50’yken şimdi bu oran önemli ölçüde düşüş kaydetti. Bugün Amerikalılar’ın sadece yaklaşık üçte biri bu görüşü savunuyor.
Görev başındayken gereksiz öldürücü ya da yaralayıcı güç kullanan polislere uygulanan cezai işlemlerin fazla hafif kaldığını düşünenlerin oranı 2015 yılında yüzde 41’ken, bu oran bugün yüzde 65’e çıkmış durumda.
1972 yılından bu yana hazırlanan Genel Sosyal Anket’in son yıllardaki sonuçlarına bakıldığında da, bugün Amerikalılar arasında ülkelerinde genel anlamda ırkçılık sorunuyla ilgili görüşlerde gözle görülür değişiklikler kaydediliyor. Örneğin, yerel yönetimlerin siyah Amerikalılar’ın yaşam standartlarını yükseltmek için yeteri kadar bütçe ayırmadığı görüşünde olanların oranı 2014 yılında yüzde 30’larda seyrederken, bugün halkın yüzde 52’si görüşte.
Amerika’da istihdam, maaş, eğitim ve barınma konularında da ırklar arası ayrımcılık olduğunu savunanların oranında da artış gözlemleniyor.
25 Mayıs’ta Minnesota eyaletinin Minneapolis kentinde, beyaz polis memuru tarafından gözaltına alınırken nefessiz kalan siyah Amerikalı George Floyd’un ölümü önce Amerika daha sonra da dünya genelinde ırkçılık ve polis şiddeti karşıtı büyük bir protesto dalgası yaratmıştı.
Amerika’nın bazı kentlerinde protestolar azalsa da, Kongre’de polis yasasının değiştirilmesi için hem Demokratlar hem de Cumhuriyetçiler harekete geçti.
