Erişilebilirlik

AB İçişleri Bakanlarından ‘Türkiye'nin Şantajına Ret’ Kararı


AB İçişleri Bakanları, göçmelerin geçişine izin vermesinin ardından Türkiye'ye yönelik açıklamalarının tonunu yükseltti ve Türkiye'nin siyasi amaçlar için göçmen baskısı kurmasını kesin dille reddettiklerini açıkladı.

Yunan sınırında yaşanan durum üzerine olağanüstü toplanan AB İçişleri bakanları, Almanya'nın uyarısı üzerine "şantajı kınama" bildirisini değiştirerek, "reddediyor" ifadesini içeren bir bildiri yayınladı. Toplantıya katılan Yunanlı bakanlar ise, Yunan polisinin göçmenlere silah sıktığını gösteren videoları yalanladı.

Türkiye'nin sınırları açması üzerine Yunan sınırlarına dayanan binlerce göçmenin yarattığı kriz üzerine olağanüstü gündemle acil toplanan AB İçişleri Bakanları, 3 Yunan bakanın da katıldığı toplantıda, AB olarak alınması gereken önlemleri tartıştı.

Toplantı çağrısını yapan Fransa İçişleri Bakanı Christophe Castaner, "İçeride kararlı bir tutum sergileme, AB ve Türkiye arasında 2016 yılında imzalanan anlaşmaya sadık kalınması çağrısı yapmak istiyorum" dedi. Toplantıda bakanlar çoğunlukla Türkiye'nin göçmenleri AB'ye karşı bir şantaj olarak kullanmasının "kınaması" kararı alınmasını önerdi. Ancak, Avrupa'da en büyük Türk topluluğuna ev sahipliği yapan Almanya'nın buna karşı çıkması üzerene "kınama" ifadesi açıklamada yer almadı.

"Türkiye bir düşman değil"

Toplantıda söz alan AB İçişleri Komiseri Ylva Johansson, "Türkiye’nin bir düşman" olmadığını hatırlatarak, Türkiye hakkında daha sert adım atılmaması gerektiği uyarısında bulundu.

Görüşmelerin ardından yayınlanan ortak bildiride, başlangıçta seçilen ve Türkiye'yi "kınayan" formül terkedilerek, "Ankara'nın siyasi amaçlar için göçmenlerin kullanılmasını kesin bir dille reddeder" ifadesinin yer alması kararlaştırıldı.

Yunanistan'daki durumu anlatmak üzere gelen 3 Yunan bakan, AB İçişleri Bakanları Konseyi’ne bilgi verdi. Le Monde gazetesinde yer alan habere göre, Yunan Göç Bakanı Georgios Koumoutsakos, "Ankara'yı, Türkiye olduğu için değil, umutsuz insanları alaycı bir şekilde sömürdüğü için suçluyoruz" ifadelerini kullandı. Toplantıda, Türk yetkililerin göçmenleri bilerek sınıra sürdüğü ve desteklediğini gösteren videolar yayınlayan Yunan bakanlar, Türkiye'nin uzun süredir bunu planladığını iddia ettiler.

Yunan bakanlar videoları savundu

Toplantıya katılan Yunan Devlet Bakanı Georgios Gerapetritis ise BM Mülteciler Yüksek Komiserliği'nin, Yunanistan'ın mülteci başvurularını kabul etmemesinin uluslararası hukuka aykırı olduğu uyarısı hakkında, "Olanlar kamu güvenliği ve sağlığını tehdit ettiği andan itibaren, yaptığımız tümüyle yasaldır" yanıtını verdi.

AB, mülteci başvurularını yönetmesi için Yunanistan'a 2015 yılında 700 milyon Euro yardımda bulundu. Ancak AB uzmanları, o tarihten bu yana ücret alındığı halde Midilli adasındaki tartışmalı Moria kampında bulunan 80 bin mülteci için halen işlem yapılmamasınından dolayı rahatsız. AB İçişleri Komiseri Johansson toplantıda, "Aslına bakılırsa, 2015'ten beri özellikle iltica başvurularının işlenmesi konusunda yeterince ilerleme kaydetmediğimiz doğru. Ancak zaman, tartışma zamanı değil" dedi.

AB'nin bu hatırlatmasına Yunanlı Bakan Gerapetridis, "Aldığımız yardımlar, verimli ve şeffaf bir şekilde kullanılıyor. Bugün sorun sadece para sorunu değildir, dayanışma sorunudur" yanıtını verdi.

Bakanlar, Yunan yetkililerin göçmenlere ateş açtığı görüntüleri de resmen yalanladı.

Yunanistan'a ek yardım

Yeni bir Avrupa Göç ve Mülteci Paktı hazırlanması için çalışma yürüten AB komiseri Margaritis Schinas, Yunan sınırında yakalanan kaçak göçmenlerin hızlı bir şekilde geldikleri ülkeye geri gönderilmesini sağlayan bir operasyon yürütmek için ek finansal ve materyal desteği yapacaklarını açıkladı. AB'nin bir an önce ortak kurallar ve sorumluluklar içeren yeni bir çözümü masaya koyması gerektiğini söyleyen Schinas, "Yeni bir kriz yaşanmadan önce, bu bizim son şansımız" uyarısında bulundu.

İçişleri Bakanları toplantıda, Yunanistan'a yapılacak acil yardım konusunda da anlaştı. Buna göre AB, Yunanistan'a 700 milyon Euro ek maddi yardımda bulunacak. Bunun 350 milyonu, acil önlem ve göçmen ağırlama kapasitesini arttırma amaçlı kullanılmak üzere hemen aktarılacak. Bunun yanısıra 1 gemi, 2 devriye botu, 2 helikopter, 2 uçak da göçmen akınını izlemek üzere AB sınır güvenlik gücü Frontex'in kullanımına verilecek. Frontex, Yunanistan'ın isteği üzerine iki ayrı operasyonda kullanılmak üzere ek personel gücü de gönderecek.

AB, Yunanistan'ın yanı sıra Bulgaristan, Kıbrıs ve Balkan ülkelerindeki gelişmeleri de dikkatle izlemeye devam edecek. AB ayrıca, Avrupa Mülteci Destek Ofisi'nden (EASO) sığınma taleplerinin yönetimi ve işleme konması için Yunan otoritelerini desteklemek üzere 160 ek personel de gönderecek.

Dışarıda AB'yi protesto gösterisi

İçeride İçişleri Bakanları göçmenlere karşı sınırları güçlendirme kararı alırken, dışarıda da AB'nin tavrına karşı çıkan insan hakları örgütleri protesto gösterisi düzenledi. Oxfam, CNCD 11-11 ve Sınır Tanımayan Doktorlar’ın da aralarında olduğu sivil toplum kuruluşları, "Açın sınırları, kimse illegal değil" pankartı taşıdı. Göstericiler ellerinde "İnsanları koruyun, sınırları değil", "Göçmenler hoşgeldiniz", "Dayanışma", "Avrupa harekete geçmeli", "Frontex öldürüyor", "Hayat kurtarın", "Avrupa kalesi öldürüyor" pankartları yer aldı. Göstericiler, üzerinde "Sınırları açın" yazan dev bir balonu da gösteri boyunca ellerinde taşıdı.

"Utanç kampları"

Gösteriye katılan İnsan Hakları Ligi Onursal Başkanı Alexis Deswaef, "Yunan adalarındaki utanç kamplarında insanlar yerlere yatırılıp elleri bağlanmış. Son günlerde botlarla gelen göçmenleri geri püskürtmek için Yunan yetkililerin ateş açtıklarını gördük. Bu uluslararası hukuka aykırı. Her bireyin mülteci statüsüne ulaşmasını garanti etmek zorundayız" dedi.

STÜDYO VOA

Köprü kazasının ardından milyarlarca dolarlık tazminat bekleniyor – 28 Mart
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG