Taleban, Afganistan hükümetiyle barış anlaşması yapmaya çalışmanın düşmana teslim olmak anlamına geleceğini ve bunun İslami inancına ters düştüğünü açıkladı.
Taleban, bu görüşü, Amerika’nın Sesi’nin dahil olduğu bazı yayın organlarına gönderdiği açıklamayla dile getirdi.
Taleban’ın bu açıklaması ve Amerika’nın Afganistan’a ek asker gönderme planları bu yıl ülkede çatışmaların yayılacağı yönündeki endişeleri artırıyor.
Taleban’ın Kabil’le görüşmeyi reddetmesi, Amerika destekli Afgan hükümetinin Gulbettin Hikmetyar ile varılan barış anlaşmasının Taleban liderlerini cesaretlendirebileceği yönündeki umutlarına da bir darbe aynı zamanda.
Taleban Sözcüsü Zabihullah Mücahid, “Taleban’ın silahları düşmana teslim etmesi ve amaçlarına yardımcı olması sadece milyonlarca şehidin istekleriyle çelişmez aynı zamanda Şeriat ile de çelişir” dedi.
Mücahid, Hikmetyar’ın grubunun Taleban yetkililerinin kendileriyle bağlantıya geçtiği ve barış görüşmelerine istekli oldukları yönündeki iddiaları yalanladı.
Taleban uzun süredir amacının Amerika liderliğindeki uluslararası koalisyonun Afganistan’dan çıkarılması olduğunu belirtse de örgüt son iki yılda önemli toprak kazanımları ile yeniden iktidarı ele geçirmek istediğini ortaya koyuyor.
Merkezi Washington’da bulunan Ortadoğu Enstitüsü’nden Marvin Weinbaum, Taleban’ın barış sürecine girmeyi düşünmediğini söylüyor.
Taleban Afganistan’ın yaklaşık yüzde 40’ını kontrol ediyor.
Birleşmiş Milletler çatışmalardan en çok etkilenenlerin Afgan siviller olduğunu belirtiyor, özellikler de kadın ve çocuklar. 2017’nin ilk çeyreğinde sivil kayıplar rekor rakamlara yükseldi.
Birleşmiş Milletler’e göre 2017’nin ilk 4 ayı, 2009’dan bu yana tutulan kayıtlara göre en yüksek sivil kayıplarının yaşandığı dönem oldu.
Verilere göre yaklaşık 1000 çocuk hayatını kaybetti. Bu geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 21’lik artış anlamına geliyor.
