Bugün İngiltere'de milyonlarca seçmen son haftalarda peşpeşe gelen terör saldırılarının gölgesinde erken seçimler için sandık başına gidiyor.
Yerel saatle 07:00'da başlayan oy verme işlemi akşam 22:00'a kadar devam edecek.
Yaklaşık 47 milyon seçmen 40 bin ayrı oy merkezinde oy kullanıyor.
Başbakan Theresa May, Nisan ayında sürpriz bir hamle yaparak erken seçime gitme kararı almıştı.
2015'te yapılan genel seçimlerin ardından bir sonraki seçimin 2020'de yapılması öngörülüyordu.
2015 yılında seçimlere katılım yüzde 66,4 oranında olmuştu.
Son seçimlerde Muhafazakar Parti, Avam Kamarası'nda 650 koltuğun 331'ini kazanarak çoğunluğu elde etmiş, İşçi Partisi ise 232 koltuk kazanarak ikinci olmuştu.
Çoğunluğu elde etmek için 326 koltuğa ulaşmak yeterli oluyor.
Theresa May erken seçim kararına gerekçe olarak AB'den çıkma müzakereleri, yani Brexit sürecinde hükümetinin elini güçlendirmeyi göstermişti.
İktidardaki Muhafazakar Parti bu süreçte, muhalefetin hükümetin adımlarını meclis yoluyla engellememesini amaçlıyor.
May ayrıca bu seçimleri kendi siyasi kariyeri için bir çeşit halktan güvenoyu almak olarak görüyor.
Ancak son haftalarda üst üste yaşanan terör saldırıları, seçim gündemini Brexit değil güvenlik meselesine çevirdi.
22 Mayıs'ta Manchester kentindeki bombalı saldırının ardından seçime günler kala 3 Haziran'da Londra'da düzenlenen minibüs ve bıçaklı saldırı, hükümetin güvenlik politikalarının eleştirilmesine yol açtı.
Ana muhalefetteki İşçi Partisi lideri Jeremy Corbyn, güvenlik açığının polis gücündeki kesintilere bağlı olduğunu söyleyerek Başbakan May'e istifa çağrısında bulundu.
Londra Emniyet Müdürlüğü ise Londra Köprüsü'nde düzenlenen saldırılarla ilgili üç şüphelinin daha gözaltına alındığını açıkladı. Böylece saldırıyla ilgili gözaltına alınan kişi sayısı 17'ye ulaştı.
Saldırganlar içinde bulundukları minibüsü köprü üstünde yayaların üzerine sürmüş daha sonra da araçtan çıkarak çevredeki insanları bıçaklamışlardı.
Saldırıda 8 kişi öldü, 10'u ağır 48 kişi de yaralandı.
Muhafazakarların polis gücündeki kesintiler ve istihbarat eksikliği nedeniyle ağır eleştirilerinin üstüne May, dün bir açıklama yaparak terörle mücadele için gerekirse ülkedeki insan hakları yasalarının değiştirilebileceğini söyledi.
May: ‘Teröre Karşı İnsan Hakları Yasalarını Askıya Alabiliriz’
May, terör şüphelilerinin özgürlüklerinin ve hareketlerinin sınırlandırılabileceği ya da şüphelilerin sınır dışı edilebileceğinden söz etti.
Bu adım İngiltere'nin de imzacısı olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin bazı maddelerini askıya alma anlamına geliyor.
Seçim anketleri ise, Muhafazakarlarla İşçi Partisi arasında 10 puanlık bir fark olduğunu ortaya koydu.
ComRes şirketinin anketine göre Muhafazakarlar yüzde 44, İşçi Partisi ise yüzde 34 oranında destek görüyor.
Liberal Demokrat Parti yüzde 9, aşırı sağcı UKIP yüzde 5 ve Yeşiller de yüzde 2 desteğe sahip.
İngiltere'de May'i yaşlılar desteklerken, Corbyn'e en çok gençler destek veriyor.
Partilerin vaatleri neler?
İktidardaki Muhafazakar Parti'nin seçim bildirgesinde en önemli başlıklar Brexit süreci, göçmenler, ekonomik büyüme ve istikrar.
Muhazafakarlar sosyal hizmetlerde sınırlama, yurtdışından gelen göçü önemli ölçüde azaltma, asgari ücrette artış, sağlık ve eğitim sektörlerinde yatırım, milli savunma bütçesini artırma gibi vaatlerde bulunuyor.
May ve partisi için göçmenler en önemli maddelerin başında.
Muhafazakarlar, Britanya'ya yurtdışından gelen göçün kontrol edilmesi ve azaltılması gerektiği ve de daha kalifiye işçilerin ve öğrencilerin ülkeye gelmesinin sağlanması hedeflendiğini açıkladı.
Britanya'ya her yıl gelen 273 bin göçmenin 100 binin altına indirilmesi de seçim vaatleri arasında.
Ana muhalefetteki İşçi Partisi ise üniversite harçlarının kaldırılması, su şirketlerinin ve demir yollarının kamulaştırılması, 10 bin polis ve 3 bin itfaiyecinin işe alınması, ücretsiz çocuk bakımı, bir milyondan fazla sosyal konutun inşa edilmesi, göçmen sayısına sınır getirilmemesi ve ülkede yaşayan AB vatandaşlarının haklarının güvence altına alınmasını vaat ediyor.
İşçi Partisi'nin bildirgesinin 1980'li yıllardan bu yana en radikal parti manifestosu olduğu yorumları yapılıyor.
İngiltere’nin seçim sistemi nasıl işliyor?
İngiltere'de meclis, Avam Kamarası ve Lordlar Kamarası'ndan oluşuyor.
Avam Kamarası üyeleri her 5 yılda bir yapılan seçimlerle belirleniyor.
Seçim sistemi, dar bölge ve çoğunluk esasına dayanıyor. Buna göre partilerin ülke çapındaki oy oranları, parlamentodaki sandalye dağılımına doğrudan etki etmiyor.
650 seçim bölgesinde en fazla oy alan aday, bölgesinin milletvekili olarak parlamentoya giriyor.
Parlamentoda sandalyelerin yarısından bir fazlasını, yani 326'sını kazanan parti tek başına iktidar oluyor.
Eğer hiçbir parti bu sayıya ulaşamazsa en çok oy alan parti azınlık hükümeti kurabiliyor ya da koalisyona gidebiliyor.
