Fransız siyasetine, İsviçre’deki gizli hesaplarını dört ay yalanladıktan sonra itiraf eden eski Bütçe Bakanı Jerome Cahuzac bombası düştü. Skandal, Fransızlara Sarkozy döneminin ardından ‘örnek cumhuriyet’ sözü veren Hollande’ın itibarını yerle bir etti. Sosyalist Parti Genel Sekreteri Harlem Desir, Cahuzac’ın partiden atıldığını açıkladı. Ancak çifte skandalın peşini bırakmayan muhalefet bununla yetinmeyerek, Başbakan’ı istifaya çağırdı.
Elysee Sarayı’nda, Başbakanlık’ta, Meclis’te ve Sosyalist Parti içinde tam bir bomba etkisi yaratan skandal, dört ay önce başladı. Haber sitesi Mediapart, Hollande’ın krizden çıkmak için en çok güvendiği bakanı Jerome Cahuzac’ın İsviçre bankalarında hesabı olduğunu duyurdu.
Sarkozy hükümetini de sallayan etkili haber sitesi Mediapart, Bütçe Bakanı’nın bir telefon kaydını yayınlayarak, kendi sesinden İsviçre’de hesabı olduğunu ortaya çıkardı ve bütün yalanlamalara rağmen haberinde ısrar etti. Cahuzac ise ses kaydının kendisine ait olmadığını, “Hayatının hiçbir döneminde, dünyanın hiçbir yerinde hesabı olmadığını” açıkladı.
Cahuzac’ı sorgulayan Hollande ve Başbakan Ayrault, kendilerine de böyle bir hesabın olmadığını açıklayan Cahuzac’a güvenerek dört ay boyunca destek verdi. Hatta başarılı bir bakanlık yürüten Cahuzac hakkında muhalefet de ‘sanığın masumiyeti’ ilkesini hatırlatarak sağduyulu açıklama yaptı.
Fakat Mediapart’ın iddiaları üzerine savcılık ön soruşturma açılmasına karar verince, geçtiğimiz hafta Cahuzac, Bakanlık görevinden istifa etti. İstifa ederken dahi, ekranlardan halkın gözlerinin içine bakarak iddiaları reddetti. Ancak bu sefer de ülkenin hiciv gazetesi Canard Enchaine yeni belgeler yayınlayınca soruşturma hakimlerine kendisi bizzat başvuran Cahuzac, önceki gün hakimlere İsviçre’deki hesaplarını itiraf etti. Eski bakan 1992 yılında açılan ve 2000’li yılların başında Singapur’a aktarılan hesabında 600 bin Euro bulunduğunu açıkladı.
Çifte skandal: ‘Hollande Saf mı, sakladı mı?’
İtiraf üzerine ülkedeki bütün gazeteler, ‘Yalancı’, ‘Onursuz’, ‘Büyük yalan’ gibi başlıklarla çıktı. Anketlerde popülaritesi serbest düşüşe geçen Cumhurbaşkanı Hollande, ‘bakanı tarafından kandırılan basiretsiz Cumhurbaşkanı’ durumuna düştü. Dün toplanan bakanlar kurulunda tam bir yas havasında geçti. Sosyalist Parti Genel Sekreteri Harlem Desir, “Cahuzac, Parti’den ihraç edildi. Milletvekilliğinden de istifa etmesini bekliyoruz” dedi.
Ayaklanan muhalefet ise hem yolsuzluk iddiası hem de tüm Fransa’ya yalan söylemesi ile çifte skandal yaratan Cahuzac’ı, Hollande ve Ayraut’nun savunduğunu öne sürdü. Ana muhalefet Halk Hareketi Birliği (UMP) ve aşırı sağ parti Front National (FN), “Eğer Cumhurbaşkanı ve Başbakan, Cahuzac’ı bilerek korudu ise bu çok vahim bir suç. Ama eğer saf olduğu için bu durumu görmediyse bu daha da vahim bir durum. Ülkeyi yönetme yeteneği yoktur. Başbakan Ayraut, bakanını bir gazeteci kadar izlemekten acizse istifa etmelidir” açıklamasını yaptılar.
Hollande, yargının işini yapacağını, iktidar olarak yargı ve medya bağımsızlığını güçlendirecek iki yeni yasaya muhalefetten destek beklediğini içeren bir görüntülü bir mesaj yayınladı.
Aşırı sağı da vurdu
Ancak akşam saatlerinde Le Monde gazetesinin ortaya çıkardığı bir haber, skandalın Sosyalist bakan ile sınırlı olmadığını, Fransız aşırı sağına kadar dayandığını gözler önüne serdi. Le Monde, Jerome Cahuzac adına 1992 yılında İsviçre'deki UBS bankasındaki hesabının, eski aşırı sağcı militan, şimdi Front National lideri Marine Le Pen'in yakın danışmanlarından Philippe Peninque tarafından açıldığını ortaya çıkardı.
İsviçre yargısının ortaya çıkardığı bu ismin daha önce Sarkozy'nin de adının karıştığı eski Başbakan Edouard Balladur'un seçim kampanyası skandalına da karıştığı belirtildi.
Elysee Sarayı’nda, Başbakanlık’ta, Meclis’te ve Sosyalist Parti içinde tam bir bomba etkisi yaratan skandal, dört ay önce başladı. Haber sitesi Mediapart, Hollande’ın krizden çıkmak için en çok güvendiği bakanı Jerome Cahuzac’ın İsviçre bankalarında hesabı olduğunu duyurdu.
Sarkozy hükümetini de sallayan etkili haber sitesi Mediapart, Bütçe Bakanı’nın bir telefon kaydını yayınlayarak, kendi sesinden İsviçre’de hesabı olduğunu ortaya çıkardı ve bütün yalanlamalara rağmen haberinde ısrar etti. Cahuzac ise ses kaydının kendisine ait olmadığını, “Hayatının hiçbir döneminde, dünyanın hiçbir yerinde hesabı olmadığını” açıkladı.
Cahuzac’ı sorgulayan Hollande ve Başbakan Ayrault, kendilerine de böyle bir hesabın olmadığını açıklayan Cahuzac’a güvenerek dört ay boyunca destek verdi. Hatta başarılı bir bakanlık yürüten Cahuzac hakkında muhalefet de ‘sanığın masumiyeti’ ilkesini hatırlatarak sağduyulu açıklama yaptı.
Fakat Mediapart’ın iddiaları üzerine savcılık ön soruşturma açılmasına karar verince, geçtiğimiz hafta Cahuzac, Bakanlık görevinden istifa etti. İstifa ederken dahi, ekranlardan halkın gözlerinin içine bakarak iddiaları reddetti. Ancak bu sefer de ülkenin hiciv gazetesi Canard Enchaine yeni belgeler yayınlayınca soruşturma hakimlerine kendisi bizzat başvuran Cahuzac, önceki gün hakimlere İsviçre’deki hesaplarını itiraf etti. Eski bakan 1992 yılında açılan ve 2000’li yılların başında Singapur’a aktarılan hesabında 600 bin Euro bulunduğunu açıkladı.
Çifte skandal: ‘Hollande Saf mı, sakladı mı?’
İtiraf üzerine ülkedeki bütün gazeteler, ‘Yalancı’, ‘Onursuz’, ‘Büyük yalan’ gibi başlıklarla çıktı. Anketlerde popülaritesi serbest düşüşe geçen Cumhurbaşkanı Hollande, ‘bakanı tarafından kandırılan basiretsiz Cumhurbaşkanı’ durumuna düştü. Dün toplanan bakanlar kurulunda tam bir yas havasında geçti. Sosyalist Parti Genel Sekreteri Harlem Desir, “Cahuzac, Parti’den ihraç edildi. Milletvekilliğinden de istifa etmesini bekliyoruz” dedi.
Ayaklanan muhalefet ise hem yolsuzluk iddiası hem de tüm Fransa’ya yalan söylemesi ile çifte skandal yaratan Cahuzac’ı, Hollande ve Ayraut’nun savunduğunu öne sürdü. Ana muhalefet Halk Hareketi Birliği (UMP) ve aşırı sağ parti Front National (FN), “Eğer Cumhurbaşkanı ve Başbakan, Cahuzac’ı bilerek korudu ise bu çok vahim bir suç. Ama eğer saf olduğu için bu durumu görmediyse bu daha da vahim bir durum. Ülkeyi yönetme yeteneği yoktur. Başbakan Ayraut, bakanını bir gazeteci kadar izlemekten acizse istifa etmelidir” açıklamasını yaptılar.
Hollande, yargının işini yapacağını, iktidar olarak yargı ve medya bağımsızlığını güçlendirecek iki yeni yasaya muhalefetten destek beklediğini içeren bir görüntülü bir mesaj yayınladı.
Aşırı sağı da vurdu
Ancak akşam saatlerinde Le Monde gazetesinin ortaya çıkardığı bir haber, skandalın Sosyalist bakan ile sınırlı olmadığını, Fransız aşırı sağına kadar dayandığını gözler önüne serdi. Le Monde, Jerome Cahuzac adına 1992 yılında İsviçre'deki UBS bankasındaki hesabının, eski aşırı sağcı militan, şimdi Front National lideri Marine Le Pen'in yakın danışmanlarından Philippe Peninque tarafından açıldığını ortaya çıkardı.
İsviçre yargısının ortaya çıkardığı bu ismin daha önce Sarkozy'nin de adının karıştığı eski Başbakan Edouard Balladur'un seçim kampanyası skandalına da karıştığı belirtildi.
