Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, özellikle 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Amerika’ya yönelik eleştirileriyle dikkat çekiyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, en son “vize krizi” dolayısıyla ABD’nin Ankara Büyükelçisi John Bass’i eleştirirken ABD Başkanı Donald Trump’ı doğrudan hedef almamıştı.
Ancak bugün İbn Haldun Üniversitesi’nde düzenlenen Uluslararası Medeniyet Şurası’nın açılış konuşmasında Amerika’da Müslümanlar’ın sıkıntıda olduğunu söylerken ABD Başkanı Trump’ı da hedef aldı.
Erdoğan, “Sayın Trump bana göre medeniyet olayını şekil olarak değerlendiren bir tipoloji. Bizim anlayışımızda biz farklı düşünce insanlarına kapıları kapatmadık. Şu anda eğer Amerika’da Müslümanlar oradan kovulmanın hesapları içine mahkum edilmişe Amerika’da sıkıntı var demektir. Önce Trump’ın bunu masaya yatırması lazım. Bizim hedefimizde insan yaratılmışların en şereflisidir. Fakat görüyorum ki Amerika’da böyle değil. Şu anki gidiş Amerika’da böyle, gidiş sıkıntıdadır. Eğer Beyaz Saray’ın önünde gösteri yapıyorsa bu kendi inanıcının karşılığını alma ve demokrasi mücadelesini verme gayretidir. Ne deniyor Amerika’ya ‘demokrasinin beşiğidir’. Böyle bir şey demokrasi olamaz” dedi.
Erdoğan: ‘Korumalarımın gıyaplarında gözaltı kararı çıkaran ülkeye medeni demem, böyle adalet olur mu?’
Erdoğan’ın, 16 Mayıs’ta Washington’daki Türk Büyükelçiliği konutu önündeki arbedeye karışan Cumhurbaşkanlığı koruması on üç kişi hakkında dava açılmasının önünü açan iddianamenin kabul edilmesine yönelik tepkisi de devam ediyor.
Bu kişiler hakkında yakalama kararı çıkarılmasını bir kez daha eleştiren Erdoğan, “Benim on üç tane korumam kendi davetine gittiğim bir ülkede eğer Amerika’da tanımadan bilmeden görmeden haklarında gıyaplarında gözaltına alma kararı çıkıyorsa ben bu ülkeye medeni demem. Beni davet edeceksin, yanımda korumalarım. Teröristlere orada adeta bizi dövdürme tehdidi ile karşı karşıya bırakacaksın, korumalarım tedbir alacak. Bunlarla ilgili savcı gözaltı kararı verecek. Böyle adalet olur mu?” dedi.
Erdoğan’ın Amerika’ya yönelik eleştirileri bunlarla sınırlı kılmadı.
IŞİD ve El Kaide bazlı örgütler üzerinde “Müslümanlık” ile “terörizm”in bir araya getirilmiş olmasına tepki duyduğunu bile getiren Erdoğan, Myanmar’da Müslümanlar’a yönelik saldırılar gerçekleştiren Budist paramiliter güçlerin “terörist” olarak nitelendirilmiyor olmasının altını çizdi.
Erdoğan, “Amerika'da Sayın Trump bakıyorsunuz Müslümanlara ‘terörist’ ifadesini kullanıyor. ‘Bak böyle bir şey yok’ dediğimizde de savunamıyor. Hadi buyur, Myanmar'da bazı Budistler terörist olarak Rohingya Müslümanları’nı öldürdüler. Peki Budistlerle ilgili aynı şeyi söyleyebiliyorlar mı? Yok. Niye? Onlar yoga yapıyor. Böyle bir saçmalık olabilir mi? Hristiyan teröristler için böyle bir şey söylüyorlar mı, Yahudi teröristler için böyle bir şey söylüyorlar mı, yok. Varsa yoksa İslami terör diyorlar. Defaatle anlatıyoruz, olamaz” diye konuştu.
Erdoğan: ‘Daha ne kadar daha yıkabiliriz’ diye geliyorlar
Konuşmasında uzun bir emperyalizm eleştirisi de yapan Erdoğan, Müslüman toplumların bugün yaşadığı acıların müsebbibi olarak da İslam medeniyetine sarılmayan ve birbirleriyle dayanışma sergilemeyen Müslüman devletleri gösterdi:
“Birileri, kolayca kardeşi kardeşe kırdırabiliyor. Müslüman feraseti ile bakamadığımız için fitne, çatışma, yoksulluk coğrafyamızda kol geziyor. Irak, Suriye'de olanlar. Kim kimi öldürüyor? Yine Müslümanlar değil mi? Bomba yağdırılıyor. Davet edenler sözde Müslüman. 11 Eylül'de Amerika'da Batı medeniyetinin sembollerinden olarak gördükleri ikiz kuleler, ‘terör saldırısı ile yıkıldı’ diye dünyayı kana ve ateşe boğdular. Oysa bizim coğrafyamızda neredeyse yıkılmamış eserimiz, mabedimiz kalmadı. Irak diye bir şey kalmadı. Halep, İdlib ne halde? Bütün tarihi eserler yıkıldı. Yani medeniyet çöktü. Daha ne kadar yıkabiliriz onun için geliyorlar. Yani bu asrın ‘Hülagu’ları da var. O nasıl bütün kütüphaneleri yakıp yıktıysa aynı şekilde gelip buraları yakıp yıkanlar var.”
Türkiye’nin parasını ödediği halde silah alamadığını ancak terör örgütlerinin parasız silah aldığı yönündeki sözlerini yineleyen Erdoğan, İslam ülkelerinin ancak kararlı bir mücadele vermesi halinde ayağa kalkabileceğini de sözlerine ekledi.
