Doğu Akdeniz’deki petrol ve doğal gaz sahaları Türkiye ile Güney Kıbrıs Rum Yönetimi arasında uzun süredir sorun teşkil ediyor. Türkiye, Güney Kıbrıs’ın ilan ettiği 13 adet ruhsat sahasından yedisi (1-2-3-8-9-12-13) Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Türk Petrolleri Anonim Ortaklığı’na verdiği arama ruhsatı verdiği alanlarla kesişiyor.
İtalyan petrol şirketi ENI adına Doğu Akdeniz’de sondaj yapan Saipem 12000 isimli gemi, 12 Şubat’ta GKRY’nin ilan ettiği sahalardan biri olan 6 numaralı parselden 3 numaralı parsele giderken Türk savaş gemileri tarafından durduruldu.
Gemi 23 Şubat’ta bir kez daha girişimde bulunması üzerine bir kez daha engellendi.
Sondaj gemisi Limasol’a döndü, Doğu Akdeniz’de TSK’nın beş gemisi var
Bu gelişmenin ardından ENI şirketi adına sondaj çalışmaları yapmak isteyen Bahama bayraklı gemi, Limasol açıklarına geri döndü.
Genelkurmay Başkanlığı’ndan dün yapılan açıklamada “Doğu Akdeniz’de petrol ulaştırmasının güvenliğinin sağlanması, bölgedeki muhtemel risk ve tehdit unsurlarına karşı varlık göstererek caydırıcılık sağlanması ve NATO’nun bölgedeki deniz güvenliği çabalarının desteklenmesi maksadıyla icra edilen Akdeniz Kalkanı Harekâtı kapsamında; bir fırkateyn, iki korvet ve bir akaryakıt gemisi Doğu Akdeniz’de deniz eğitimleri, bir karakol gemisi ise Doğu Akdeniz’de karakol icra etmektedir,” dendi.
Başbakan Yıldırım: "Kimse yanlış hesap yapmasın Deniz Kuvvetleri her türlü tehdidi bertaraf edecek güce sahip"
Başbakan Binali Yıldırım da dün yaptığı konuşmada Doğu Akdeniz’de yaşanan gelişmelere Türkiye’nin kayıtsız kalamayacağının altını çizdi.
2021 yılında denize indirilmesi planlanan Muratreis denizaltısının ilk kaynak töreninde konuşan Başbakan, “Bazıları, Ege'de, Akdeniz'de bir takım komplolar peşindeler. Şartlar ne olursa olsun Türkiye, Deniz Kuvvetleri olarak her hal ve şartta ülkesine yönelecek her türlü tehdidi bertaraf edecek güce sahiptir. Hiç kimse yanlış hesap yapmasın,” dedi.
Prof. Hasgüler: "Kıbrıs kanaatimce bir deniz savaşına açık hale geliyor"
Doğu Akdeniz’de yaşanan sürecin “deniz savaşı”na dönüşme ihtimali olduğuna dikkat çeken Kıbrıs gazetesi yazarı Profesör Mehmet Hasgüler, bu durumdan 4 Şubat’ta bir kez daha başkanlığa seçilen Güney Kıbrıs lideri Nikos Anastasiadis’i sorumlu tutuyor:
“Seçimi kazanan Anastasadis idaresi bu kez de içine KKTC’yi de dahil ederek 13 ayrı parselde doğalgaz araması hususunda yetkilendirme yapmış durumda. Bu itilaf Güney Kıbrıs tarafından hem AB hem de BM düzeyinde uluslararası alana taşınmaya çalışılıyor. Türkiye’nin deniz kuvvetlerine ait savaş gemilerinin planlanmış eğitim faaliyetleri de bölgede devam ediyor. Şu an bulunduğumuz noktadan bakınca konunun bir gerginlik ve çatışma yaratmaya doğru gittiği açıkça görülüyor. Kıbrıs kanaatimce bir deniz savaşına açık hale geliyor. İnisiyatif geç kalınmadan alınmazsa durum bugünden de kötü noktalara sürüklenebilir.”
Fehmi Gürdallı: "Sondaj krizi Varna’daki Türkiye-AB Zirvesi’ni sıkıntıya sokabilir"
Kıbrıs’taki gelişmeleri yıllardır yakından takip eden Habertürk TV Dış Haberler Müdürü ve enerji uzmanı Fehmi Gürdallı ise sıcak çatışmanın şu an için çok uzak ihtimal olduğu görüşünde.
Amerika’nın Sesi’ne değerlendirmelerde bulunan Dr. Gürdallı, “ Süreç Türkiye ile Avrupa Birliği arasında zaten iyice zayıflamış süreci negatif olarak etkileyebilir. Zira Güney Kıbrıs lideri Anastasiadis 26 Mart’ta Varna’da yapılacak Avrupa Birliği-Türkiye zirvesini engellemek için uğraşabilir. Güney Kıbrıs, Türkiye’yi buradan sıkıştırmaya çalışabilir,” dedi.
Özdil Nami: "Ortamı zehirleyen gerilimden kaçınmak için sondaj faaliyetlerinin dondurulması gerekiyor"
Kıbrıs Türk tarafı ise sürecin daha da kötüye gitmesinin önüne geçilmesi için müzakere öneriyor.
Dün Güney Kıbrıs gazetesi Fileleftheros’a konuşan KKTC Ekonomi ve Enerji Bakanı Özdil Nami, “Kıbrıs sorununun çözümü müzakerelerinin, belirlenmiş bir bitiş takvimiyle yeniden başlaması için Kıbrıs Rum tarafıyla hidrokarbon konusunda diyalog başlamalıdır. Ortamı zehirleyen gerilimden kaçınmak için sondaj faaliyetlerinin dondurulması gerekiyor. Eğer Kıbrıslı Rum lider, bunu anlar ve Kıbrıs Türk tarafına yaklaşırsa, iki tarafın liderleri gerekli formülleri bulabilirler” dedi.
Exxon Mobil 2018’in ikinci yarısında 10. parselde sondaj çalışması planlıyor
Güney Kıbrıs’dan 10 numaralı parselin ruhsatını Katar Petrol’le birlikte alan ABD şirketi Exxon Mobil’in 2018’in ikinci yarısında sondaj çalışmalarına başlamayı planlıyor.
ENI’nin Mısır açıklarında büyük bir doğal gaz rezervi bulduğu Zohr sahasına yakın olan 10 numaralı parsel, KKTC’nin TPAO’ya verdiği ruhsat alanlarıyla kesişmiyor.
