Erişilebilirlik

Almanya Midilli Adası'nda Yanan Kamptan Mülteci Alacak


Yunanistan’ın Midilli Adası’ndaki Moria mülteci kampında çıkan yangından sonra barınaksız kalan sığınmacıların durumu için çözüm aramaları sürerken, Almanya Başbakanı Angela Merkel’in 18 yaşından küçükler ve çocuklu aileler olmak üzere toplam bin 500 sığınmacıyı ülkesine kabul etmeyi planladığı öğrenildi.

Avrupa Birliği ülkeleri geçen hafta annesiz-babasız, kimsesi olmayan 400 çocuk ve gence sınırlarını açma kararı almış, Alman hükümeti de ilk etapta 100 ila 150 kimsesiz küçük çocuğu kabul edeceğini duyurmuştu. Ancak bu açıklamaya Alman kamuoyundan çok yönlü baskı ve eleştiri geldi. Muhalefet partilerinin yanısıra koalisyon hükümetinden bakanlar dahi Almanya’nın tek başına da olsa daha fazla mülteci alması gerektiğini savunurken, birçok büyük kentin yöneticileri, kapılarını sığınmacılara açmaya hazır olduklarını duyurdu.

Alman basınında çıkan haberlere göre Başbakan Angela Merkel, bu gelişmeleri de gözönünde bulundurarak, "Bir sefere mahsus ve istisnai olarak" barınaksız kalan kimsesiz çocuklar ve çocuklu aileleri Almanya’ya getirme kararı aldı. Şimdiye dek mültecilerin kabulü için Avrupa’nın ortak hareket etmesi gerektiği tezini savunan Federal İçişleri Bakanı Horst Seehofer’i ikna ettiği anlaşılan Merkel’in, sözkonusu planın ayrıntılarını yarınki hükümet toplantısında açıklayacağı belirtiliyor. Son bilgilere göre sokakta kalan Moria kampındaki mültecilerden 1.500‘ü Almanya’ya getirilecek.

Merkel’in Midilli Adası’nda kalacak diğer mülteciler için AB’nin denetiminde ve finansmanıyla yeni bir kampın kurulmasını önereceği de belirtiliyor. Bu arada Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis’in ülkesindeki diğer kamplarda yaşayan mültecilerin de Almanya’ya gitmek isteyeceğini öne sürerek Merkel’in planına sıcak yaklaşmadığı, Alman Başbakanı'nın en geç Perşembe günü, Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ve Miçotakis ile görüşmeyi planladığı belirtildi.

Merkel, yangın sonrası yaptığı açıklamada, Almanya’nın sığınmacı sorununun çözümü konusunda AB içinde yalnız bırakıldığını ima ederek, diğer ülkelerin de ortak sorumluluk alması gerektiğini söyledi ve Almanya’nın AB Dönem Başkanlığı‘nda Avrupa’nın göç politikasında ilerleme sağlanması için çalışacakları bilgisini verdi.

Bu arada muhalefetteki sağ popülist Almanya için Alternatif (AfD) Partisi, daha fazla mülteci alınmasına karşı çıktı. AfD yöneticileri, Merkel’in bir kez daha Almanya’nın kapılarını mültecilere açmaya hazırlandığını öne sürdü ve 2015 yılından ders almadığını savundu.

Merkel, 2015 yılında Macaristan, Avusturya, Çek Cumhuriyeti’nin ve diğer bazı AB ülkelerinin sınırlarını sığınmacılara kapatması üzerine Almanya’nın kapılarını sığınmacılara açmış, çoğu Suriye, Afganistan ve Irak’tan olmak üzere 800 bine yakın sığınmacı ülkeye gelmişti.

2017 yılında yapılan genel seçimlerde AfD, oyların yüzde 12,6’sını alıp, üçüncü büyük parti olarak Federal Meclis’e girdi. Bu dönemde Alman kamuoyunda mülteci karşıtlığı artarken, eleştiri okları Merkel’e çevrildi. Kendi partisinden ve tabanından gelen tepkilere isyan eden Merkel, CDU Genel Başkanlığı’nı 2018 yılında bıraktı ve 2021’deki seçimde de başbakanlığa aday olmayacağını duyurdu.

Bu arada Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR), adada "insani acil durum" yaşandığını belirterek, başta Almanya olmak üzere Avrupa Birliği (AB) ülkelerini harekete geçmeye çağırdı. Örgütten yapılan açıklamada, "mültecilerin durumunun skandal, kampın halinin ise tüm Avrupa’nın utancı olduğu" belirtildi. Kapasitesinin 4 katı sığınmacıyı barındıran Moria kampında yangın öncesinde en az 12 bin sığınmacı bulunuyordu.

STÜDYO VOA

EKOTÜRK Stüdyo VOA
lütfen bekleyin
Embed

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG