Avrupa Parlamentosu seçimleri öncesi Avrupa’da büyük taktik savaşları da başladı. Avrupa içinde Birlik karşıtlarının güçlenmesi Almanya Başbakanı Angela Merkel ile Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy’yi yakınlaştırdı. Tutucu oyların Birlik karşıtlarına kaymasından endişe eden iki lider Berlin’den ortak seçim kampanyası mesajı vererek, “Türkiye’nin tam üyeliğine karşı olduklarını” açıkladılar. Bunun yanısıra, Fransa sağında da Türkiye karşıtı söylem yayılmaya başladı.
Türkiye yeniden Avrupa Parlamentosu seçimlerinin ana gündem maddesi olmaya doğru hızla ilerliyor. Zira Avrupa’nın yeni anayasası Lizbon Anlaşması’nın tüm üyeler tarafından onaylanmasını bekleyen Avrupa, yepyeni bir yönetim biçimine geçmeyi hedefliyor. Ancak İngiltere’deki siyasi gelişmeler Avrupa’nın iki dinamo ülkesi Fransa ve Almanya’yı endişelendiriyor. ‘Tories’ denen Birlik karşıtı İngiliz sağ partinin iktidardaki İşçi Partisi karşısında ilerlemesi ve önümüzdeki seçimlerde başarı ihtimali yüksek olması, Fransa ve Almanya’yı hareket geçirdi. Üstelik Tories’in lideri David Cameron’un Avrupa Parlamentosu’ndaki sağ grup PPE’den ayrılması ve yeni Avrupa karşıtı bir grup kuracağını açıklaması endişeleri artırınca, kriz boyunca görüş ayrılığına düşen ve araları soğuyan, Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy ile Almanya Başbakanı Angela Merkel, yaklaşan tehlike karşısında Berlin’de bir araya gelerek ortak mesaj verdiler. Sarkozy’nin seçimler öncesi Berlin’e gitmesinin Fransa tarihinde bir ilk olduğu kaydediliyor. Merkel de ay sonunda Paris’e gelerek aynı tonda yanıt verecek.
İki lider Avrupa Parlamentosu seçimleri öncesinde Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne tam üye olmaması gerektiği görüşü üzerinde uzlaştılar. Sarkozy ve Merkel, Avrupa’nın sınırlarının çizilmesi gerektiğini, Avrupa’nın kapılarını herkese açamayacaklarını açıkladılar. Her iki lider de Türkiye’ye ayrıcalıklı ortaklık verilmesini dile getirdiler, zira Türkiye karşıtlığı sağ seçmeni bir arada tutan önemli bir çimento olarak görülüyor. Ancak iki liderin de tam üyelik müzakerelerini bloke etmekten söz etmemeleri de dikkat çekti.
Gelişmeleri ihtiyatla izleyen Türk diplomatlar bu açıklamaların Merkel ve Sarkozy’nin bilinen tavrı olduğunu, seçimler öncesi böyle bir atılıma geçtiklerini, ancak Türkiye ile ilgili kararın seçim meydanlarında değil, 27 üyeli Avrupa Birliği’nde alınacağını vurguluyorlar.
İki liderin Berlin buluşmasının önemli başlıklarından birisi de Avrupa’nın yeni çalışma düzenini belirleyen anayasa niteliğindeki Lizbon Anlaşması idi. Sarkozy Avrupa’nın her 6 ayda bir başkan değiştirmeye devam edemeyeceğini, Avrupa’nın asgari seviyede değil, mümkün olabilen en yüksek seviyede anlaşma sağlaması gerektiğini belirterek, Lizbon Anlaşması’nın bir an evvel yaşama geçmesinin önemine değindi. AB içinde Almanya ile Fransa’nın birlikte hareket etmesinin ‘hazine’ değerinde olduğunu da sözlerine ekleyen Fransız lider, Almanya’nın Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi daimi üyeliği için başvurduğunun ve Fransa’nın Almanya’ya destek vereceğinin de altını çizdi.
Öte yandan Fransız siyasetinde, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne tam üyeliğine karşı yelpaze genişliyor. Fransız sağının ikinci büyük partisi MoDem’in Genel Başkanı François Bayrou da Türkiye’nin, ‘Avrupa’nın merkez yuvarlağına dahil olmadığını’ söyledi. Haftasonu, Fransa’nın Metz kentinde konuşan Bayrou, "Eğer Avrupa sadece serbest dolaşım bölgesi olarak genişler ve fazla ortak payda gözetmezse, o zaman sadece Türkiye’nin değil Ukrayna’nın, hatta Beyaz Rusya'nın da Avrupa Birliği’nde yeri olur. Ancak eğer tek bir sesi ve güçlü kuralları olan bir kurum olmasını istiyorsak, Türkiye bunun içinde yer alamaz," dedi.
Fransızlar Sarkozy’den çok Merkel’i istiyor
Öte yandan Avrupa’da Lizbon Anlaşması’nın bütün ülkeler tarafından onaylanmasının ardından yaşanacak senaryolar konuşulmaya başlandı bile. Bir İnternet sitesinin Opinion Way’e yaptırdığı ankette, Fransızlara, 6’şar aylık dönem başkanlıklarının sona ereceği yeni dönemde Birlik’e kimin başkanlık etmesini istedikleri soruldu. Gelen yanıtlar oldukça ilgiçti. Zira Fransızlar Almanya Başbakanı Angela Merkel’i, kendi Cumhurbaşkanlarından daha çok o makamda görmek istediklerini dile getirdiler. Ankete göre Fransızlar’ın yüzde 25’i, AB Başkanlığı’na Angela Merkel’i uygun görüyor. Merkel’i yüzde 18 ile AB Anayasası’nın mimarı Fransa eski Cumhurbaşkanı Valéry Giscard d’Estaing, yüzde 17 ile de Sarkozy izledi. Sarkozy’den sonra sırayla yüzde 14 ile Avrupa Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso, yüzde 12 ile İspanya Başbakanı Jose Luis Zapatero, yüzde 4 ile İngiltere Başbakanı Gordon Brown, yüzde 1 ile de İtalya Başbakanı Silvio Berlusconi geldi.
