Yunan Referandumu AB Açısından da Bir Sınav

Yunanistan’ın içinde bulunduğu borç krizi, yıllarca gerçekleştirilmesi umulan birleşik Avrupa rüyasını tehdit ediyor. Yunanlılar’ın pazar günü yeni ekonomik reformlar ve kemer sıkma önlemleri için gideceği referandum, birleşik Avrupa rüyasını da önemli bir sınavdan geçireceğe benziyor.

Yunanistan’ın IMF’ye olan 1,5 milyar Euro borcunu ödeyememesi, Avrupa açısından büyük bir siyasi ve ekonomik krizin habercisi. Sonucuysa, Yunanlılar’ın 5 Temmuz’da gideceği referanduma bağlı.

Referandum, yeni kemer sıkma önlemlerini kabul etmek için atılacak ‘evet’ ya da ‘hayır’ oyundan ibaret. Ama Skype üzerinden konuşan Seton Hall Üniversitesi profesörü Martin Edwards, sonuçların daha ciddi olacağı uyarısında bulunuyor: “Referandum çözümün değil, krizin parçası. Yunanistan reformları yaptığı sürece, Troyka diye anılan, Avrupa Birliği, Avrupa Merkez Bankası ve Uluslararası Para Fonu’ndan kredi dilimleri almaya hak kazanıyor. Ancak reformlar uygulanmadığı için, kredileri alamıyor.”

Yunan ekonomisi, tüm dünyayı etkileyen ekonomik krizin ardından inişe geçti. Ekonomi bir anda çöktü, işsizlik arttı. Gelir kapısı kapanan hükümet bir anda kendini yüklü miktarda emekli maaşları ve diğer ödemelerin ortasında buldu.

Ağır bütçe kesintilerine gitmesine rağmen Yunanistan bu ödemelerini yapamadığı için kredi alarak ayakta kalmaya çalıştı. Şimdi krediler kesildi ve pazar günkü referandum da soruna çözüm getiremeyebilir:

Martin Edwards, “Seçmenler referandumda ‘hayır’ oyu verirse şaşırmam. Ama bu durumda Yunanistan’ın sorunları hiçbir şekilde çözülmeyecek. Hala borçlu kalmaya devam edecekler. Bankaları kredi de alamayacak. Kısacası Yunan ekonomisi, bir siyasi çözüm üretilinceye kadar faaliyete geçemeyecek” diyor.

‘Evet’ oyunun da çözüm sunacağına inanmayanlar var. Bazı uzmanlar, Yunanlılar’ın ‘evet’ oyu kullanması durumunda hükümetin istifa edeceğini, bu durumda IMF’ye pazarlık için masada muhatap kalmayacağını söylüyor.

Başbakan Aleksis Çipras’ın idaresindeki genç hükümet, birçok yerden yoğun eleştirilere maruz kalıyor.

Global Alliance Securities’in Başkanı John O’Shea, yaşananları ‘eski Yunan tragedyalarına’ benzetiyor: “Yunanistan’da çok genç bir hükümet var ve kartlarını sonuna kadar kullandılar. Bu hükümet gelip geçmişe sünger çekmeye kalktı. Zaten deneyimli, teknokrat üyeleri yoktu. Üyeleri çok genç. Şu anda kriz başa çıkabileceklerinden çok daha büyük.”

Çok sayıda gözlemci, Yunan referanduma krizin sonu diye bakmıyor. Referandum, Yunan ekonomisini istikrara kavuşturmanın, hatta Avrupa’da birliği korumanın önünde uzun bir yolun başlangıcı olarak görülüyor.