WASHINGTON —
Bir özel güvenlik şirketinin, Amerika’yı hedef alan siber saldırıları Çin hükümetine bağlamasının ardından, Washington’u, Amerika’nın bilgisayar korsanlarına karşı savaşı kaybedeceği korkusu sardı. Uzmanlara göre bilgisayar korsanları, her geçen gün daha gelişmiş saldırı teknikleri kullanıyor. Başkan Barack Obama federal dairelere, siber tehditlere yönelik bilgileri özel sektörle paylaşması için talimat verdi. Kongre de savunmasız şirketlerin korunmasını arttıracak bir yeni yasa üzerinden çalışıyor.
Yetkililer, yıllardır dünyadaki bilgisayar korsanlarını tarıyor ve adalet önüne çıkarmaya çalışıyor.
Mandiant adlı Amerikan siber-güvenlik şirketine göre görüntüdeki bina, Şanghay’daki Çin ordusuna bağlı, siber casusluk karargahı. Amerika’yı hedef alan birçok siber saldırının kaynağının da bu birim olduğu iddia ediliyor. Şirkete göre APT1 adlı birim, çevresindeki binalarda yüzlerce bilgisayar korsanı çalıştırıyor.
Bu son bilgiler açığa çıkmadan önce Temsilciler Meclisi İstihbarat Komisyonu Başkanı Mike Rogers, artık tavrı sertleştirme zamanı geldiğini söylemişti: “Siber savaş yaşıyoruz. Amerikalılar’ın çoğu farkında bile değil. Dünya kamuoyu belki bilmiyor. Ancak bu savaşı kaybediyoruz.”
Amerikan devleti, bilgisayar korsanlarının elektrik şebekelerine zarar vermek, havayolu trafiğini ya da mali sistemi karıştırmak, ticari bilgileri çalmak gibi bir dizi kargaşaya yol açabileceği uyarısında bulunuyor. Mandiant, APT1’in son yıllarda bu faaliyetlerini arttırdığına dikkati çekiyor.
Çin Dışişleri Bakanlığı ise suçlamaları yalanlıyor. Sözcü Hong Lei, “Siber saldırıların sınırları aşabileceği ve saldırganların kimliklerini gizleyebileceğini defalarca vurguladık. Bu saldırıların kökenini bulmak aşırı derecede zor. Ama bu raporun sunduğu sözde kanıtın savunulabilir olduğundan emin değiliz,” şeklinde konuşuyor.
Kongre üyesi Mike Rogers, Amerikan özel sektörünü bu tarz saldırılara karşı koruyacak bir yasa üzerinde çalışıyor. Yasa özel sektörün devletle bilgi paylaşımını kolaylaştıracak.
Amerika Medeni Haklar Birliği’nden Michelle Richardson, yasayla özel sektörün güvenlikle ilgili olmayan bilgilere de erişebilmesinden kaygılı: “Böyle bir yasa özel hakların korunmasıyla ilgili diğer yasaları ihlal edecek, özel şirketlere bizim çok hassas ve kişisel bilgilerimize erişme, bunları devlet ve başkalarıyla paylaşma fırsatı verecek. Bunlar yapılırken kişi hakları ve kısıtlamalar gözardı edilecek.”
Websense adlı siber-güvenlik şirketinin başkanı Charles Renert, Skype söyleşimizde, özel yaşam ve güvenlik arasında denge kurulabileceğini söyledi: “Bu saldırıları taramamız, iyice incelememiz gerekiyor. Bu yöntemler doğru kullanılırsa özel yaşam az oranda ihlal edilir.”
Kongre üyesi Mike Rogers’ın önceden sunduğu yasa tasarıları Kongre’nin onayını almamıştı. Ancak Washington’da siber saldırılara yönelik kaygılar, hem askeri, hem de ekonomik açılardan artıyor. Bu yüzden Kongre’ye artık harekete geçmesi yönünde baskılar artabilir.
Yetkililer, yıllardır dünyadaki bilgisayar korsanlarını tarıyor ve adalet önüne çıkarmaya çalışıyor.
Mandiant adlı Amerikan siber-güvenlik şirketine göre görüntüdeki bina, Şanghay’daki Çin ordusuna bağlı, siber casusluk karargahı. Amerika’yı hedef alan birçok siber saldırının kaynağının da bu birim olduğu iddia ediliyor. Şirkete göre APT1 adlı birim, çevresindeki binalarda yüzlerce bilgisayar korsanı çalıştırıyor.
Bu son bilgiler açığa çıkmadan önce Temsilciler Meclisi İstihbarat Komisyonu Başkanı Mike Rogers, artık tavrı sertleştirme zamanı geldiğini söylemişti: “Siber savaş yaşıyoruz. Amerikalılar’ın çoğu farkında bile değil. Dünya kamuoyu belki bilmiyor. Ancak bu savaşı kaybediyoruz.”
Amerikan devleti, bilgisayar korsanlarının elektrik şebekelerine zarar vermek, havayolu trafiğini ya da mali sistemi karıştırmak, ticari bilgileri çalmak gibi bir dizi kargaşaya yol açabileceği uyarısında bulunuyor. Mandiant, APT1’in son yıllarda bu faaliyetlerini arttırdığına dikkati çekiyor.
Çin Dışişleri Bakanlığı ise suçlamaları yalanlıyor. Sözcü Hong Lei, “Siber saldırıların sınırları aşabileceği ve saldırganların kimliklerini gizleyebileceğini defalarca vurguladık. Bu saldırıların kökenini bulmak aşırı derecede zor. Ama bu raporun sunduğu sözde kanıtın savunulabilir olduğundan emin değiliz,” şeklinde konuşuyor.
Kongre üyesi Mike Rogers, Amerikan özel sektörünü bu tarz saldırılara karşı koruyacak bir yasa üzerinde çalışıyor. Yasa özel sektörün devletle bilgi paylaşımını kolaylaştıracak.
Amerika Medeni Haklar Birliği’nden Michelle Richardson, yasayla özel sektörün güvenlikle ilgili olmayan bilgilere de erişebilmesinden kaygılı: “Böyle bir yasa özel hakların korunmasıyla ilgili diğer yasaları ihlal edecek, özel şirketlere bizim çok hassas ve kişisel bilgilerimize erişme, bunları devlet ve başkalarıyla paylaşma fırsatı verecek. Bunlar yapılırken kişi hakları ve kısıtlamalar gözardı edilecek.”
Websense adlı siber-güvenlik şirketinin başkanı Charles Renert, Skype söyleşimizde, özel yaşam ve güvenlik arasında denge kurulabileceğini söyledi: “Bu saldırıları taramamız, iyice incelememiz gerekiyor. Bu yöntemler doğru kullanılırsa özel yaşam az oranda ihlal edilir.”
Kongre üyesi Mike Rogers’ın önceden sunduğu yasa tasarıları Kongre’nin onayını almamıştı. Ancak Washington’da siber saldırılara yönelik kaygılar, hem askeri, hem de ekonomik açılardan artıyor. Bu yüzden Kongre’ye artık harekete geçmesi yönünde baskılar artabilir.
