BM İnsan Hakları Konseyi’nde konuşan Venezuela Dışişleri Bakan Yardımcısı William Castillo, ABD’nin yaptırımlarının yabancı borçların ödenmesiyle gıda ve ilaç ithal edilmesini engellediğini ve milyarlarca dolarlık petrol kazancının kaybedilmesine neden olduğunu söyledi.
Castillo, Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Michelle Bachelet’nin eleştirilerini de reddetti.
Bachelet 19-21 Haziran’da Venezuela’ya düzenlediği ziyaretin ardından bir rapor hazırlamış ve Venezuela’da ağır insan hakları ihlalleri yapıldığının tespit edildiğini belirtmişti. Bachelet, Maduro yönetimine, bunları derhal durdurma çağrısı yapmıştı.
Nicolas Maduro yönetimi Venezuela’nın ABD’nin kendisini devirme, sosyalizmi ortadan kaldırma ve dünyanın en büyük petrol rezervlerini ele geçirme amacıyla hazırladığı komplonun kurbanı olduğunu savunuyor.
Ancak Trump yönetimi Maduro iktidarını tanımıyor ve ülkenin meşru lideri olarak muhalif lider Juan Guaido’yu görüyor.
Castillo konuşmasında ABD’yi, devlet kontrolundaki petrol şirketi PDVSA’ya yaptırım uygulayarak 30 milyar dolarlık petrol gelirini engellemek, gıda ve ilaç alınmasına engel olmakla suçladı.
“Venezuelalılar borçlarını yeniden finanse edemiyor. Petrol tankerleri ve işletmeler cezalandırılıyor” diyen Castillo, yılda 40 milyar dolar olan petrol ihracatı gelirinin 5 milyar dolara düştüğünü belirtti.
Venezuela’nın çeşitli tahvil sahiplerine, ticari tedarikçilere ve malvarlığına el konulan şirketlere 200 milyar dolar civarı borcu var.
Venezuela borçlarını ödeyemezken alacaklılar ABD yaptırımları nedeniyle yeniden yapılandırmaya gitmek istemiyor.
Bachelet’nin raporunda yer alan Venezuela güvenlik güçlerinin genç erkekleri öldürmek için ölüm timleri gönderdiği iddiasına da Castillo’dan yanıt geldi. Castillo Venezuela’nın bu tür suçlamaları reddettiğini söylerken, BM raporunu "taraflı bir vizyon" sunmakla eleştirdi. Castillo, Bachelet'nin raporunun "Venezuela'daki gerçekleri yansıtmadığını" savundu ve "düzeltilmesini" istedi.
Castillo, “devletin ciddi güvenlik riskleri, darbe planlaması ve hatta Trump’ın yabancı müdahale tehdidi karşısında devletten bir şey yapmadan oturmasının beklendiğini” söyledi.
Venezuela’da yaşanan krizde son yıllarda çok sayıda protesto dalgası şiddetle bastırıldı ve ölümler meydana geldi. BM’ye göre 4 milyon Venezuelalı ülkeden kaçtı. 2015’in sonundan bu yana ülkeyi terk eden Venezuelalılar’ın sayısı 700 bin.
22 kişi serbest bırakıldı
Öte yandan BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Michelle Bachelet, aralarında Hugo Chavez iktidarı döneminde tutuklanan yargıç Maria Afiuni ve gazeteci Braulio Jatar’ın da olduğu 22 kişinin serbest bırakıldığını bildirdi.
Serbest bırakılanlar arasındaki diğer 20 kişininse öğrenciler olduğu belirtildi. Afiuni, Hugo Chavez’in emriyle 2009 yılında tutuklanmıştı ve 2011’den bu yana ev hapsindeydi. Mart ayındaysa mahkeme Afiuni’yi beş yıl hapis cezasına çarptırmıştı.
Bu kişilerin serbest bırakıldıkları haberi BM Güvenlik Konseyi’nin Bachelet’nin raporunu tartışmak için biraraya geldiği sırada ulaştı.
Bachelet: “Maduro yönetiminden olumlu adım”
Bachelet, Haziran ayında 62 tutuklunun şimdi de aralarında Lourdes Afiuni ve Braulio Jatar’ın bulunduğu 22 tutuklunun serbest bırakılmasını ayrıca iki insan hakları yetkilisinin ülkeye girişine izin verilmesini ülkenin insan hakları konusundaki olumlu adımı olarak değerlendirdi.
Sözcüsü, Bachelet’nin bu 22 kişinin serbest bırakılmasını doğrudan Nicolas Maduro’dan istediğini bildirdi.
Hugo Chavez, Afiuni’yi yolsuzlukla suçlanan iş adamı Eligio Cedena’yla ilgili kararları dolayısıyla eleştirmişti. Savcılar Afiuni’yi serbest kalmak isteyen Cedeno’dan rüşvet almakla suçlamıştı.
Afiuni ise suçlamaları reddetmiş ve gözaltı süresinin kanunda belirtileni aştığı gerekçesiyle Cedeno’yu serbest bıraktığını söylemişti.
Afiuni daha sonra hapiste tecavüze uğradığını ve sağlık hizmeti alma talebinin reddedildiğini anlatmıştı.
Ülkenin önde gelen gazeteci ve avukatlarından Jatar ise Maduro’ya karşı yapılan bir protestoyu yayınladıktan sonra tutuklanmış ve kara para aklamakla suçlanmıştı.
