Görüşmelerde hükümet, Venezuela'ya uygulanan yaptırımların kaldırılmasını talep ederken; Juan Guaido önderliğindeki muhalefet adil, özgür ve güvenilir bir seçim ortamının garanti edilmesini istiyorVenezuela hükümeti ile muhalefet temsilcileri, Meksika’nın ev sahipliğinde üç gün sürmesi beklenen ikinci tur görüşmelere bugün başlıyor.
Görüşmelerde ana hatlarıyla iktidardaki Nicolas Maduro, Venezuela'ya ve hükümet yetkililerine uygulanan yaptırımların kaldırılmasını talep ederken; Juan Guaido önderliğindeki muhalefet adil, özgür ve güvenilir bir seçim ortamının garanti edilmesini, insani yardımların ülkeye girişine izin verilmesini, siyasi tutukluların salıverilmesini talep ediyor.
Türkiye de görüşmelere katılan ülkeler arasında
Norveç’in arabuluculuğunda düzenlenen görüşmelere, aralarında Türkiye’nin de bulunduğu Hollanda, Rusya ve Bolivya gibi bazı garantör ülkelerin de katılımıyla uzlaşılan konuların uluslararası geçerliliğinin olması planlanıyor.
Son dört yılda üçüncü kez diyalog masasına oturan taraflar arasında derin görüş ayrılıkları bulunuyor. İktidardaki Maduro, muhalefeti kendisine yönelik darbe ve suikast girişimlerinden vatan hainliğine kadar bir dizi iddialarla suçlarken; muhalefet ise Maduro’nun iktidarı gayrımeşru yollarla ele geçirdiğini savunuyor ve ülke kaynaklarını kendi kişisel çıkarları için talan etmekten uyuşturucu ticaretine, demokratik kurum ve kuruluşları yok etmeye kadar uzanan bir dizi ithamda bulunuyor.
“Müzakerelere temkinli yaklaşmak gerekiyor ”
VOA Türkçe’ye konuşan Venezuela Siyasi Araştırmalar Merkezi Direktörü Benigno Alarcon, 21 Kasım’da yapılması planlanan yerel seçimler öncesinde iktidarın muhalefet arasında çatlaklar oluşturmak, muhalefetin de kriz koşullarından dolayı oluşan toplumsal hoşnutsuzluğu lehine çevirmek istediğini bu yüzden de müzakerelere temkinli yaklaşmak gerektiğini söylüyor.
Alarcon, Maduro’nun masaya oturma kararında hem çatışmalara barışçı çözüm arayışında olan bir iktidar imajı yaratma hem de daha önceki diyalog süreçleri sonunda başardığı gibi muhalefet içinde ayrışmalar yaratma hesabı olduğunu söylüyor.
Maduro iktidarının müzakerelerde şart koştuğu yaptırımların (kademeli olarak) kaldırılması konusunun sanıldığı kadar elzem olmadığını iddia eden Alarcon, hükümetin yaptırımlarla yaşamayı öğrendiğini ve Kuzey Kore, İran, Türkiye ve Rusya gibi ülkeler sayesinde yaptırımları delebildiğini belirtti.
Muhalefetin hükümetle masaya oturarak halkın büyük çoğunluğunun iktidardan hoşnut olmamasını seçimlerde lehine çevirmek istediğine vurgu yapan Alarcon “İktidarı sandık dışında değiştirme çabaları sonuçsuz kalan muhalefet müzakerelerde herşeyden önce (olası erken başkanlık seçimleri de dahil olmak üzere) adil, özgür ve güvenilir bir seçim sürecini uluslararası aktörlerin de katılımıyla garanti altına almak istiyor” diyor.
Venezuela’da muhalefetle hükümet arasındaki uzlaşmazlıkların sandık dışına çıkarak çatışmaya dönüşmesindeki en kritik noktalardan biri yüksek seçim kurulunun (CNE) güvenilirliği konusu oldu. Muhalefet CNE üyelerinin anayasada belirtildiği üzere seçimle değil iktidar tarafından atanmasının seçim sürecine ve sonuçlarına gölge düşüreceği gerekçesiyle 2018’de yapılan başkanlık seçimleri de dâhil olmak üzere seçimleri boykot ediyordu.
Venezuela’da Kasım ayında yapılması planlanan yerel seçimlere muhalif partilerin katılması bekleniyor.
