Erişilebilirlik

'Trump'ın Zaferi İngiltere'yi Belirsizliğe Sürükleyebilir'


A montage of British newspaper front pages reporting on President-elect Donald Trump winning the American election are displayed in London, Nov. 10, 2016.
A montage of British newspaper front pages reporting on President-elect Donald Trump winning the American election are displayed in London, Nov. 10, 2016.

ABD başkanlık seçimlerinde Cumhuriyetçi aday Donald Trump'ın elde ettiği zaferin İngiltere'de yarattığı şok etkisi sürüyor.

İngiltere'nin hem sol hem sağ kanattaki medya kuruluşları Trump'ın zaferinin kendi ülkeleri için büyük bir belirsizlik getirdiğini hatta bazı anlamlarda bir "kabus senaryosuna" dönüşebileceğini tartışıyor.

Trump'ın seçim kampanyası sırasında eğer zafer kazanırsa bunun bir "Brexit plus plus plus" yani üç kat Brexit etkisinde olacağı yönündeki sözleri şimdi hiç olmadığı kadar gündemde.

Trump'ın kampanyasına katılarak destek veren İngiltere'deki aşırı sağcı parti UKİP'in lideri Nigel Farage'ın İngiliz siyaset sahnesinde Trump'ı bizzat tanıyan tek politikacı olması genel rahatsızlığın başka bir yönü.

Farage, Trump seçildikten hemen sonra bu zaferin 2016 yılında büyük iki siyasi devrimden biri olduğunu söylemiş ve "Ben Brexit'i büyük sanıyordum. Ama bu çok daha büyük olacağa benziyor," ifadelerini kullanmıştı.

Bugünlerde Trump'ı tanıyan kişi olarak Farage'ın İngiltere hükümeti ile yeni başkan arasında aracılık yapabileceği konuşuluyor.

Hükümetin adresi Downing sokağı 10 numaradan ise bu iddialara yalanlama geldi.

Ancak İngiltere Başbakanı Theresa May'in, Trump tarafından hemen aranan dünya liderleri arasına girmemesi de gözden kaçmadı.

May seçimlerden iki gün sonra Trump'la telefonda konuşma fırsatı yakaladı ancak Trump, May'den önce aralarında Türkiye'nin de bulunduğu 9 dünya lideriyle görüşme yapmıştı.

Trump görüşmesinde İngiltere'nin kendisi için çok özel bir yeri olduğu mesajını verdi.

Üstelik ABD eski Başkanı Ronald Reagan ile İngiltere eski Başbakanı Margaret Thatcher tarzı bir ilişki beklediğini de May'den saklamadı.

23 Haziran'da Avrupa Birliği'nden ayrılma kararı veren İngiltere'yi en eski müttefiki ABD'nin başına tahmin edemediği bir başkanın gelecek olmasının ardından daha da büyük bir belirsizlik süreci bekliyor.

AB dışında ticaret anlaşmaları için kolları sıvayan İngiltere, yeni dönemde kendi içine kapanan, ekonomik anlamda korumacı bir ABD'yi karşısında bulma endişesi içinde.

ABD İngiltere'nin en büyük ihracat ortağı ve Almanya ve Çin'den sonra en büyük ithalat kaynağını oluşturuyor.

Brexit sonrası yavaşlaması beklenen İngiltere ekonomisi Trump'ın küresel ekonomiyi etkileyebilecek politikalarının ardından daha da büyük bir darbe alabilir.

İngiltere'nin kafasını kurcalayan bir başka konu da savunma ve güvenlik.

ABD-İngiltere askeri işbirliği ve istihbarat paylaşımı nasıl etkilenecek?

Trump'ın, NATO karşıtı açıklamaları ve NATO üyesi ülkelerin savunma alanında yetersiz harcama yaptıkları yönündeki eleştirileri örgütün geleceği konusunda tedirginlik yarattı. Trump ABD'nin Avrupa ve Asya ülkelerini karşılıksız korumak istemediği mesajını vermişti.

İngiltere istihbarat teşkilatları ABD'nin Ulusal Güvenlik Dairesi (NSA) ile çok yakın ilişki içinde. İngiliz istihbarat servisleri NSA'dan istihbarat paylaşımı konusunda büyük destek alıyor. Trump'ın bu konudaki en ufak bir politika değişikliği İngiltere istihbaratını oldukça riskli bir konuma sokabilir.

Trump'ın Brexit'i açıkça desteklemiş olması İngiltere'nin AB ile yapacağı ayrılma müzakerelerine de önemli bir etkiye neden olabilir.

ABD'nin ticaret politikalarındaki değişiklik Brüksel'in alternatifsiz kalan İngiltere'yle görüşmelerinde çok daha sıkı bir pazarlığa girmesini hatta hızlı bir anlaşma kotarmasına da yol açabilir.

Trump, Brexit'in ardından başkan seçilirse İngiltere'ye "harika davranacağını" söylemişti. "Harika davranmanın" nasıl bir şekil alacağı İngiltere hükümeti için muğlaklığını koruyor.

ABD'nin yeni başkanının politikaları İngiltere'yi dış politika ve savunma konularında AB'ye doğru itebilir. Ayrıca Avrupa başkentlerinin ortak endişesi olan Rusya'nın "yayılmacı ve saldırgan tutumu" AB ülkelerini bu alanlarda ortak bir pozisyona zorlayabilir.

Trump, İngiltere ve Avrupa'nın pek çok ülkesi için 'bilinmeyen bir faktör'.

Başta geçiş dönemi yaşayan İngiltere olmak üzere tüm Avrupa, yerleşik siyasi oyunun kurallarının değişeceğinin tedirginliği içinde.

STÜDYO VOA

Trump’a ‘sus payı davası’ öncesinde konuşma yasağı – 27 Mart
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG