İçişleri Bakanlığı ve Genelkurmay Başkanlığı’nın yayınladığı haftalık bilgi notları itibarıyla Türkiye’de yüzlerce kaçak göçmen bulunduğu ve Ege Denizi üzerinden geçiş denemeleri yapıldığı gözlemleniyor.
İçişleri Bakanlığı haftalık yayınladığı yazılı notlarıyla düzensiz göç faaliyetleriyle ilgili bilgi sunuyor. Bu yazılı bilgilendirme notları, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün tüm çalışmalarını kapsıyor. Bunun yanı sıra, Sahil Güvenlik Komutanlığı ve Jandarma Genel Komutanlığı’nın, 2016 yılındaki darbe girişimi sonrasında İçişleri Bakanlığı’na bağlanmış olması nedeniyle Türkiye’nin deniz sınırları ve kırsalına ilişkin de fikir veriyor.
Genelkurmay Başkanlığı da günlük ya da bazen haftalık ilettiği yazılı açıklamalarıyla Kara Kuvvetleri Komutanlığı’nın tespitleri dolayısıyla kara hudutlardaki durumu aktarıyor.
İçişleri Bakanlığı’nın Şubat ayındaki verilerine bakıldığında; özellikle Ege Denizi bölgesi başta olmak üzere karasuları da dahil Türkiye’de her hafta en az 4 bini aşkın kaçak göçmen yakalandığı görülüyor. İçişleri’nin, 5-12 Şubat haftasına ilişkin notunda, “532’si denizlerde olmak üzere toplam 4.627 düzensiz göçmen yakalanmış, düzensiz göçmenlerin yasadışı yollarla yurtiçine girmesine ve yurtdışına çıkmasına aracılık eden 31 organizatör yakalanarak gözaltına alınmıştır” bilgisi aktarıldı. Keza 12 – 19 Şubat haftasıyla ilgili notta, “258’i denizlerde olmak üzere toplam 4.047 düzensiz göçmen yakalanmış, düzensiz göçmenlerin yasadışı yollarla yurtiçine girmesine ve yurtdışına çıkmasına aracılık eden 120 organizatör yakalanarak gözaltına alınmıştır” denildi. Son olarak 19 - 26 Şubat haftasına ilişkinse, “384’ü denizlerde olmak üzere toplam 4.152 düzensiz göçmen yakalanmış, düzensiz göçmenlerin yasadışı yollarla yurtiçine girmesine ve yurtdışına çıkmasına aracılık eden 91 organizatör yakalanarak gözaltına alınmıştır” bilgisi paylaşıldı. Dolayısıyla sadece son üç haftada, büyük çoğunluğu Ege Denizi üzerinden Yunanistan’a geçiş yapma girişimcisi 1.174 kişi yakalandı. Denizlerdeki kaçaklar dışında Türkiye’de 11.652 kişi “düzensiz göçmen” olarak tespit edildi.
İçişleri Bakanlığı’nın verileri bakımından Türkiye’de son üç haftalık tabloda, 12.826 kaçak göçmeni yakaladı.
Genelkurmay Başkanlığı’nın günlük verilerine göre ise, 28 Şubat’ta günü kara hudutlarından yasa dışı geçiş yapmayı deneyen 895 kişiyi gözaltına aldı. Bunun 770’si Suriye’den Türkiye’ye yasa dışı geçiş yapmaya çalışıyordu. Türkiye’den Suriye’ye ise 3 kişi kaçak şekilde geçerken yakalandı. Türkiye’den Yunanistan’a 116 kişi geçmeye çalışırken; Yunanistan’dan Türkiye’ye 6 kişi geçme çabasındayken yakalandı. Önceki gün yani 27 Şubat günü yasa dışı geçiş yapmaya çalışan sayısı 673 olarak tespit edildi. Bunun 500’ü Suriye’den, 37’si Yunanistan’dan ve 10’u Irak’tan Türkiye’ye geçmeye çalışırken yakalandı. Ayrıca Türkiye’den yasa dışı yollarla Yunanistan’a gitmeye çalışan 126 kişi hakkında da işlem yapıldı.
Prof. Dr. Erdoğan: “Devlet mücadelesini anlatmak için sayıları açıklıyor”
Türkiye’deki göçmenler ve özellikle Suriyeliler konusunu yakından izleyen isim Prof. Dr. Murat Erdoğan, son haftalardaki sayısal veriler itibariyle göçmen trafiğini Amerika’nın Sesi’ne değerlendirdi. Şu anda Türk – Alman Üniversitesi Göç ve Uyum Araştırmaları Merkezi Müdürlüğü görevini yürüten Prof. Dr. Erdoğan’a göre; öncelikle İçişleri Bakanlığı ve Genelkurmay Başkanlığı’nca sayısal veriler açıklanmasının ardında Türkiye kamuoyuna güvence verme arayışı yatıyor. Devletin konuyla mücadelesini vurgulamak maksadıyla göçmenler konusunda son dönemde bilgi paylaşımında artış yaşandığını kaydeden Erdoğan, geçmiş yıllardaki göç trafiğiyle kıyaslandığında 2 bin gibi son üç haftalık düzensiz göçmen sayısını düşük bulduğunu söylüyor.
Erdoğan, “Şimdi kavramlarda da ciddi sorunlar var. Ancak kaçak göçmen, yasa dışı göç ve düzensiz göçmen kavramlarıyla ilgili yasal belgeleri olmaksızın ülkelere geçiş yapma hali anlatılıyor. Aralarında Yunanistan’a geçişlerde mesela az sayıda olsa da Türk vatandaşları var. Ama asıl grup Türkiye’ye sızmaya çalışanlar. Bu ifadeyi özellikle kullanıyorum çünkü şu an Türkiye’nin dışarıdan insanları kabul edecek bir açık kapı politikası yok. Sınırlarda rahat gördükleri belirli noktalardan Türkiye’ye girmeye çalışıyorlar. Bir kısmı için Türkiye hedef ülke bir kısmı içinse transit ülke. Bu konuda kamu tarafından yapılan bilgi paylaşımı arttı. Artık devletin mücadele ettiğini gösteren veriler var. Artık zor geçenleri kontrol altında tutuyoruz, kaçak göçmenleri gözaltına alıyoruz ya da kontrol ediyoruz durumu kamuoyuna veriliyor çünkü kamuoyunda ‘bu durum kontrolden çıktı’ tedirginliği var. Türkiye’de herkesin elini kollunu sallayarak dolaşabileceği düşüncesi var. Öte yandan bölgemiz problemli, savaş bölgesi dolayısıyla insanlar yaşamlarını huzur içerisinde sürdürebilmek için riskleri alıyorlar ve sınırları geçiyorlar bir kısmı yakalanıyor bir kısmı başardığını düşünüyor. Sonuçta bu göç hareketliliği uzun süre devam edecek görünüyor” dedi.
“Yaza doğru deniz geçiş denemeleri artacaktır”
Ege Denizi üzerinden az sayıda da olsa mevcut geçiş rakamlarını değerlendiren Erdoğan, devletin açıkladığı rakamlar itibariyle ağır kış şartları yaşanmadığı için bu geçiş denemeleri yapıldığının görüldüğünü ifade etti. Ancak yaz aylarında bu geçişlerde artış olabileceğini kaydeden Erdoğan, Avrupa Birliği ile Türkiye’nin anlaşması sonrasında NATO’nun da devreye girmesiyle Ege Denizi’nde kontrolun arttırıldığını anımsatarak, buna rağmen geçiş denemeleri olduğunu ve yaz ayları geldikçe de rotaları daha uzun, riskli geçiş denemeleri olabileceğini söyledi.
Türkiye’deki siyasi söylemler nedeniyle tedirginlik hisseden Suriyelilerce de yaza doğru daha fazla geçiş denemesi yapılabileceğini anlatan Erdoğan, son dönemde Afrin’e yönelik operasyonun amaçları arasında Suriyelileri ülkelerine geri yerleştirmek olduğu yönündeki açıklamaları da anımsatıyor.
Afrin ele geçirildiğinde Suriyeliler geri dönecek mi?
Türkiye’nin Zeytin Dalı Harekatı ile Afrin’i PYD-YPG unsurlarından arındırdığında Suriyelileri geri döndürme amacını da sorduğumuz Prof. Dr. Erdoğan, “Türkiye’nin şu an yürüttüğü operasyon Türkiye’nin sınır bölgesinde belirli bir alan açmakla ilgili. Şimdi orası ifade edildiği üzere militan terörist Kürt gruplardan temizlendiğinde oraya kim gidecek. Oraya Afrin’den Türkiye’ye gelenler mi gidecek, yoksa Türkiye’deki diğer Suriyeliler mi gidecek? Bu savaş meselesi galiba fazlasıyla küçümseniyor. Savaş biterse ya da biz belirli bir alanı temizlediğimizde insanlar oraya geri dönecek diye bekliyoruz. Ama bunun gönüllü olması çok zor. Türkiye’nin de bu insanları zorla göndermesini de beklemiyorum. Çünkü o insanlar orada işleri olmaksızın, çocukları için okullar olmaksızın nasıl dönecekler meselesi söz konusu” dedi.
