Güney Kıbrıs'ın Avrupa Birliği dönem başkanlığını devralması ile Türkiye ve AB arasındaki ilişkilerin önümüzdeki altı ay içinde nasıl süreceği merakla bekleniyor.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın geçen yıl Ağustos ayında, Güney Kıbrıs'ın Avrupa Birliği dönem başkanlığını boyunca AB ile görüşmelere ara verileceğini açıklamıştı. Geçen hafta Berlin’e gelen AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış ise, Amerika’nın Sesi Türkçe mikrofonuna, Güney Kıbrıs’ın başkanlığına rağmen Türkiye ve AB arasındaki ilişkilerin süreceğini, nitekim önümüzdeki haftalarda Başbakan Erdoğan ve çok sayıda bakanın AB ülkelerine ziyaret planları olduğunu duyurdu.
Güney Kıbrıs’ın başkanlığı süresi boyunca Türkiye ile ilişkilerin güzergahının ne yönde olacağının merakla beklendiği ülkelerin başında AB’nin motoru olarak tanımlanan Almanya geliyor. Başbakan Merkel Euro krizinin doruğa çıkmasından önce 2011 yılının başında Güney Kıbrıs’ı ziyaret etmiş, burada yaptığı açıklamalar Almanya ile Türkiye arasında diplomatik krize yol açmıştı. Rum tarafını öven Merkel Türkiye’nin ve Kıbrıslı Türklerin adada kalıcı bir çözüme engel olduklarını ifade etmişti. Türk Dışişleri Bakanlığı ise, Merkel'in Kıbrıs konusundaki açıklamalarını, ‘ciddi bir yanılgı’ olarak tanımlamış ve güvenilir kaynaklardan Kıbrıs hakkında bilgi almasını önermişti. Alman Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle ise bundan kısa bir süre önce İstanbul’da yaptığı bir konuşmada, Türkiye’nin Güney Kıbrıs’ın başkanlığı döneminde müzakereleri dondurmamasını, ‘duygusal değil akılcı’ olmasını önermişti.
Çok sayıda Alman siyasetçisi Kıbrıs konusunda Başbakan Merkel’in daha tarafsız bir çizgi ve aktif bir arabuluculuk yapmasının doğru olacağını savunuyor. Almanya Türk Toplumu Başkanı Kenan Kolat Almanya’nın Güney Kıbrıs’ın başkanlığı döneminde Türkiye ile ilişkilerin bozulmaması için özel çaba göstereceği görüşünde
.
Bu arada AB’yi sarsan mali ve ekonomik kriz Güney Kıbrıs'ı da olumsuz etkiliyor.
Yunanistan, Portekiz, İrlanda ve İspanya'dan sonra Güney Kıbrıs yönetimide AB Kurtarma Fonu’na ihtiyaç duyduğunu açıkladı. Almanya Başbakanı Angela Merkel'in başdanışmanı ve Hristiyan Demokrat Parti Ekonomi Konseyi Başkanı Kurt Lauk ekonomik açıdan iflasın eşiğine gelen bir ülkenin AB dönem başkanlığını devralmaması gerektiğini açıklamıştı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın geçen yıl Ağustos ayında, Güney Kıbrıs'ın Avrupa Birliği dönem başkanlığını boyunca AB ile görüşmelere ara verileceğini açıklamıştı. Geçen hafta Berlin’e gelen AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış ise, Amerika’nın Sesi Türkçe mikrofonuna, Güney Kıbrıs’ın başkanlığına rağmen Türkiye ve AB arasındaki ilişkilerin süreceğini, nitekim önümüzdeki haftalarda Başbakan Erdoğan ve çok sayıda bakanın AB ülkelerine ziyaret planları olduğunu duyurdu.
Güney Kıbrıs’ın başkanlığı süresi boyunca Türkiye ile ilişkilerin güzergahının ne yönde olacağının merakla beklendiği ülkelerin başında AB’nin motoru olarak tanımlanan Almanya geliyor. Başbakan Merkel Euro krizinin doruğa çıkmasından önce 2011 yılının başında Güney Kıbrıs’ı ziyaret etmiş, burada yaptığı açıklamalar Almanya ile Türkiye arasında diplomatik krize yol açmıştı. Rum tarafını öven Merkel Türkiye’nin ve Kıbrıslı Türklerin adada kalıcı bir çözüme engel olduklarını ifade etmişti. Türk Dışişleri Bakanlığı ise, Merkel'in Kıbrıs konusundaki açıklamalarını, ‘ciddi bir yanılgı’ olarak tanımlamış ve güvenilir kaynaklardan Kıbrıs hakkında bilgi almasını önermişti. Alman Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle ise bundan kısa bir süre önce İstanbul’da yaptığı bir konuşmada, Türkiye’nin Güney Kıbrıs’ın başkanlığı döneminde müzakereleri dondurmamasını, ‘duygusal değil akılcı’ olmasını önermişti.
Çok sayıda Alman siyasetçisi Kıbrıs konusunda Başbakan Merkel’in daha tarafsız bir çizgi ve aktif bir arabuluculuk yapmasının doğru olacağını savunuyor. Almanya Türk Toplumu Başkanı Kenan Kolat Almanya’nın Güney Kıbrıs’ın başkanlığı döneminde Türkiye ile ilişkilerin bozulmaması için özel çaba göstereceği görüşünde
.
Bu arada AB’yi sarsan mali ve ekonomik kriz Güney Kıbrıs'ı da olumsuz etkiliyor.
Yunanistan, Portekiz, İrlanda ve İspanya'dan sonra Güney Kıbrıs yönetimide AB Kurtarma Fonu’na ihtiyaç duyduğunu açıkladı. Almanya Başbakanı Angela Merkel'in başdanışmanı ve Hristiyan Demokrat Parti Ekonomi Konseyi Başkanı Kurt Lauk ekonomik açıdan iflasın eşiğine gelen bir ülkenin AB dönem başkanlığını devralmaması gerektiğini açıklamıştı.
