Georgetown Üniversitesi Türkiye Araştırmaları Enstitüsü Başkanı Sinan Ciddi, seçim sonrasında Türkiye'nin Amerika ile ilişkilerinin olası seyrini Amerika'nın Sesi'ne değerlendirdi.
24 Haziran seçimlerinin ardından Amerika’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın daha yatıştırıcı bir yaklaşım sergileyip-sergilemeyeceğinin tartışıldığını söyleyen Georgetown Üniversitesi Türkiye Araştırmaları Enstitüsü Başkanı Sinan Ciddi, Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığı sisteminde kuracağı yeni ekibin, özellikle de dış ilişkiler ekibinin önemli olduğunu belirtti.
Amerika’da, Türkiye’nin üstünden seçim baskısının kalkmasıyla, Türk hükümetinin, Amerika’ya, Avrupa’ya veya genel anlamda Batı’ya yönelik bakış açısının daha yumuşak, daha yatıştırıcı, daha esnek olabileceği yönünde bir izlenim olduğunu kaydeden Ciddi, şimdi bunun hayata geçirilip-geçirilemeyeceğinin tartışıldığını söyledi.
Sinan Ciddi’ye göre eğer beklentiler karşılanmazsa, Washington yaptırım hazırlığında.
Şu anda Türk-Amerikan ilişkilerinin çok hassas bir noktada olduğunu dile getiren Ciddi, Washington’un bölgesel ihtiyaçları ve kaygılarıyla, Türkiye’den beklentilerinin bu ilişkinin geleceğini şekillendireceğini söyledi.
Amerika Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun tecrübeli bir isim olduğuna dikkat çeken Sinan Ciddi, Pompeo’nun Türkiye’yi yatıştırıcı bazı önlemler alma taraftarı olduğunu, yalnız Türkiye’nin ABD’nin isteklerine aynı şekilde cevap vermemesi halinde sert cevap alabileceği yönünde kaygılar yaşandığını söyledi.
YPG güçlerinin Menbiç’ten çıkarılmasının iki ülke ilişkilerinde belirleyici bir rol oynadığını dile getiren Ciddi, Türk ve Amerikan askerlerinin bölgedeki işbirliğinin önemine dikkat çekti.
Amerika’nın IŞİD’le mücadelede YPG’ye ihtiyacı olduğunu dile getiren Ciddi, IŞİD’in Suriye’de ve Irak’ta toprakları ve hakimiyeti eridikçe, ABD’nin YPG’ye ihtiyacının kademeli bir şekilde azaldığını söyledi. Ciddi, IŞİD'in tamamen yok olması halinde, bu angajmanın devamından şüphe duyulduğunu da sözlerine ekledi.
YPG ve onun siyasi yönetimi olan PYD’nin Suriye rejimiyle koşulsuz masaya oturup, Suriye içinde kendi pozisyonunu korumaya çalıştığını söyleyen Ciddi, Suriye rejimiyle ne tür bir mutabakata varacaklarının da merak konusu olduğunu söyledi.
Sinan Ciddi, Amerika’nın IŞİD’le mücadele kapsamında YPG’ye verilen silahları geri almasının çok zor olduğu inancında.
Geçmişte Amerika’nın başka oluşumlara verdiği ağır ya da hafif silahları nasıl takip ettiğine ilişkin soru işareti olduğunu dile getiren Ciddi, bu konuda bir takip mekanizması olmadığını söyledi. Ciddi, talep edilmesine karşın silahların verilmemesi durumunda Amerika’nın çok fazla yaptırım gücü olmadığını da kaydetti.
Konunun Finlandiya’nın başkenti Helsinki’de 16 Temmuz’da yapılacak Trump- Putin Zirvesi'nde gündeme gelebileceğini ifade eden Ciddi, bu konuda mutabakat sağlanabileceğini de sözlerine ekledi.
Kongre’nin Türkiye’ye F-35 satışını engelleme yetkisi olduğunu vurgulayan Sinan Ciddi, 1974’te Kıbrıs Harekatı’ndan sonra Türkiye’ye silah ambargosu uygulandığını hatırlattı.
Ciddi, Rahip Andrew Brunson başta olmak üzere Türkiye’de hapiste tutulan tüm Amerikalılar'ın, ikili ilişkilerde pürüz yarattığına da değindi.
