Erişilebilirlik

İsrail'deki Amerikalı Yahudiler Kime Oy Verecek?


ABD Başkanı Donald Trump’ın İsrail’de salı günü yapılacak genel seçimlerde yarışma şansı olmasa da, bu seçimlerde oy kullanma hakkına sahip Amerikalı Yahudilerin tercihini etkilediği ortada.

Aslında İsrail seçimleri Başbakan Benyamin Netanyahu için bir kader seçimi. Netanyahu seçimleri dört kez kazanmış olsa da bu kez yolsuzluk suçlamalarıyla karşı karşıya. Siyasi geleceğini kurtarmak isteyen Netanyahu bu yüzden seçim ittifakını başka bir ülkenin lideriyle, ABD başkanıyla yapmayı tercih etti. Bu taktik, normalde yüzde 75’i Demokrat Parti’ye eğilim gösteren Amerikalı Yahudileri zorda bırakan bir durum. (Çevirenin notu: İsrail dışında doğan Yahudiler de, otomatikman İsrail vatandaşlığına ve seçimlerinde oy kullanma hakkına sahip bulunuyor.)

Başkan Trump'ın ABD'nin Golan Tepeleri'ni İsrail toprağı sayan karara imzaladığı Beyaz Saray'daki törene İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu da katılmıştı.
Başkan Trump'ın ABD'nin Golan Tepeleri'ni İsrail toprağı sayan karara imzaladığı Beyaz Saray'daki törene İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu da katılmıştı.

İsrail yanlısı liberal Amerikalı Yahudileri temsil eden ‘J Street’ adlı lobi kuruluşunun başkanı Jeremy Ben-Ami, “Dünya Netanyahu’nun gerçekte Donald Trump’ın siyasi ikizi olduğunu düşünüyor” diye konuşuyor. Ben-Ami, “Önceki seçimlere oranla Netanyahu’ya olan karşıtlık, Trump ve Cumhuriyetçi Parti’yle olan yakınlığı yüzünden daha da derinleşti” diyor.

İsrail başbakanı kampanya videolarında Trump faktörünü sıkça kullandığı gibi, ABD başkanının son dönemdeki bazı kararları da İsrailli seçmenlerin nezdinde Netanyahu’ya prim kazandırma girişimi olarak görüldü. Trump geçen yıl ABD Büyükelçiliği’ni Tel Aviv’den Kudüs’e taşımış, İran’la 2015’te imzalanan nükleer anlaşmadan Amerika’yı çekmiş ve son olarak da İsrail’in 1967’de Suriye’den aldığı Golan Tepeleri’ni resmen İsrail toprağı olarak tanıyan karara imza atmıştı.

Amerika Yahudi Demokrat Konseyi’nin yöneticisi Halie Soifer durumu “sıkıntı verici” olarak yorumluyor: “ABD-İsrail ilişkileri iki lider ya da iki parti arasındaki ilişkiye indirgenmemeli. Amerikalı Yahudi toplumu, bu ilişkinin partiler üstü temelde yürütülmesini istiyor.”

Amerika’daki Yahudi toplumunun nüfusunun 5 buçuk ila 6 milyon arasında olduğu tahmin ediliyor. Çoğu Demokrat Parti’ye yakın olsa da bunu toplumun tamamına yansıtmak imkansız. Özellikle yaşlı kesim, İsrail’in Ortadoğu politikalarına desteğini sürdürüyor. Bu eğilim, ABD’deki Yahudi nüfusunun yüzde 10’unu oluşturan aşırı muhafazakarları da kapsıyor. Örneğin çok sayıda kumarhane işleten Amerikalı Yahudi milyarder işadamı Sheldon Adelson, Donald Trump ve Cumhuriyetçi Parti’nin en sıkı mali destekçilerinden biri.

ABD Kongresi'nin Somali asıllı üyesi Ilhan Omar
ABD Kongresi'nin Somali asıllı üyesi Ilhan Omar

Amerikan Yahudi toplumu içindeki bölünmeyi arttıran bir diğer etkense, yakın bir zaman önce Demokrat Partili Müslüman Kongre üyeleri Ilhan Omar ve Rashida Tlaib’in Yahudi karşıtı suçlamaları oldu. Bu durumu fırsat olarak değerlendiren Donald Trump attığı Twitter mesajlarıyla Amerikalı Yahudileri Demokrat Parti’yle ilişkilerini kesmeye teşvik eden ‘Jexodus’ adlı harekete destek vermeye çağırdı.

Trump 15 Mart’ta Twitter’da, “Cumhuriyetçiler kollarını açmış sizi bekliyor” şeklinde mesaj attı.

Muhafazakar eğilimli Amerika Siyonist Örgütü’nün başkanı Morton Klein da, Demokrat parti bu Kongre üyelerini açıkça kınamaktan kaçındığı sürece Amerikalı Yahudilerin partiyle bağlarını kesmeyi sürdüreceği görüşünde.

Ben-Ami’yse Jexodus’un Trump yanlısı siyasi aktivistlerin bir fantezisi olduğu görüşünde. J-Street’in başkanı Ben-Ami, “Ben daha Obama ve Clinton’a oy veren tek bir (Amerikalı Yahudi) seçmenin çıkıp da ‘bundan böyle oyumu Donald Trump’a vereceğim’ dediğini görmedim. Bu gerçek değil, tamamen uydurma” diyor.

‘Netanyahu Yorgunluğu’

‘The Forward’ adlı Yahudi gazetesinin eski editörü Jan Eisner, İsrail’de oy kullanacak çok sayıda Amerikalı Yahudi’nin geçmişte Netanyahu’ya destek vermiş olsalar bile, bir “Netanyahu yorgunluğu” yaşadıkları görüşünde.

Kendisi de liberal görüşlere sahip Eisner, Netanyahu’nun bu seçimleri de kazanması durumunda İsrail hükümetini daha da sağa çekebileceği, hatta Trump Yönetimi’ni arkasına almasından dolayı Batı Şeria’da işgal altındaki bazı yerleri resmen İsrail’e bağlayabileceği uyarısında bulunuyor.

Morton Klein da bazı Yahudilerin Netanyahu’dan bıktığını kabul etmekle birlikte yine seçimleri kazanacağına kesin gözüyle bakıyor.

.Amerikan Yahudi Kongresi’nin başkanı Jack Rosen, ‘Netanyahu yorgunluğunda görülen artışın, Amerikalı Yahudilerin İsrail’e desteğini azaltacağı anlamına gelmediğini söylüyor: “10 yıldır aynı kişinin lider kalması bir tür yorgunluk doğuruyor. Biz de Clinton ve Bush yorgunluğu yaşadık” diyor.

Netanyahu karşıtlığı, liberal ve merkezci Amerikalı Yahudiler arasında, yalnızca Trump’la yaptığı ittifaktan kaynaklanmıyor. Bazıları Netanyahu’nun İsrail’e giden göçmenlere muamelesinden ve Kudüs’te bulunan Ağlama Duvarı’ndaki erkek ve kadın bölümlerini birleştirme vaatlerinden vazgeçmesinden de rahatsız. Ayrıca çoğu için daha da rahatsız edici bir etken, geçmişte Arap ırkçılığı ve provokasyon yüzünden siyasetten men edilen ultra milliyetçi siyasi partiyle yaptığı ittifaktan dolayı da Netanyahu’ya öfkeli.

New Jerseyli haham Eric Yoffie 27 Mart’ta İsrail’in Haaretz gazetesine yazdığı makalede Netanyahu’nun aşırı milliyetçilerle girdiği ittifakı “iğrenç” bulduğunu yazmış ve kısaca ‘Bibi’ olarak bilinen başbakanın Trump’la aşırı yakınlığını eleştirmişti.

Kudüs'teki ABD Başkonsolosluğu binası, şimdilik geçici büyükelçilik olarak hizmet veriyor
Kudüs'teki ABD Başkonsolosluğu binası, şimdilik geçici büyükelçilik olarak hizmet veriyor

Netanyahu yanlıları, Trump’la dostluğun getirisinin büyük olduğunu yalanlamıyor. Bu kişiler ayrıca Amerikalı Yahudilerin başka dinlerden kişilerle yaptığı evliliklerden dolayı İsrail’de seçmen olarak varlıklarını yitirdiğini düşünüyor. Ayrıca Amerika’daki evanjelik Hristiyan toplumun İsrail’e, Amerikalı Yahudilerden daha yakın olduğunu düşünenler de var..

Geçen yıl Kudüs’te yeni ABD büyükelçiliğinin açılışı sırasındaki törenlerde de Trump’a yakın Amerikalı evanjelik Hristiyan din adamları konuşmalar yaptı ve yeni büyükelçiliği kutsadı.

Netanyahu’nun İsrail seçimlerindeki en büyük rakibi Benny Gantz. Gantz eski genelkurmay başkanı olarak İsrail’de popüler bir lider, ama Amerika’da çok tanınmıyor. Netanyahu karşıtı Amerikalı Yahudiler de, Gantz’ı tercih ediyor. Gantz Netanyahu kadar mücadeleci bir siyasetçi olmasa da Amerikalı Yahudiler, Gantz’ın “Mavi ve Beyaz” adlı partisinin ayrı bir Filistin devletine değinmiyor ve Batı Şeria’nın bir kısmı üzerindeki İsrail idaresinden vazgeçmiyor olmasından rahatsız.

‘EğerŞimdiDeğilse’ adlı genç Amerikalı Yahudilerin kurduğu gruptan Emily Mayer, İsrail’in Filistinlilere muamelesinden ve bu konunun İsrail’deki seçim kampanyasında gündeme getirilmiyor olmasından rahatsız olduğunu söylüyor.

Mayer Associated Press’e gönderdiği e-posta mesajında, “Seçimi kim kazanırsa kazansın, Filistin insanlığının bu seçim döngüsünde tamamen görmezden gelinmesi ve aynı zamanda antidemokratik ve ahlaksız işgalin normal kabul edilmesi, İsrailli ve Filistinlilerin özgürlük ve onuruna önem veren her Yahudi’yi rahatsız etmeli” diye yazıyor.

STÜDYO VOA

Donald Trump’ın sus payı davasında yeni aşamaya geçildi – 22 Nisan
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG