AUSTIN —
“South by Southwest; Güney- Güneybatı Festivali”nde tanıtımı yapılan yeni teknolojiler büyük ilgi gördü.
Geliştirdikleri teknolojileri festivalde tanıtan girişimcilerin amacı, kendilerine fon bulmak, satış anlaşmaları yapmak ve ürünlerini tanıtmaktı.
Güney- Güneybatı Festivali’ne katılanlar konferans salonunun koridorlarında, restoranlarda ya da Austin’in sokaklarında buluşarak bu etkileşimi hızlandırdı.
Brezilya’dan gelen Flavio Pripas son derece memnundu: “Amerika dışından gelen bir yatırımcı için festival, farklı insanlarla tanışma, farklı fikirleri öğrenme ve bunları kendi ülkesine taşıma imkanı veriyor.”
Austin’e gitmeden festivale katılanlar da var.
Sara Plummer, festival kapsamındaki bir sergiyi kilometrelerce uzaklıktaki California’dan gezmiş.
Sara, tekerlekli bir bilgisayar olan beam’i üreten teknoloji firmasında çalışıyor. Ürün, zamandan ve paradan tasarruf sağladığı gibi seyahat yorgunluğunu da önlüyor: “Bu şekilde istediğim yerde gezebiliyorum. New York ofisinde iş arkadaşlarımın kapıları çalabiliyorum, yarım saat sonra da Londra’da bir yönetim kurulu toplantısına katılabiliyorum.”
Festivalde yapılan panellerden biri de robotların imalat ve hizmet sektörlerinde kullanılması, insanlar için tehlikeli olan işlerde çalıştırılması üzerineydi.
MIT’den Daniela Rus da bu panele katılanlar arasındaydı: “Robotlar yaşamımıza dahil oldu ama otomobil veya telefonlar kadar sıradanlaşmış değiller. Bu noktaya gelmemiz zaman alacak.”
Robot teknolojisinin bir örneği de üç boyutlu yazıcılar. Bu yazıcılar tasarımı bilgisayarda yapılan ürünleri üretebiliyor.
Bazıları robotların insanların işlerini elinden almasından korkuyor. Ama Daniela Rus, buna karşı çıkıyor: “Her teknoloji, kaybettirdiğinden çok iş kazandırıyor. Ben bu açıdan umutluyum.”
Festivale katılan çoğu kişi gelecek hakkında umutlu ve birçoğu dünyayı değiştiren teknolojilerin ön saflarında yer almak istiyor.
Geliştirdikleri teknolojileri festivalde tanıtan girişimcilerin amacı, kendilerine fon bulmak, satış anlaşmaları yapmak ve ürünlerini tanıtmaktı.
Güney- Güneybatı Festivali’ne katılanlar konferans salonunun koridorlarında, restoranlarda ya da Austin’in sokaklarında buluşarak bu etkileşimi hızlandırdı.
Brezilya’dan gelen Flavio Pripas son derece memnundu: “Amerika dışından gelen bir yatırımcı için festival, farklı insanlarla tanışma, farklı fikirleri öğrenme ve bunları kendi ülkesine taşıma imkanı veriyor.”
Austin’e gitmeden festivale katılanlar da var.
Sara Plummer, festival kapsamındaki bir sergiyi kilometrelerce uzaklıktaki California’dan gezmiş.
Sara, tekerlekli bir bilgisayar olan beam’i üreten teknoloji firmasında çalışıyor. Ürün, zamandan ve paradan tasarruf sağladığı gibi seyahat yorgunluğunu da önlüyor: “Bu şekilde istediğim yerde gezebiliyorum. New York ofisinde iş arkadaşlarımın kapıları çalabiliyorum, yarım saat sonra da Londra’da bir yönetim kurulu toplantısına katılabiliyorum.”
Festivalde yapılan panellerden biri de robotların imalat ve hizmet sektörlerinde kullanılması, insanlar için tehlikeli olan işlerde çalıştırılması üzerineydi.
MIT’den Daniela Rus da bu panele katılanlar arasındaydı: “Robotlar yaşamımıza dahil oldu ama otomobil veya telefonlar kadar sıradanlaşmış değiller. Bu noktaya gelmemiz zaman alacak.”
Robot teknolojisinin bir örneği de üç boyutlu yazıcılar. Bu yazıcılar tasarımı bilgisayarda yapılan ürünleri üretebiliyor.
Bazıları robotların insanların işlerini elinden almasından korkuyor. Ama Daniela Rus, buna karşı çıkıyor: “Her teknoloji, kaybettirdiğinden çok iş kazandırıyor. Ben bu açıdan umutluyum.”
Festivale katılan çoğu kişi gelecek hakkında umutlu ve birçoğu dünyayı değiştiren teknolojilerin ön saflarında yer almak istiyor.
