Erişilebilirlik

Afgan Sığınmacıların Türkiye Dramı


Türkiye’den mülteci olarak Batı ülkelerine gitmeyi amaçlayan Afgan sığınmacılar, Birleşmiş Milletler Mülteci Örgütü’ne (UNHCR) başvurularına yanıt alabilmek için 8-10 yılı aşan bekleme süreleri nedeniyle isyan ediyor

Türkiye’den mülteci statüsüyle Batı ülkelerine gitmeyi amaçlayan Afgan sığınmacılar, Birleşmiş Milletler Mülteci Örgütü’nden (UNHCR) başvurularına yanıt alabilmek için 8-10 yılı aşan bekleme süreleri nedeniyle isyan ediyor. Seslerini UNHCR Türkiye Ofisi’ne duyurabilmek amacıyla Ankara’da buluşan yüz kişilik Afgan sığınmacı grubu, Afganistan’daki iç savaş ve istikrarsızlık ortamından Türkiye’ye kaçan 26 bini aşkın kişi adına mücadele ediyor.

Ankara’da yaklaşık bir buçuk aydır UNHCR Türkiye Ofisi önünde, zaman zaman Afgan sığınmacılar tarafından protesto eylemleri yapılıyor. Polis müdahalesi nedeniyle Çankaya ilçesindeki UNHCR Türkiye Ofisi önünde kurdukları çadırları, Tiflis Caddesi’ndeki aynı zamanda otopark olarak da kullanılan boş bir araziye taşıyan Afganlar, Suriyeliler’e olduğu gibi kendilerine de sahip çıkılması çağrısında bulunuyor. Twitter’da açtıkları @AfgRefugees hesabıyla eylemlerini sosyal medyaya da taşıyan Afganlar, UNHCR Türkiye Ofisi’nden şikayetlerini ve Türkiye’den beklentileri mesajlarıyla dile getiriyor.

Son olarak Türkiye’de kamuoyuna sorunlarını duyurabilmek için ağızlarını dikme eylemine imza atan Afgan sığınmacılar, apar topar hastaneye götürülerek tedavi edildi. Ancak tedavi sonrasında plastik tenteler altında Ankara’da Tiflis Caddesi’ndeki eylemlerini devam ettiren Afganlar, UNHCR’in yanı sıra Türkiye’nin de kendilerine ayrımcılık uyguladığı düşüncesinde.

Afganlar’ın ‘Suriyeli’ tepkisi

‘’Türkiye’de Afgan sığınmacı olmak suçlu olmak’’ diyen 24 yaşındaki Farzad Şafahi, eylemci Afganlar adına yaşadıkları süreci Amerika’nın Sesi’ne anlattı. Birleşmiş Milletler’in üçüncü ülkelerden kabul yanıtı gelmediği için Türkiye’deki bekleme sürelerinin her geçen gün uzadığını belirten Şafahi, Suriyeliler için çadır ve konteyner kentler kurulduğunu, kimlik kartı çıkarıldığını anımsatarak, Türkiye’nin kendilerine sahip çıkmadığı görüşünü dile getirdi. Neden Suriyeliler gibi ilgi göremedikleri sorusuna yanıt alamadıklarını söyleyen Şafahi, ‘’Türkiye’de bize ayrımcılık uygulanıyor’’ dedi.

UNHCR’nin kendilerini ‘dosyanız incelemede’ diyerek beklettiği yıllar boyunca Afganlar’ın gittikçe kötü koşullarda Türkiye’de var olmaya çalıştığını kaydeden Şafahi, Ankara’da eylem yapmalarına neden olan tabloyu şöyle anlattı:
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:07:08 0:00
Linki indirmek için

‘’Türkiye’de Birleşmiş Milletler’e başvurumuzu yapmamızla birlikte 8, 10 yıla yaklaşan bekleme sürecimiz başlıyor. Bizleri genellikle Ankara gibi büyükşehirler dışındaki küçük, uydu şehirlere yönlendiriyorlar. Bu arada Türkiye bize sadece barınma hakkı tanıyor. Aslında barınma da değil, bulunma hakkı tanıyor. Yani Türkiye’de Afganlar olarak bulunabiliyoruz. Ama ne çalışabiliyoruz, ne bize barınabileceğimiz yer konusunda yardımcı olunuyor. Mecburen Afganlar kaçak olarak çalışmaya başlıyor. Hiçbir güvencesi olmaksızın örneğin inşaatlarda ve Türkler’e kıyasla çok düşük ücretlerle çalışıyorlar. Hiçbir maddi yardım da alamıyoruz. UNHCR’nin de dosyalarımızı inceleme süreci iyice uzuyor. Suriyeliler’e pek çok yardım ve barınma imkanı sağlanırken bizler adeta yok sayılıyoruz. Bazı Afganlar mecburen ölüm tehlikesine rağmen ülkelerine geri dönüyorlar ya da ölümü göze kalarak başka ülkelere gitmeye çalışıyorlar.’’

UNHCR iki yıldır dosyaları askıya aldı

Birleşmiş Milletler Mülteciler Örgütü UNHCR Türkiye Ofisi tarafından yaklaşık iki yıldır sığınmacı olmak için yaptıkları başvuruların askıya alındığını kaydeden Şafahi, UNHCR’nin kendilerine sadece Avrupa ülkeleri ile ABD ve Kanada’nın sığınmacı kabulünü durdurduğunu söylediğini, ancak yazıştıkları veya görüştükleri Batı ülkeleri büyükelçiliklerinden ise ‘sizin dosyanız bize ulaşmadı’ yanıtı aldıklarını savundu. UNHCR’nin de önceliğini Suriyeliler’den yana kullandığını iddia eden Şafahi, çaresizlikten ağızlarını dikmek gibi yollara başvurduklarını, ama buna rağmen ne Türkiye’den, ne BM’den, ne de Batı ülkelerinden olumlu bir haber alamadıklarını anlattı.

Ankara’da başlattıkları eylem nedeniyle sürekli tehdit edildiklerini savunan Şafahi, bugünlerde sayıları kısmen azalsa da bu yaşam şartlarında kadınlar ve çocuklarla birlikte Ankara’da beklemekten başka çare kalmadığını söyledi.

Afganistan’ı hiç görmemiş vatansız Afgan genci

Bu arada Ankara’daki eylemciler adına Türkçe sözcülük görevini üstlenen Şafahi’nin öyküsü de Afganlar’ın yaşadığı drama çarpıcı bir örnek. Rusya işgali günlerinde ailesi Afganistan’dan kaçan Şafahi, 30 yıl önce ailesinin kaçak olarak İran’a yerleşmesi nedeniyle İran’da dünyaya gelmiş ancak hiçbir zaman İranlı da olmamış. İran’da dört yıl önce ailesini kaybedince Türkiye’ye kaçak olarak giriş yapan Şafahi, Batı’ya sığınabilmek için UNHCR’ye başvuruda bulunmuş ve kendisi gibi Türkiye’de geçici olarak yaşamalarına izin verilen Afganlar’dan biri olmuş. İlk geldiği dönemde Türkiye tarafından Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu’na yerleştirildiğini belirten Şafahi, şimdi 24 yaşında genç bir insan olarak gayet iyi Türkçesi ile hiç görmediği Afganistan’dan gelmiş diğer sığınmacılarla birlikte eylemde.

Ağızlarını da diktiler ama UNHCR sessiz

Bir başka Afgan genci ise Muhammed Javid Ghanbarzadeh de, Amerika’nın Sesi’ne yaptığı açıklamada, Ankara’ya, Türkiye’nin başka kentlerinde yıllardır UNHCR’den haber bekleyen Afganlar’ın durumunu dünya kamuoyuna duyurmak için geldiklerini anlattı. UNHCR’nin Afganistan’daki rejimde iyileşmeyi gerekçe göstererek sığınmacı başvuru dosyalarını 2 yıldır askıya aldığını kaydeden Ghanbarzadeh, ancak Afganistan’da Taleban’ın varlığını sürdürdüğünü, bu nedenle de geri dönmek istemediklerini söyledi. UNHCR Türkiye Ofisi’nin kendilerini hiç umursamadığını savunan Ghanbarzadeh, UNHCR’nin sessizliğini protesto etmek için aralarından 12 Afgan’ın ağızlarını diktiğini, ama buna rağmen kendilerine insaf gösterilmediğini dile getirdi.
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:05:26 0:00
Linki indirmek için

Türkiye ile sorun yaşamadıklarını ancak yardım da alamadıklarını belirten Ghanbarzadeh, en önemli sıkıntıyı sağlık sorunları ortaya çıktığında yaşadıklarını vurgularken, acil tıbbi hizmet dahi alamamaktan yakındı.

Mevcut tabloda Ankara’daki Afganlar’ın eylemleri sürüyor ancak UNHCR’nin alınmış merkezi karar nedeniyle eli kolu bağlı ve sığınma başvuruları beklemede tutuluyor.
  • 16x9 Image

    Yıldız Yazıcıoğlu

    Yıldız Yazıcıoğlu, 1994-1998 döneminde Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nde lisans eğitimini tamamladı. Mesleğe 1997 yılında Cumhuriyet’te stajyer olarak başladı. 1998-2000 döneminde yüksek lisans eğitimine devam etti. 2000 – Mayıs 2009 döneminde Milliyet’te mesleki kariyerini cumhurbaşkanlığı ve parlamento muhabirliği noktasına taşıdı. 2009 - 2011 yıllarında ABD’nin başkenti Washington DC’de kariyerini sürdürdü ve farklı medya kuruluşları için temsilcilik – yorumculuk görevlerini yürüttü. Bu dönemde VOA Türkçe’de eğitim aldı ve görev yaptı. Ardından Ankara’ya dönüşünde Habertürk TV’de, ArtıBir TV’de görevler üstlendi. Şu anda VOA Türkçe ekibinde görev almayı sürdürüyor.

STÜDYO VOA

Mehmet Şimşek’ten “harcamaları azaltma” mesajı - 18 Nisan
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG