Erişilebilirlik

Türkiye: ‘AP Raporu Önyargılı’


Avrupa Parlamentosu’nun Türkiye raporu, Ankara'da hoşnutsuzluk yarattı. Dışişleri Bakanlığı raporun “hayal kırıklığı” yarattığını belirtirken, AB Bakanlığı AP'nin “önyargılı” olduğunu bildirdi

Avrupa Parlamentosu’nda dün 153’e karşı 475 oyla Hollandalı parlamenter Ria Oomen-Ruijten tarafından hazırlanan Türkiye raporu kabul edildi. Türkiye açısından en eleştirel içeriğe sahip olduğu belirtilen rapora ilişkin resmi tepkiler, dün akşam geldi.

Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada, AP raporundan beklenti, “katılımcı statüsünü haiz ülkeler açısından AB bakımından istenilen sonucu verebilmesi için adil ve objektif olmaları gerekmektedir” sözleriyle açıklandı. Açıklamada, Türkiye’nin “ekonomisi, stratejik konumu ve bölgesindeki önemli rolüyle AB’nin stratejik bir ortağı olduğu” teyit edildiği için memnuniyetle karşılandığı belirtildi.

Dışişleri Bakanlığı, “Kararda, ülkemizin enerji konusunda taşıdığı önem bağlamında, Enerji başlıklı 15 no’lu faslın açılmasına çağrı yapılması önemli görülmüştür” açıklamasıyla rapordaki olumlu unsura atıfta bulundu.

Dışişleri: ‘Kıbrıs’ta taraflı davranılıyor’

Türk Dışişleri, Türkiye raporuyla ilgili AP’yi, Kıbrıs konusunda taraflı davranmakla suçladı. Açıklamada, “Karar, AP’nin Kıbrıs konusunda sürdüregeldiği taraflı tutumdan halen kurtulamadığını göstermektedir. Zira karara yansıyan anlayış, AP’nin Kıbrıs adası ve bölgede barış ve işbirliği ortamını hakim kılacak vizyonu kavramaktan ve buna yardımcı olmaktan maalesef uzak olduğunun göstergesidir” denildi.

Dışişleri: 'Yargı bağımsızlığı sağlanıyor'

Dışişleri Bakanlığı, Türkiye’de geçtiğimiz yıl Mayıs ayı sonunda başlayan Gezi Parkı protestoları ve ardından 17 Aralık’ta kamuoyuna yansıyan yolsuzluk ve rüşvet soruşturmaları kapsamındaki gelişmelerin rapora yansımasından duyduğu rahatsızlığı da dile getirdi. Türkiye’de yargıya dönük son dönemdeki yürütme yetkilerini arttıran yasal ve yapısal değişiklikleri eleştiren rapora karşı Dışişleri Bakanlığı, “güçler ayrılığı ve yargı bağımsızlığı için çalışmalar yapılıyor” savunması yaptı. Açıklamada, şöyle denildi:

“Özellikle Gezi Olayları ve sonrasında yaşanan gelişmeler ile bu kapsamda güçler ayrılığı ve yargının bağımsızlığı için yapılmakta olan çalışmaların AB kurumları ve yetkililerince yeterince anlaşılamadığını hayal kırıklığıyla müşahede etmiş bulunmaktayız. Ülkemiz, halkımızın beklentileri ve istekleri doğrultusunda reform sürecinin Kopenhag kriterlerine bağlı kalınmak suretiyle kesintiye uğramadan sürdürülmesi amacıyla çalışmaktadır. Her türlü yeni yasal düzenlemede göz önünde bulundurulan temel unsurların, demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğüne bağlılık ilkeleri olduğundan şüphe duyulmaması gerekir.”

Dışişleri Bakanlığı, Türkiye’nin “ahde vefa” beklediğini belirterek, AB’ye üyelik için işbirliğinin süreceğini de açıkladı.

Çavuşoğlu: ‘Önyargılı bakışı açısı örneği’

Avrupa Birliği Bakanlığı’dan yapılan yazılı açıklamada da, AB Bakanı ve Başmüzakereci Mevlüt Çavuşoğlu’nun değerlendirmesi paylaşıldı. Çavuşoğlu’nun açıklamasında, Hükümet’in raporu dikkate alması için “objektif ve adil olma” ön şartı sürülmesi ifadesi dikkat çekti.

Çavuşoğlu, “Avrupa halklarının iradesini temsil eden Avrupa Parlamentosu üyelerinin görüş ve değerlendirmeleri objektif ve adil olmak kaydıyla Hükümetimiz tarafından her zaman dikkate alınmaktadır” açıklaması yaptı. AB Bakanı, raporda özellikle yargıdaki gelişmelere yönelik eleştiriler içinse, “Türkiye’ye karşı var olan önyargılı bakış açısının açık bir örneği olmuştur” dedi.

AB Bakanı Çavuşoğlu, AP’nin kararında, 15’nci Enerji Faslı ve 19’ncu Sosyal Politika ve İstihdam Faslı’nın açılması yönündeki vurguyu ise “kayda değer” olarak yorumladı. Çavuşoğlu, “Bu çağrıların vakit kaybetmeksizin hayata geçirilmesi beklenmektedir” açıklamasında bulundu. Raporda, Türkiye’nin Suriye’ye ilişkin yardımları ile AB ile imzalanan Geri Kabul Anlaşması’na yönelik ifadeleri ise memnuniyetle karşıladığını dile getirdi.

Çavuşoğlu: ‘Reformlarımıza yer verilmemiş’

Çavuşoğlu, raporda Türkiye’de dönük eleştirilerden duyduğu rahatsızlığı ise şu sözlerle anlattı:

“Ancak söz konusu kararda, gerek yargı reformu, gerekse temel hak ve özgürlükler alanında çıkardığımız bazı önemli reformların yer almaması tarafımızca üzüntüyle karşılanmıştır. Bunun yanı sıra, HSYK ve İnternet ile ilgili birçok AB üyesi ülkeyle paralellik arz eden kanun değişikliklerinin uygulamaya yansımaları dahi görülmeden eleştirilere maruz kalması, Türkiye’ye karşı var olan önyargılı bakış açısının açık bir örneği olmuştur.

Kararda, son dönemde yürürlüğe giren ve özel yetkili mahkemeler olarak bilinen bölge ağır ceza mahkemelerini kaldıran ve temel hak ve özgürlükleri genişletici nitelikte ceza mevzuatına önemli değişiklikler getiren Beşinci Yargı Reformu Paketi’nin yer almadığı görülmektedir. Ayrıca, siyasi partilere devlet yardımının kapsamının genişletilmesi, seçimlerde farklı dil ve lehçelerde propagandanın serbest hale gelmesi, nefret suçu ile ilgili düzenleme yapılması, özel okullarda farklı dil ve lehçelerde eğitim yapılmasına olanak tanınması, yaşam tarzına saygının güvence altına alınması gibi önemli düzenlemeler içeren ve demokratikleşme standartlarımızı çok daha ileri bir düzeye taşıyan, Sayın Başbakanımız tarafından açıklanan Demokratikleşme Paketi’nin uygulanmasına yönelik kabul edilen kanuna da yeterince yer verilmemiştir.”

Türk hükümetinin ise, AB sürecine bağlılığından taviz vermeyeceğini kaydeden Çavuşoğlu, “Bu kararlılığımızın Avrupa Birliği nezdinde de desteklenerek, müzakere sürecinin olması gerektiği gibi devam etmesi için hâlihazırda bazı üye ülkelerce siyasi blokaja tabi olan fasılların açılması elzemdir. Bu fasıllar açılmadığı sürece, yapılan eleştirilerin samimiyeti ve objektifliği milletimiz nezdinde şüphe doğurmaya devam edecektir” dedi.

Çavuşoğlu, AB cephesindeki mutahaplarını, Türkiye’deki iç siyasete alet olmakla da suçladı. Açıklamasında, “Türkiye-AB ilişkilerini somut ve hukuki bir zeminden çıkarıp sübjektif ve gündelik siyasi tartışmalara alet eden her çaba ve bu çabalara AB nezdinde verilen olumlu her karşılık Avrupa Birliği’nin güvenilirliğine zarar vermekte, kamuoyumuzun AB heyecanını azaltmaktadır” ifadesi göze çarptı.
  • 16x9 Image

    Yıldız Yazıcıoğlu

    Yıldız Yazıcıoğlu, 1994-1998 döneminde Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nde lisans eğitimini tamamladı. Mesleğe 1997 yılında Cumhuriyet’te stajyer olarak başladı. 1998-2000 döneminde yüksek lisans eğitimine devam etti. 2000 – Mayıs 2009 döneminde Milliyet’te mesleki kariyerini cumhurbaşkanlığı ve parlamento muhabirliği noktasına taşıdı. 2009 - 2011 yıllarında ABD’nin başkenti Washington DC’de kariyerini sürdürdü ve farklı medya kuruluşları için temsilcilik – yorumculuk görevlerini yürüttü. Bu dönemde VOA Türkçe’de eğitim aldı ve görev yaptı. Ardından Ankara’ya dönüşünde Habertürk TV’de, ArtıBir TV’de görevler üstlendi. Şu anda VOA Türkçe ekibinde görev almayı sürdürüyor.

STÜDYO VOA

Donald Trump’ın sus payı davasında yeni aşamaya geçildi – 22 Nisan
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG