WASHINGTON —
Stratejik öneme sahip Kuseyr kentinde, haftalar süren şiddetli çatışmaların ardından galip gelen taraf Esat’a bağlı güçler oldu.
Muhalefet birlikleri geçen hafta arkalarında çok sayıda kayıp ve mühimmat bırakarak Kuseyr’den kaçmak zorunda kaldı.
Kuseyr’in ele geçirilmesi, Suriye hükümeti için kritik bir zafer, batının desteklediği muhalifler içinse önemli bir yenilgiydi.
Charles Dunne, Özgürlük Evi kuruluşunda Ortadoğu uzmanı: “Bu durum rejim ve muhalefet güçleri için hem askeri hem de psikolojik bir değişim olduğunu açıkça ortaya koydu.”
İsyancı gruplar şimdi Lübnan’dan gelen Hizbullah milisleri tarafından güçlendirilmiş Suriye ordusu ile şavaşıyor.
Uzmanlar, Hizbullah’ın Şam yönetimine verdiği tam desteğin, bölgedeki tüm dengeyi değiştirerek savaşta ibreyi Suriye hükümetinin lehine çevirebileceği görüşünde: “Hizbullah savaşçıları Ortadoğu’nun en güçlü, en azimli ve en deneyimlilerinden oluşur. Bu nedenle Suriye hükümet güçlerine ciddi bir moral desteği oldular.”
Suriye muhalefet güçleri, hükümet birliklerinin tanklarına, savaş uçaklarına ve helikopterlerine karşı koymak için batılı devletlere defalarca silah yardımı çağrısında bulundu.
Başkan Barack Obama muhalefeti silahlandırma konusunu tekrar ele alacağını, ancak Suriye’ye Amerikan askeri güçlerini kapsayan bir müdahaleye karşı çıktığını vurgulamıştı. Beyaz Saray’dan yapılan son açıklama tüm seçeneklerin değerlendirileceği yönünde oldu.
Frederic Hof Atlantik Konseyi’nde uzman: “Bu, İran ve Hizbullah’ın kaybetmemekte kararlı olduğu bir savaş. Henüz Amerika yönetiminde bu düzeyde bir kararlılık görmüş değiliz.”
Amerika askeri stratejileri göz önünde bulundursa da, haftalardır uluslararası barış konferansı gerçekleştirmek için uğraşıyor.
Bazı uzmanlara göre, muhalefeti silahladırmanın yanısıra batılı ülkeler uçuşa yasak bölge de oluşturmalı.
Jon Alterman, Startejik ve Uluslararası Araştırmalar Merkezi uzmanlarından: “Uçuşa yasak bölge, Amerika ve Avrupa Birliği’nin bugüne dek yaptıklarından çok daha fazlasını yansıtarak, aynı zamanda samimi ve insani bir çabayla çözüm getirir.”
Suriye’de çatışmaların başından beri batılı siyasetçilerin neredeyse tamamı Esat’ın devrileceği tahmininde bulunuyordu. Şimdilerde ise kimse bundan o kadar emin değil.
Özgürlük Evi’nden Charles Dunne kaygılı: “Bütün bu yaşananların sonunda Esat’ın kana bulanmış, harap olmuş bir Suriye’de iktidarı yeniden ele alması mümkün olabilir.”
Suriye’de iç savaşa nasıl çözüm bulunacağı tartışılırken, Kuseyr kentini ele geçiren Suriye ordusunun, bir sonraki hedefinin Şam ve Halep şehirlerine odaklanmak olduğu görülüyor.
Muhalefet birlikleri geçen hafta arkalarında çok sayıda kayıp ve mühimmat bırakarak Kuseyr’den kaçmak zorunda kaldı.
Kuseyr’in ele geçirilmesi, Suriye hükümeti için kritik bir zafer, batının desteklediği muhalifler içinse önemli bir yenilgiydi.
Charles Dunne, Özgürlük Evi kuruluşunda Ortadoğu uzmanı: “Bu durum rejim ve muhalefet güçleri için hem askeri hem de psikolojik bir değişim olduğunu açıkça ortaya koydu.”
İsyancı gruplar şimdi Lübnan’dan gelen Hizbullah milisleri tarafından güçlendirilmiş Suriye ordusu ile şavaşıyor.
Uzmanlar, Hizbullah’ın Şam yönetimine verdiği tam desteğin, bölgedeki tüm dengeyi değiştirerek savaşta ibreyi Suriye hükümetinin lehine çevirebileceği görüşünde: “Hizbullah savaşçıları Ortadoğu’nun en güçlü, en azimli ve en deneyimlilerinden oluşur. Bu nedenle Suriye hükümet güçlerine ciddi bir moral desteği oldular.”
Suriye muhalefet güçleri, hükümet birliklerinin tanklarına, savaş uçaklarına ve helikopterlerine karşı koymak için batılı devletlere defalarca silah yardımı çağrısında bulundu.
Başkan Barack Obama muhalefeti silahlandırma konusunu tekrar ele alacağını, ancak Suriye’ye Amerikan askeri güçlerini kapsayan bir müdahaleye karşı çıktığını vurgulamıştı. Beyaz Saray’dan yapılan son açıklama tüm seçeneklerin değerlendirileceği yönünde oldu.
Frederic Hof Atlantik Konseyi’nde uzman: “Bu, İran ve Hizbullah’ın kaybetmemekte kararlı olduğu bir savaş. Henüz Amerika yönetiminde bu düzeyde bir kararlılık görmüş değiliz.”
Amerika askeri stratejileri göz önünde bulundursa da, haftalardır uluslararası barış konferansı gerçekleştirmek için uğraşıyor.
Bazı uzmanlara göre, muhalefeti silahladırmanın yanısıra batılı ülkeler uçuşa yasak bölge de oluşturmalı.
Jon Alterman, Startejik ve Uluslararası Araştırmalar Merkezi uzmanlarından: “Uçuşa yasak bölge, Amerika ve Avrupa Birliği’nin bugüne dek yaptıklarından çok daha fazlasını yansıtarak, aynı zamanda samimi ve insani bir çabayla çözüm getirir.”
Suriye’de çatışmaların başından beri batılı siyasetçilerin neredeyse tamamı Esat’ın devrileceği tahmininde bulunuyordu. Şimdilerde ise kimse bundan o kadar emin değil.
Özgürlük Evi’nden Charles Dunne kaygılı: “Bütün bu yaşananların sonunda Esat’ın kana bulanmış, harap olmuş bir Suriye’de iktidarı yeniden ele alması mümkün olabilir.”
Suriye’de iç savaşa nasıl çözüm bulunacağı tartışılırken, Kuseyr kentini ele geçiren Suriye ordusunun, bir sonraki hedefinin Şam ve Halep şehirlerine odaklanmak olduğu görülüyor.
