Yıllar içinde milyonlarca kişinin ölümüne neden olan tütün ve sigara kullanımıyla mücadelede bir önemli eşik daha aşıldı. Kadınlardan sonra sigara içen erkeklerin sayısı da düşüyor.
Erkekler arasında sigara kullanımı ilk kez azaldı. Dünya Sağlık Örgütü daha önce kadınlar arasında düşüşe geçen sigara kullanımının 2018’de erkekler arasında da azaldığını açıkladı.
Dünya Sağlık Örgütü Sağlık Teşvik Bölümü Başkanı Doktor Ruediger Krech, “Bu çok önemli zira son 20 yıldır erkekler daha çok sigara içiyordu ve hiç düşüş olmuyordu. Kadınların sigara kullanımı azalmıştı, erkeklerinse asla,’’ diyor.
Dünya Sağlık Örgütü’ne göre her yıl 8 milyon kişi tütün kullanımından ölüyor.
Örgüt, erkekler arasında sigara kullanımındaki düşüşte, hükümetlerin düzenlediği sigara karşıtı kampanyaların etkili olduğu görüşünde.
Raporun başyazarı Alison Commar, “Rapor Kuzey ve Güney Amerika ülkelerinde sigarayı bırakmada önemli aşama kaydedildiğini gösteriyor. Bu bölgedeki ülkelerde hedef olan yüzde 30 azalma neredeyse gerçeklemiş durumda. Sigara karşıtı kampanyalar bu bölgede daha uzun süredir yürütülüyor, bu da başarılarının nedenini açıklıyor,” şeklinde konuşuyor.
Ancak dünyanın diğer bölgelerinin savaşı hala zor.
Commar, “Doğu Akdeniz bölgesindeki birçok ülke tütün kontroluyla ilgili çalışmalarına yeni başladı. Afrika ülkelerindeyse bir bölümü uzun zamandır mücadele ediyor ve sonuç alıyor. Kalan ülkelerse tütün salgınına karşı yeni harekete geçiyor,” diyor. Sigara akciğer kanseri ve diğer solunum yolları hastalıklarına neden oluyor, kalp ve damar hastalıklarına, inmeye, ağız, boğaz ve diğer kanser türlerine davetiye çıkarıyor. Bu nedenle de kayıtsız kalma ve rahat davranmanın zamanı değil. Krech, “Tütün ve sigara ürünlerinin reklamlarının yasaklanması için çalışmalıyız. Bu yasak bazı ülkelerde hala yok. Bu ürünler üzerindeki vergileri arttırmalıyız ve elbette kamusal alanlarda sigara içmemeliyiz,” diyor.
Dünya Sağlık Örgütü raporu 2020’de 2018’e göre tüm kadınlar ve erkekler arasında 10 milyon daha az sigara tüketicisi olacağını öngörüyor. Ancak tüm kazanımlara rağmen, gelecek beş yılda yüzde 30 hedef düşüş için daha çok çalışılması gerek.
Şu anki ilerlemeyle, 2025’e kadar bu düşüş ancak yüzde 23 olabilecek.
