Sendikalar, olağanüstü hal döneminde ihraç edilenlerin durumunu değerlendirmek için kurulan OHAL Komisyonu’nun lağvedilmesi çağrısı yaptı. Diyarbakır’da ortak bir açıklama yapan sendikalar, ihraç edilen kişilerin görevlerine iade edilmesini istedi.
Darbe girişiminin ardından ilan edilen OHAL kapsamında, kanun hükmünde kararnamelerle ihraç edilenlerin itirazda bulunmaları için kurulan OHAL Komisyonu 4’üncü yılını tamamlarken tartışmalar da sürüyor. Komisyonun görev süresi bir yıl daha uzatılsa da sendikalar lağvedilmesini istiyor.
Diyarbakır’da bir araya gelen Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) üyesi sendikaların temsilcileri, ortak açıklama yaparak komisyona tepki gösterdi. Ortak yazılı açıklamada, komisyonun 4 yılda sadece 16 bin 50 dosyanın karar bağlandığı belirtildi. Grup adına açıklama yapan KESK Dönem Sözcüsü Sefer Tuğrul, komisyonun lağvedilmesi çağrısı yaptı. Tuğrul, ”Hukuki niteliği bu kadar tartışmalı olan OHAL Komisyonu’nun, hala görevini sürdürüyor olması gerek anayasamız ve gerekse de uluslararası hukuk açısından suçtur, hukuk tanımazlıkta ısrardır. Hukuka ve uluslararası sözleşmelere aykırı, etkin olmayan, denetlenemeyen, kendisini anayasa ve yasalar üstü gören, hükümetin noteri gibi çalışan ve idari bir mekanizma olan OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonunun görev süresi kesinlikle uzatılmamalı, aksine lağvedilerek aldığı ret kararları yok hükmünde sayılmalıdır. Haklarında memuriyeti engelleyen herhangi bir kesinleşmiş yargı kararı bulunmayan, hukuken suç olmayan gerekçelerle ihraç edilen tüm kamu görevlileri bütün haklarıyla birlikte derhal görevlerine iade edilmelidir” dedi.
VOA Türkçe’ye konuşan sendika temsilcileri, komisyonun görevini yapmadığını söyledi. Hamit Cansever, komisyonun mağduriyet yarattığını savunarak, “Bazı arkadaşlarımız intihar etti, bazıları cezaevinde öldü. Aileleriyle birlikte mağdur olduğunu defalarca söylemememize rağmen OHAL Komisyonu hukuksuz bir şekilde oyalama komisyonu halini aldı” dedi.
Aziz Özkanlı da komisyonu “oyalama komisyonu” olarak nitelendirerek, “OHAL Komisyonu zaten kendi içerisinde amacı, anlamı olmayan bir kurul halinde faaliyet yürütüyor. Tamamıyla siyasi iktidarın baskısı ve niyetini ortaya koyan bir çalışma ortaya koyuyor. 4 yıllık sürede 130 bin dosyadan 16 bin 500 dosya kalmış. Bir iş yapmayan, siyasi iktidarın söylemlerini ile siyasi atmosferin sorun durumuna göre kararlar veren bir oyalama komisyonu haline geldi” diye konuştu.
OHAL Komisyonu’nun internet sitesinde yer alan bilgilere göre, 2 Ekim 2020 tarihi itibariyle komisyona 126 bin 300 başvuru yapıldı. 110 bin 250 dosyayı karara bağlayan komisyonda halen karara bağlanmayı bekleyen 16 bin 50 dosya bulunuyor. Komisyon şimdiye kadar 12 bin 680 başvuruyu kabul ederken, 97 bin 570 başvuruyu ret etti. Kabul kararlarından 60’ı kapatılan dernek, vakıf, öğrenci yurdu, televizyon kanalı, gazete gibi kuruluşların açılmasına ilişkin olduğu belirtildi. Komisyon ayrıca 3 bin 500 dosya için ön inceleme kararı verdi.
