Erişilebilirlik

Şam: "Batı İran'ın Nüfuzunu Kırmaya Çalışıyor"


Şam: "Batı İran'ın Nüfuzunu Kırmaya Çalışıyor"
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:02:40 0:00
Linki indirmek için

Suriye’de iç savaş büyürken Şam hükümetinden yeni bir iddia ortaya atıldı. Esad rejimi, Batılı ve Körfez’deki Arap ülkelerinin, dışarıdan isyancılara yardım ederek İran’ın bölgedeki nüfuzunu kırmaya çalıştığını iddia ediyor

Suriye’deki çatışmalar yalnızca Suriyelileri değil, bölgeyi de böldü. Rejime yakın kişiler için cephe hatları belirlenmiş durumda.

İşadamı ve siyasi gözlemci Nebil Tumeh’e göre bu bir medeniyetler çatışması: “Burada bir Sünni-Şii çatışması var. Daha doğrusu, bir yanda ortak bir Körfez-Suudi-Türk projesi, diğer yanda da İran-Irak, Suriye ve Lübnan ittifakı. Bu güçlerin çatışma noktası da Şam.”

Suriye muhalefetine destek verenler acımasız bir diktatörlüğün devrilmesi için Suriyelilere yardım etmeye çalışıyor. Ancak rejim yanlıları bunu mezhep farklılıkları uğruna çarpıştırılan piyonlara benzetiyor.

Bu “Şii Hilali” hareketinin lideri Arap olmayan bölgesel bir güç konumundaki İran olabilir. Ancak Suriyeli iktidar partisi üyesi ve siyasi araştırmacı Bessam Ebu Abdullah’a göre, Suriye’yi kilit ülke haline getiren coğrafyası ve etnik yapısı: “Suriyesiz İran Ortadoğu’da varolamaz, aksi takdirde yalnız kalır. Körfez ülkelerinin en büyük fobisi, İran.”

Şii modelini, Sünni Körfez ülkelerinin üzerine koyan bu dünya görüşünün altında aşırı milliyetçilik yatıyor.

Ebu Abdullah, kendini en çok tehdit altında hisseden ülkenin Suudi Arabistan olduğunu savunuyor: “Suudi Arabistan İran’ın insanlara bilim, teknoloji, üniversite, kültür ve spor alanlarında model oluşturmasından korkuyor. Çünkü bunlar kendilerinde yok.”

Rejim yanlısı araştırmacı, ülkesi Suriye’yi çok dinliliğe sahip, laik bir devlet olduğu ve kadınlara daha fazla eşitlik tanıdığı için övüyor.

İran’ın Şii örneğinden övgüyle bahseden iki Suriyeli, ülkelerindeki mevcut sistemin bazı hataları olduğunu kabul ediyor. Ama rejimin, asıl sorunun dış mihraklı olduğunu savunuyorlar.

Nabil Toumeh: “Bugün eğer Türkler müdahale etmez, Körfez ülkeleri de ödenek ve silah yardımını keserse, içeride ve dışarda Suriyeliler, yine birleşir.”

Çatışmalarda yaşanan zulüm, uzlaşmayı çok zorlaştırıyor. Hükümetin kontrolündeki muhalefet bile, dış mihrakları suçlamanın, yönetimin kendi temel hatalarını örttüğünü söyleyebiliyor.

Mahir Fadıl Fetih, Şam’da yeni kurulan muhalefet partisinin lideri: “Sorunun siyasi değil, ama güç kullanarak çözüleceğine inanıyorlar. Her hareketi tepkiyle bastırıyorlar.”

Suriye’deki krize dışarıdan müdahale eden olmasa bile, içeride şiddetin durabileceği konusunda hiçbir işaret bulunmuyor.

STÜDYO VOA

Köprü kazasının ardından milyarlarca dolarlık tazminat bekleniyor – 28 Mart
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG