Erişilebilirlik

Rabia Naz’ın Babasıyla Üç Gazeteci Adli Kontrol Kararıyla Serbest


12 Nisan 2018’de Giresun’un Eynesil ilçesindeki evinin önünde ağır yaralı olarak bulunduktan sonra kaldırıldığı hastanede ölen 11 yaşındaki Rabia Naz Vatan’ın babası Şaban Vatan'la birlikte gazeteciler Canan Coşkun, Tuğba Demir ve belgeselci Kazım Kızıl, Sulh Ceza Hakimliği tarafından adli kontrol kararıyla serbest bırakıldı.

Rabia Naz'ın ölümüyle ilgili ifadesini değiştiren tanık Mürsel Küçükal'a baskı uygulamak ve tehdit etmekle suçlanan Coşkun ve Demir Çarşamba akşamı, Şaban Vatan da Perşembe sabahı polis ekipleri tarafından gözaltına alındıktan sonra mahkemeye sevk edilmişlerdi.

Vatan, uzun zamandan beri kızının Adli Tıp raporunda yer aldığı şekilde "yüksekten düşme" sonucu öldüğüne inanmıyor ve kamuoyunun dikkatini kızının ölümüne çekmek için uğraş veriyor.

Vatan, geçtiğimiz günlerde bir video çekerek kızının yüksekten düştükten sonra sürünerek ağır yaralı olarak bulunduğu yere gelmesinin imkansız olduğunu ispatlamaya çalıştı.

Gazeteci Canan Coşkun ve belgeselci Kazım Kızıl gözaltında

Geçtiğimiz hafta 12 kişiden oluşan bir TBMM Araştırma Komisyonu, ilçede çalışmalar yaptı.

Heyette bulunan CHP’li milletvekilleri Jale Nur Süllü, Necati Tığlı ve Sevda Erden Kılıç adına çalışma yapan gazeteciler Canan Coşkun, Tuğba Demir ve belgeselci Kazım Kızıl da dün akşam gözaltına alındı.

Coşkun’a bir yıl sonra ifadesini değiştiren tanık Mürsel Küçükal’la ilgili yaptığı görüşmeye dair sorular yöneltildi.

CHP’li komisyon üyeleri: ‘‘Acılı baba ve gazeteciler derhal serbest bırakılmalı’’

Şaban Vatan, Canan Coşkun ve Kazım Kızıl’ın polis tarafından gözaltına alınmasının ardından CHP’li milletvekilleri bir açıklama yayınlayarak bu duruma tepki gösterdiler.

Açıklamada, ‘‘İlçede araştırma yapan gazetecilerin çalışmalarının kamuoyunun bilgilenmesine hizmet edeceği gibi, komisyonumuzun çalışmalarına da önemli katkı sağlayacağı inancındayız. 1,5 yıldır aydınlatılamayan olayda komisyonumuz çalışmalarına henüz yeni başlamışken savcılığın gazetecileri hedef alması, ülkemizdeki basın ve ifade özgürlüğünün geldiği noktayı göstermesi açısından da kaygı verici. Hem acılı baba Şaban Vatan, hem de olayın aydınlatılması için çaba gösteren gazeteciler derhal serbest bırakılmalı’’ dendi.

Milletvekilleri, adli makamlardan beklentinin gazetecilerin gözaltına alınması değil, 11 yaşındaki Rabia Naz Vatan'ın ölümünün üzerindeki gölgenin bir an önce aydınlatılarak kamu vicdanın rahatlatılması adına sorumluların yargı önüne çıkartılması olduğunu söylediler.

‘Eşimi susturmaya çalışıyorlar’ diyen Atika Vatan’ın evinde polis arama yaptı

Eşinin ifade alınmak üzere Eynesil Emniyet Müdürlüğü’ne götürülmesinin ardından Atika Vatan, kucağında 40 günlük çocuğuyla evinin salonunda bir video çekerek Rabia Naz cinayetini takip eden gazeteci Metin Cihan’a bir video gönderdi.

Cihan’ın sosyal medya hesabından yayınladığı videoda, ‘‘Bu sabah yine ifadenizi alıyoruz diye eşimi gözaltına aldılar. Tıpkı daha önce akıl yargılaması olayında olduğu gibi. Eşim bir adım ileri gidip bir şeyleri ortaya çıkardığı zaman onu direkt susturmaya çalışıyorlar. Ben elimde bebeğim, kucağımda 40 günlük bebeğimle eşimin adaletini buradan sağlamaya çalışıyorum. Sesimi duyurmaya çalışıyorum. Benim devletim nerede?’’ dediği görülen Atika Vatan’ın evine kısa bir süre sonra polisler geldi.

Ellerinde arama emri olan Eynesil Emniyet Müdürlüğü mensupları, evdeki bilgisayar ile eski bir cep telefonu ve arama sırasında Atika Vatan’ın yanında bulunan arkadaşının cep telefonunu aldılar.

Giresun Valiliği, ifadesini değiştiren tanığın tehdit edilmesi üzerine adli tahkikat başlatıldı

Giresun Valiliği ise Mürsel Küçükal'ın tehdit edildiği iddiası üzerine tahkikat başlatıldığını açıkladı.

Valilik açıklamasında, ''Mürsel Küçükal, şahısların kendisine Rabia Naz’ın nasıl süründüğünü zorla göstermesini istediklerini, kendisinin korkudan yere yatarak defalarca süründürüldüğünü, akabinde Şaban VATAN ve yanında bulananların (kendisini meclis araştırma komisyonu üyesi milletvekilinin yardımcısı olarak tanıtan C.C. (Canan Coşkun) yanında bulunan K.K. (Kazım Kızıl) ve T.D.'nin (Tuğba Demir) kendisini pimapen atölyesine soktuklarını tehdit ve gözdağında bulunduklarını beyan etmiştir. Konu ile ilgili günün Nöbetçi Cumhuriyet Savcısına bilgi verilmiş ve adli tahkikat başlamıştır'' denildi.

Kerestecioğlu: ‘‘İktidar partisine sahip siyasetçiler kendilerini devletin sahibi görüyor, bu da yargıya güvenin kaybolmasına yol açıyor’’

Geçtiğimiz hafta Eynesil’e giden Şüpheli Çocuk Ölümlerini Araştırma Komisyonu’nun HDP’li üyesi Filiz Kerestecioğlu, izlenimlerini VOA Türkçe’ye anlattı.

HDP Ankara milletvekili, ‘‘Üç tane iddia var. Aile Rabia Naz’ın bir aracın çarpması sonucu öldüğünü, yerel siyasetçiler ve diğer siyasetçiler tarafından bu olayın karartıldığını iddia ediyor. İkinci iddiaya göre, Rabia Naz evden atlayarak intihar etti. Rabia Naz’ın sundurmayı da aşarak ön tarafa düştüğü yönünde bu iddia raporlara da yansımış durumda. Üçüncü iddia ise ikinci iddia akla yatmayınca gündeme geldi. Buna göre, Rabia Naz, yan taraftan düştü, beli ve bir ayağı kırık iken sürünerek ön tarafa geldi. Ben kendimi yargı makamı yerine koyarak bir şey diyemem, ancak bir siyasetçi özellikle de bir insan hakları savunucusu olarak soruşturmanın düzgün bir şekilde yapılmadığını söyleyebilirim. Asıl yapılması gereken buydu, düzgün bir soruşturma. Çünkü insanlar gerçeğe ulaşmak istiyorlar. Yerelde, iktidar partisine mensup siyasetçiler devlet kendileriymiş gibi davrandıkları için bütün bir ülkenin yargıya güvenin kaybolmasına yol açtılar. Hem Rabia Naz Vatan hem de Nadira olaylarında bunu görüyoruz. Kimse yargıya güvenmiyor ve siyasetçilerin yargı üzerinde etkisi olmadığını inanıyor. Türkiye için en tehlikeli şey de bu’’ dedi.

‘‘Gözaltılar ile gazetecilere gözdağı veriliyor, Valilik açıklaması ise skandal’’

Gazetecilerin gözaltına alınmasını eleştiren Filiz Kerestecioğlu, Giresun Valiliği’nin bugün yaptığı açıklamayı ise ‘skandal’ olarak niteliyor:

‘‘Olayın üzerinden 17 ay geçtikten sonra TBMM’de bir komisyon kuruldu. Bu sırada baba Şaban Vatan’ın çabaları ve kamuoyunun baskısıyla 5-6 kişilik bir teknik ekip kuruluyor. Ama hala eksik olan bir dolu şey var. Özellikle fizik ihtisas sahibi, adli mimarlık konusunda uzman kişilerin bu konuyu etraflıca değerlendirmesi gerekiyor. Giresun’a gittiğimizde 17’den fazla kişiyle görüştük. Topluma güven vermek istedik. Şimdi ne yapılıyor? Dün itibariyle gazeteci Canan Coşkun ve belgeselci Kazım Kızıl gözaltına alınıyor. Gazetecilerin gözaltına alınması ne demek? Valilik açıklamasını bir skandal olarak görüyorum. Bu iki insanı da çok sayıda gazeteci ve siyasetçi tanıyor. Kimseyi tehdit edecek insanlar değiller. Yeni bir algı oluşturulmaya çalışılıyor. Bu bir yerde gazetecilere gözdağı. ‘Buraya gelmeyin, bu konuyu araştırmayın ayağınıza denk alın’ deniyor. Komisyona ve komisyon üyelerine de zarar verecek bir şey. Biz aklama komisyonu değiliz. Gazetecilere asla dokunulmaması gerek, Şaban Vatan’a ise hiç dokunulmamalı. Yargı mensupları, emniyet mensupları, idare kendini iktidar ya da iktidarın mensubu olarak görmekten vazgeçsinler.’’

Lütfü Türkkan: ‘‘Çocuğun neden öldüğünü araştıran bir babaya zulüm yapılıyor, bu rejimin adı nedir?’’

Eynesil’de bugün yaşananlara İyi Parti TBMM Grup Başkanı Lütfü Türkkan da tepkili.

VOA Türkçe’nin sorularını yanıtlayan İyi Parti Grup Başkanı Lütfü Türkkan, Türkiye çok zor günlerden geçiyor. Mutfakta tencere kaynamıyor, insanlar işsiz. Ama bütün bunlarla beraber bir adam, evladının, Rabi Naz’ın öldürüldüğünü iddia eden, bu kızının nasıl öldüğünün ortaya çıkması için uğraşan bir adama büyük bir zulüm yapılıyor. Bu sabah gözaltına alınıyor. Yetmiyor. Bu duruma tepkisini video çekerek gösteren Rabia Naz’ın annesinin evi basılıyor. Bu rejimin adı nedir? Kızlarını kaybetmiş bu insanlar acayip yaralılar. Ve onlara bu muamele yapılıyor. Bu işe artık birilerinin dur demesi gerek’’ dedi.

Türkkan, Giresun’un Eynesil ilçesine giren TBMM Araştırma Komisyonu üyeleri arasında bulunan İyi Parti İstanbul milletvekili Hayrettin Nuhoğlu’nun da birilerinin korunduğu düşüncesinde olduğunu da aktardı.

STÜDYO VOA

IMF Avrupa Dairesi Direktörü Kammer: “Türkiye’deki ekonomik programı destekliyoruz” – 19 Nisan
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:51 0:00
XS
SM
MD
LG