Erişilebilirlik

Rahip Brunson'dan Ankara'ya Sert Eleştiriler


ABD hükümetine bağlı Uluslararası Din Özgürlüğü Komisyonu (USCIRF), Kongre’de Türkiye oturumu düzenledi. ‘’Türkiye’de Dini Özgürlükler’’ başlıklı oturumun en dikkat çeken konuşmacısı, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından İzmir’de tutuklanan ve daha sonra serbest kalan Amerikalı rahip Andrew Brunson’dı.

Konuşmasına ‘’Burada birçok Türkiye uzmanı var ancak Türk hapishaneleri konusundaki tek uzman benim sanırım’’ diyerek başladı. Bu sözleri gülüşmelere neden olan Brunson, Türkiye’yi ve Türk halkını çok sevdiğini sık sık dile getirdi ancak Türk hükümetine sert eleştiriler yöneltti.

Brunson Türkiye’deki dini azınlıklara yönelik nefret dilinde artış olduğunu söyledi ve ‘’Bugün Türkiye’de olanların uzun bir tarihi geçmişi var ancak bence Erdoğan rejimi özellikle düşmanca bir tutum içinde. Evet birçok Türk için Müslümanlık bir kimlik ancak rejim bunu iyice körükledi. Bence Türkiye’de Ermeniler ve diğer Ortodokslar gibi azınlık Hıristiyan grupları gerilimi hissediyor’’ dedi.

Bu gerilimin Erdoğan rejimi ve İslami gündemleri nedeniyle daha da büyüdüğünü söyleyen Brunson, ‘’Türkiye hükümeti radikal İslam ihraç eder hale geliyor’’ diye konuştu.

Rahip Brunson, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘’Türk demek Müslüman demektir’’ sözlerine de dikkat çekerek hükümetin bu anlayışının, İslam’dan dönerek Hıristiyan olanları doğrudan hain olarak göreceği anlamına geldiğini söyledi. Brunson, Hıristiyanların Türk hükümetine tehdit olmadığını, ancak böyle görüldüklerini dile getirdi.

‘’Sınırdışı etmeler inanç kaynaklı’’

Türkiye’deki Hıristiyanların karşılaştığı zorlukları anlatan Andrew Brunson, Türk hükümetince sınır dışı edilen yabancı Hıristiyanların arttığına dikkat çekti. Sınır dışı edilen 50’den fazla Protestan ailenin Kilise ile yakın ilişkileri olduğunu söyleyen Brunson, ‘’Hedef alınan yabancılar çoğunlukla kilise lideri ya da rahiplerdi. Dişçiler ya da mühendisler değil. Yani bu sınır dışı etmeler inanç ile ilgili’’ dedi.

İzmir’de beş kilisenin başlarındaki isimleri kaybettiğini belirten Brunson, geçen Ocak ayından bu yana sınır dışı edilenlerin isimlerini sıraladı. Kendisi ve eşini de bu gruba dahil eden Brunson, ulusal güvenliğe tehdit nedeniyle ilk olarak sınır dışı edilmek üzere tutuklandıklarını anlattı. Andrew Brunson, ‘’Yakın zamanda bir Türk rahip bana, ‘tüm bunların Hıristiyanlığın ulusal güvenliğe tehdit olarak görüldüğü anlamına geldiğini’ yazdı’. Bu dini özgürlüklerin doğrudan ihlalidir’’ dedi.

Brunson, bazı Hıristiyan Türkler’in ‘Hükümet yabancıları ülkeden gönderdi. Şimdi bize ne yapacaklar?’ diye sorduğunu da belirtti; sınır dışıların çok karanlık bir dönemin yaklaştığı anlamına geldiğini söyledi.

Andrew Brunson, hakkındaki iddianame ve yargılamalarla ilgili de konuştu. Davasına bakan Birleşmiş Milletler Keyfi Tutuklamalar Çalışma Grubu’nun geçen Mart ayında açıkladığı raporuna değinen Brunson, Türk yetkililerce milliyeti ve inancı nedeniyle hedef alındığı sonucuna varıldığını hatırlattı

Raporda yer alan, ‘’sabıka kaydının silinmesi, tazminat haklarının verilmesi ve haklarını ihlal edenlerle ilgili soruşturulma açılması’’ çağrılarına Türk hükümetinin hiçbir yanıt vermediğini de savunan Brunson, ‘’Türk Dışişleri Bakanı hala bana casus diyor. Hala inancım değil terör bağlantım nedeniyle hüküm giydiğimi söylüyorlar. Bu kesinlikle doğru değil’’ dedi.

Brunson’un favorisi ‘Rambo Rahip’

Andrew Brunson’ın bir başka açıklaması da Türk medyasının Hıristiyanlar için çok gergin bir atmosfer yarattığı oldu. Bu durumdan kendisinin de nasiplendiğini belirten Brunson, ‘’Terörist olduğumu, Türk düşmanı olduğumu, CIA’ın Ortadoğu başkanı olduğumu, Türk hükümetini devirerek zorla Hıristiyan devleti kurmak istediğimi söylediler. ‘Casus rahip’, ‘karanlık rahip’ hatta en favorim olan ‘Rambo rahip’ dediler benim için. Türk halkının beni tehlikeli bir şeytan ve hain olarak görmesi için çalıştılar. Burada da bitmedi. Bu yılın Mart ayında Yeni Zelanda’da bir camide 50 kişiyi öldüren saldırgana, saldırı emrini benim verdiğimi öne sürdü hükümet destekli Türk medyası’’ diye konuştu.

Tüm bu propaganda kampanyalarının Hıristiyanlar hakkında Türk kamuoyunda olumsuz bir imaj oluşturma çabası olduğunu belirten Rahip Andrew Brunson, bunun sonucu olarak da nefret söyleminin arttığını söyledi.

Brunson, ‘’Yani koşullar yaratılmış durumda. Yani kiliseye zulmedildiğinde, Hıristiyanlara karşı şiddet olayları yaşandığında, çoğu Türk artık ‘Hak etmişler’ diyecek’’ şeklinde konuştu.

Brunson yaşananları kitaplaştırdı

İslami altyapısı olan yaklaşık 6 bin Türk’ün Protestanlığı seçtiğini de açıklayan Brunson, bu rakamın 84 milyonluk Türkiye için tehdit oluşturmayacak kadar küçük bir oran olduğunu da söyledi. Brunson, ülkedeki zor koşullar nedeniyle daha çok Türk’ün Hıristiyanlığa ilgi gösterdiğini ve kiliseleri ziyaret ederek bilgi aldığını da savundu.

Uluslararası Din Özgürlüğü Komisyonu’ndan Kristina Arriaga da, Andrew Brunson’ın Türkiye’de yaşadıkları ile ilgili bir kitap yazdığı ve kitabın 15 Ekim’de satışa sunulacağını oturum sırasında açıkladı.

Rahip Brunson VOA Türkçe’ye Konuştu: ‘Yüreğimiz Türkiye’de Kaldı’
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:35:54 0:00

  • 16x9 Image

    Dilge Timoçin

    Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler mezunu Dilge Timoçin mesleğe 2000 yılında NTV'de başladı. 2008'de Habertürk TV'ye transfer oldu, dış haber sorumlusu olarak görev yaptı. ShowTV'de dış haber editörü ve spiker olarak çalışan Timoçin, sonrasında Al Jazeera Türk'e geçti; Al Jazeera İngilizce için prodüktörlük yaptı. Dilge Timoçin VOA Türkçe'ye katılmadan önce Reuters, Deutsche Welle gibi yabancı basın kuruluşlarıyla çalışıyordu

STÜDYO VOA

Köprü kazasının ardından milyarlarca dolarlık tazminat bekleniyor – 28 Mart
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG