WASHINGTON DC —
Linda Gorham, bir öykücü. Gorham’ın öyküleri, Şişman Kedi adlı bu hikaye gibi, ses, ritm, ve kelime tekrarlarıyla adeta canlanıyor.
Şişman Kedi öyküsü hiç doymayan bir kediyle ilgili. Gorham öyküyü Virginia’da bir kültür merkezinde 100 çocuğun önünde anlatıyor. Gorham öykücülüğün güçlü bir eğitmen olduğunu söylüyor.
Linda Gorham: ”Öykücülük, öğüt vermeden öğretmektir. Hikayeyi anlattıktan sonra çocuklara bundan ne ders çıkarmaları gerektiğini söylemiyorum. Öykü sağlam bir yapıya sahipse okurlar mesajı zaten alıyor.”
Linda Sullivan, Virginia’nın Fairfax ilçesinde okul çağındaki çocuklar için öykü anlatım etkinlikleri düzenleyen Sanat Konseyi’nin başkanı: ”Çocuklar sadece kendilerine anlatılanı dinleyerek değil katılım gösterip soru sorarak öğreniyor.”
Öykücüler tiyatro, dans, şarkı gibi sanat dallarını kullanarak hikayelerini anlatıyor.
Fairfax İlçesi okullarında faaliyet gösteren öykücülerden biri de Gale Nemec. Nemec, kısa skeçlere benzeyen öykülerinde karakter gelişiminin ağır bastığını söylüyor: ”Öyküde bir cadıyı anlatıyorsanız cadının sesini ona göre vermeniz, beden dilini ve hareketlerini canlandırmanız gerekir. Bir meleği anlatmaksa çok farklı. Sesi yumuşak, pürüzsüz olmalı, melek olağanüstü güzellikte görünmeli.”
Öğrenme bozukluğu olan çocuklar öykülerden çok yararlanıyor. Konuşma ve dil bozuklukları olan bir çocuk Nemec’in fillerle ilgili hikayesinden çok şey öğrenmiş: ”Anne fil ‘sence ne yapmamız gerekiyor?’ diye sordu. Baba fil ‘bence nehrin diğer tarafına geçmemiz gerekiyor’ dedi. Hikayenin bu kısmını dinleyen çocuk konuşabildiğini anladı. Daha fazla pratik yapmaya başladı, konuşması gelişti. Hikayenin ileri ve geri gidip gelmesi çocuğun konuşma pratiğine yardımcı oldu.”
Linda Gorham dinleyicilerin ilgisini çekip çekmediğini çok çabuk anlıyor.
O gün, Şişman Kedi büyük ilgi görüyor.
”Bu hikayeyi daha önce hiç duymamıştım. Şarkılarla çok eğlenceli hale geldi. Herkes katılmak istedi.”
”Kitabın resimlerine bakar gibi hikayeyi kafamda canlandırmayı seviyorum.”
Gorham, öykülerin çok küçük çocuklara bile ilgi çekici ve ikna edici şekilde iletişim kurmayı öğrettiğini söylüyor.
Şişman Kedi öyküsü hiç doymayan bir kediyle ilgili. Gorham öyküyü Virginia’da bir kültür merkezinde 100 çocuğun önünde anlatıyor. Gorham öykücülüğün güçlü bir eğitmen olduğunu söylüyor.
Linda Gorham: ”Öykücülük, öğüt vermeden öğretmektir. Hikayeyi anlattıktan sonra çocuklara bundan ne ders çıkarmaları gerektiğini söylemiyorum. Öykü sağlam bir yapıya sahipse okurlar mesajı zaten alıyor.”
Linda Sullivan, Virginia’nın Fairfax ilçesinde okul çağındaki çocuklar için öykü anlatım etkinlikleri düzenleyen Sanat Konseyi’nin başkanı: ”Çocuklar sadece kendilerine anlatılanı dinleyerek değil katılım gösterip soru sorarak öğreniyor.”
Öykücüler tiyatro, dans, şarkı gibi sanat dallarını kullanarak hikayelerini anlatıyor.
Fairfax İlçesi okullarında faaliyet gösteren öykücülerden biri de Gale Nemec. Nemec, kısa skeçlere benzeyen öykülerinde karakter gelişiminin ağır bastığını söylüyor: ”Öyküde bir cadıyı anlatıyorsanız cadının sesini ona göre vermeniz, beden dilini ve hareketlerini canlandırmanız gerekir. Bir meleği anlatmaksa çok farklı. Sesi yumuşak, pürüzsüz olmalı, melek olağanüstü güzellikte görünmeli.”
Öğrenme bozukluğu olan çocuklar öykülerden çok yararlanıyor. Konuşma ve dil bozuklukları olan bir çocuk Nemec’in fillerle ilgili hikayesinden çok şey öğrenmiş: ”Anne fil ‘sence ne yapmamız gerekiyor?’ diye sordu. Baba fil ‘bence nehrin diğer tarafına geçmemiz gerekiyor’ dedi. Hikayenin bu kısmını dinleyen çocuk konuşabildiğini anladı. Daha fazla pratik yapmaya başladı, konuşması gelişti. Hikayenin ileri ve geri gidip gelmesi çocuğun konuşma pratiğine yardımcı oldu.”
Linda Gorham dinleyicilerin ilgisini çekip çekmediğini çok çabuk anlıyor.
O gün, Şişman Kedi büyük ilgi görüyor.
”Bu hikayeyi daha önce hiç duymamıştım. Şarkılarla çok eğlenceli hale geldi. Herkes katılmak istedi.”
”Kitabın resimlerine bakar gibi hikayeyi kafamda canlandırmayı seviyorum.”
Gorham, öykülerin çok küçük çocuklara bile ilgi çekici ve ikna edici şekilde iletişim kurmayı öğrettiğini söylüyor.