Okmeydanı’nda Gerilim Sürüyor

İSTANBUL —  Yerde kurumuş kan öbeği, etrafı üç bankla çevrilmiş ve çevresinde çiçekler. Burası sabah hastanede hayatını kaybeden 30 yaşındaki Uğur Kurt’un dün bir kurşunun boynuna isabet etmesiyle düştüğü yer. Okmeydanı Cemevi’nin tam önü.
Taziye sunmak için geldiği cemevinden gürültüler üzerine beraberindeki birkaç kişiyle dışarı çıkan 2 yaşındaki bir erkek çocuk babası Uğur Kurt artık yok. Cemevindeki kalabalık ise tepkili. Tepkinin nedeni, bu olaydan 26 saat sonra olay yerine ancak gelen soruşturma savcısı.

Tepkili kalabalık arasında yer alan 24 yaşındaki Ali Kaya, “Ne polis delil topladı ne savcı. Burada delilleri karartıyorlar. Uğur Kurt’un polis kurşunuyla öldürüldüğünü saklamak istiyorlar” diyor.

Avukat Timtik: Merminin balistik incelemesi gecikiyor

Cemevi önündeki herkes, Kurt’u öldüren kurşunun bir polis tabancasından çıktığını söylüyor. İstanbul Barosu avukatlarından Ebru Timtik de aynı fikirde. Timtik, “Mermi çekirdeği Uğur Kurt’un boynundan çıkartıldı. Şu anda soruşturmayı yürüten polislerin elinde. Aslınsa balistik incelemesinin yapılması gerekiyordu. Biz hedef gözeterek ateş açıldığını düşünüyoruz ama gerçek raporun açıklanmasıyla ortaya çıkacak” diye konuşuyor.

Kurt’un otopsi raporunda ise ‘cesedin sol ense kısmından makroskopik görünümüne göre muhtemelen 9 mm çaplı gömlekli önden ve dipten deforme üzerinde yiv ve set izleri bulunan mermi çekirdeği elde edildi’ ifadesine yer verildi. 9 mm çaplı silahın kim tarafından kullanıldığı balistik inceleme sonucu ortaya çıkacak.

Alevi Dernekleri: Alevilere yönelik ayrımcılığın sorumlusu Erdoğan

Cemevi önünde basın açıklaması yapan Alevi-Bektaşi dernekleri, Alevilere yönelik nefret saldırıların artış gösterdiğine dikkat çekti. “Bu olay cemevinde değil de camide olsa ne tepki verilirdi” diye soran Hacı Bektaş Veli Vakfı Başkanı Ercan Geçmez, “Bir cemevinde ilk kez bir Alevi öldürülüyor. Alevilere yönelik kışkırtıcılığın ve ayrımcılığın başı Başbakan Erdoğan’dır. Uğur’un kanı siyasilerin omuzunda duruyor. Ülke yangın yerine dönüyor” dedi.

Erdoğan: Polis nasıl sabrediyor anlamıyorum

Alevi derneklerinin eleştirdiği Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ise polislere sahip çıktı. Erdoğan, “Bütün bu araçların üzerine bu teröristler camları kırmaya çalışıyorlar. Polis eli kolu bağlı mı kalacak, bir şey yapmayacak mı? Nasıl sabrediyorlar anlayamıyorum. Hiçbir medya yaralanan polislerin durumu ne olacak demiyor” diye konuştu.

Dün sabah vurulan Uğur Kurt’un cemevinden çıkmasının nedeni, Liseli Gençlik Federasyonu’nun Berkin Elvan için yaptığı yürüyüşe polisin müdahalesinin yarattığı karmaşaydı. Erdoğan, anma töreni yapılmasını da eleştirdi: “Neymiş Berkin Elvan’ı anmak için törenler düzenleyeceklermiş. Her ölüm hadisesinde bir tören mi düzenleyeceğiz. Ölmüştür geçmiştir.”

Kılıçdaroğlu: Erdoğan Türkiye’yi ateşe attı, tek derdi kırılan cam çerçeve

Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi nabız tutmak için Türkiye Barolar Birliği’ni ziyaret eden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ise, artan toplumsal olaylardan Başbakan Erdoğan’ı sorumlu tuttu. CHP lideri, “Erdoğan'ın tek derdi kırılan cam ve çerçeveler. Ölenlere hiç acımadı. Polise yönelik şiddete de karşıyız. Polisin görevi toplumda huzuru sağlamaktır. Demokrasilerde protesto en doğal haktır. Eğer şiddete yönelirse protestolar polis o zaman müdahale eder. Ama kurşun kullanarak değil. Erdoğan Türkiye'yi ateşe attı” dedi.

Vali Mutlu: Ağır yaralı olan kimliği belirlenemeyen kişi de öldü

İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, Okmeydanı’nda dün çıkan olaylarda ağır yaralanan bir kişinin daha öldüğünü ancak kimlik tespitinin henüz yapılmadığını açıkladı. Mutlu, "Orada olan vatandaşımız da yüzüne isabet eden parça tesirli materyal sonucunda bugün hayatını kaybetti. Dün yaralanan polis memurlarımız tedavilerinden sonra ayrıldı. Bir polis memurumuz da daha sonra ayağından tabanca ile yaralanmıştı. Toplam yaralı sayımız, memurlar itibariyle 8, toplam 9” dedi.

Aleviler Pazar günü sokağa çıkıyor

Alevi ve Bektaşi dernekleri, ‘Adaletsizliğe ve Vicdansızlığa Yeter’ sloganıyla Pazar günü İstanbul, Ankara ve İzmir’de eylem çağrısı yaptı. Çağrı metninde, ‘demokrasi ve adalet isteyen tüm kişi ve kurumları sesimize ses katmaya ve devlet terörüne karşı çıkmaya davet ediyoruz’ dendi.