Erişilebilirlik

15 Ocak Amerikan Basınından Özetler


15 Ocak Amerikan Basınından Özetler
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:03:42 0:00

Amerikan basını, göçmenlikle ilgili tartışmalara bugün de geniş yer ayırmayı sürdürüyor.

Washington Post, Başkan Trump'ın geçen hafta Amerika'nın göçmen aldığı Afrika ülkelerini, Haiti ve El Salvador gibi bazı Orta ve Latin Amerika ülkelerini tanımlamak için kullandığı ve gerek Amerika içinde gerekse tüm dünyada tepki çeken sözler sarf ettiğini reddettiğini yazıyor. Trump'ın dün Florida'da sahibi olduğu golf kulübünde tatil yaptığı sırada gazetecilerle konuştuğunu bildiren gazete, Başkan'ın ırkçı olup olmadığıyla ilgili sorular üzerine ”hayır ırkçı değilim, hatta bulabileceğiniz en az ırkçı insan benim” şeklinde yanıt verdiğini belirtiyor. Habere göre dün ABC Televizyonu'nda yayınlanan This Week programına katılan Arkansas Senatörü Tom Cotton ve Georgia Senatörü David Perdue, Trump'ın geçen hafta söz konusu ülkeler için sarf ettiği iddia edilen ve İngilizce'de ”lağım çukuru” anlamına gelen sözü söylemediğini kaydetti. Oysa Cotton ve Perdue, daha önce yaptıkları açıklamalarda, Trump'ın böyle bir söz söylediğini hatırlamadıklarını dile getirmişti. İki senatör, Trump'ın bu sözü söylediğini doğrulayan Demokrat Partili Illinois Senatörü Richard Durbin'inse ”sözüne güvenilmez” bir kişi olduğunu öne sürdü. Gazete öte yandan Beyaz Saray'ın Trump'ın bu sözü kullandığını reddetmediğini hatırlatıyor. Dün Fox News Sunday programına katılan İç Güvenlik Bakanı Kirstjen Nielsen ise Trump'ın bu sözü sarf ettiğini hatırlamadığını, ancak Başkan'ın sert bir dil kullandığını ve bu dili kullanmaya devam edeceğini vurguladı. Öte yandan gazete, Trump'ın göçmenlik müzakerelerinin sekteye uğramasından Demokrat Parti'yi sorumu tuttuğunu yazıyor. Habere göre Başkan, Florida'da dün gazetecilere yaptığı açıklamada, ”Biz bir anlaşma yapmaya hazırız ve istekliyiz ama Demokratlar istemiyor. Sınır güvenliği istemiyorlar. Ordumuzun parasını almak istiyorlar, buna da izin vermeyeceğiz” şeklinde konuştu.

Washington Post bugün ayrıca Kasım ayında yapılacak Kongre ara seçimleri öncesinde Cumhuriyetçi Parti içinde bir panik havası yaşandığını bildiriyor. Habere göre bazı Cumhuriyetçi Kongre üyelerinin emekli olacaklarını ve seçimlere yeniden katılmayacaklarını açıklaması, Cumhuriyetçi Parti'nin seçimlere girecek aday bulmakta zorlanması ve Başkan Trump'ın ayrıştırıcı üslubunun parti içinde bölünmelere yol açması, Cumhuriyetçiler'in Kongre'deki çoğunluğu korumasını zora sokacak. Bazı Cumhuriyetçi adayların bağış toplamakta zorlanmaya başlamasının da parti içindeki panik havasına katkısı büyük. Bir başka etkense seçimlere katılacak olan bazı Cumhuriyetçi Kongre adaylarının özellikle geçtiğimiz hafta bazı ülkeler için kullandığı yakıştırmadan sonra Başkan Trump'la aralarına mesafe koyma çabası içine girmeleri. Örneğin Cumhuriyetçi Parti'nin yükselen yıldızı gözüyle bakılan Haiti asıllı Utah eyaleti Temsilciler Meclisi üyesi Mia Love, Trump'ın sarfettiği sözlerden ötürü derhal özür dilemesi gerektiğini kaydetti. Utah Senatorü Orrin Hatch'ın emekli olacağını açıklaması üzerine ”acaba aday olur mu?” söylentilerinin çıkmasına neden olan Massachusetts eyaleti eski valisi ve eski başkan adaylarından Mitt Romney'ninse Trump karşıtı olduğu biliniyor. Kimi Cumhuriyetçiler, vergi reformunun kendilerine ara seçimde büyük avantaj sağlayacağına inanırken bazı strateji uzmanları, Trump gibi bir başkanın olduğu bu ortamda adayların daha dikkatli adım atmaları gerektiğini savunuyor.

New York Times ise California eyaletinin güneyinde film yıldızlarının, zengin ve ünlülerin yaşadığı Montecito kentinde etkili olan sel ve çamur baskını felaketine ana sayfada yer vermeye devam ediyor. Gazete, milyonlarca dolarlık konutların içinin çamurla dolduğunu, ağaçların devrildiğini, otomobillerin sürüklendiğini yazıyor. Habere göre Santa Ynez Sıradağları ve Büyük Okyanus arasında kurulu olan Montecito'da yaşamını yitirenlerin sayısı 20'ye çıktı. Kayıp dört kişiyse halen aranıyor, ancak bu kişilerin sağ kurtarılacağına dair ümitler neredeyse tükenmiş durumda. Öte yandan kıyıdaki kent ve kasabaları Los Angeles'a bağlayan ana otoyolun ne zaman açılacağıysa henüz belli değil. Meteoroloji raporlarının bu hafta sonuna doğru Montecito ve civarının daha fazla yağış alabileceğini bildirmesiyse yetkilileri kaygılandırıyor. Böyle bir senaryonun gerçekleşmesi durumunda bölgede yaşayan 300 bin kişinin tahliye edilmesi gerekebilir.

New York Times'da yer alan bir başka ana sayfa haberiyse Kuzey Kore'yle ilgili. Gazete, ”Ordu Girmek İstemediği Bir Savaş İçin Sessizce Hazırlık Yapıyor” başlıklı haberinde, Amerikan ordusunun geçen ay yapmaya başladığı ve önümüzdeki ay da devam edecek olan askeri tatbikatlarının zamanlama ve kapsamının, Kuzey Kore'yle olası bir savaş durumu için hazırlık anlamına geldiğini yazıyor. Örneğin geçen ay Kuzey Carolina'daki Fort Bragg üssünde 48 Apache ve Chinook helikopteriyle yapılan tatbikat, ağır ateş hattı altında asker ve teçhizatın bir noktadan diğerine ulaştırılmasına odaklandı. Bundan iki gün sonra Nevada eyaleti semalarındaysa 119 asker, gece vakti C-17 askeri kargo uçaklarından atlayış gerçekleştirerek yabancı bir ülkede işgal simülasyonu benzeri bir tatbikat yaptı. Gazete, önümüzdeki ay ise bin yedek askerin katılacağı tatbikatta yine yabancı bir ülkede kısa süre içinde seferberlik merkezleri kurma pratiği yapılacağını bildiriyor. Gerek Savunma Bakanı James Mattis, gerekse Genelkurmay Başkanı Joseph Dunford yaz aylarında yaptıkları açıklamalarda Kuzey Kore'yle savaşa girmenin ”felaket” olacağını söylemişti. Ancak gazetenin yüksek rütbeli subaylardan ve Pentagon yetkililerinden aldığı bilgiye göre tatbikatların zamanlaması ve içeriği, Savunma Bakanı Mattis ve komutanların Kore Yarımadası'nda olası bir askeri harekata hazır olunması için verdiği talimatları yansıtıyor.

XS
SM
MD
LG