Başkan Barack Obama, Amerikan halkına “Ebola paniğine kapılmaktan kaçınma” çağrısı yaptı.
Obama haftalık radyo konuşmasında, Amerika’da “münferit Ebola vakaları” görülebileceğini söyledi, ancak olası bir salgını önleme konusunda Amerikalı yetkililere güvendiğini bildirdi.
Amerika’da üç vakanın belirlendiğine dikkati çeken Başkan, bunun bir salgın başlangıcı anlamına gelmediğini açıkladı.
Ebola hastalığı, başta Batı Afrika ülkeleri olan Sierra Leone, Gine ve Liberya’da 4 bin 500’ü aşkın kişinin ölümüne yol açtı. Ayrıca Liberya’dan geldiği bildirilen bir hasta, Amerika’da kaldırıldığı hastanede ölmüştü.
Obama, Batı Afrika’da hastalığı “yerinde durdurmak amacıyla” Amerika’nın küresel mücadele çabalarına devam edeceğini belirtti.
Başkan Obama, bazı Kongre üyelerinin öne sürdüğü ve Ebola hastalığının kaynağı olan ülkelerden yolcuların Amerika’ya girişinin yasaklanması önerisine destek vermedi ve bunun durumu daha kötüleştireceği uyarısında bulundu. Obama, böyle bir uygulamanın bu ülkelerin dünyayla dış bağlantısını koparacağını, tıbbi yardım ekipleri ve teçhizatlarının bu ülkelere girmesini zorlaştıracağını bildirdi. Başkan ayrıca, seyahat yasağının insanların hastalığını gizlemesine ve bunun da hastalığın daha hızlı yayılmasına yol açabileceğini söyledi.
Dünya Sağlık Örgütü'nü zor durumda bırakan rapor
Dünya Sağlık Örgütü, hastalık tamamen kontrol altına alındıktan sonra Ebola’ya yönelik küresel önlemlerin tamamını değerlendirme altına alacağını açıkladı. Örgüt ayrıca, Associated Press haber ajansının eline geçen ve Birleşmiş Milletler’in, Ebola’nın Batı Afrika’da yayılmasını önlemede gerekli fırsatları kaçırdığına yönelik özeleştiri içeren bir iç rapor konusunda yorum yapmayı reddetti.
Örgüt tarafından tek yapılan açıklamada, raporun içeriğinin doğrulanmadığı kaydedildi.
BM’ye bağlı Dünya Sağlık Örgütü’nün kendi bünyesi içinde yazılan rapor, örgüt personelini Ebola salgınına karşı yavaş davranmak, sınırları kontrol edilmeyen ve tıbbi altyapıları çökmüş ülkelerde geleneksel bulaşıcı hastalıklarından korunma yöntemlerinin işe yaramadığı gerçeğini algılayamamakla suçluyor.
Dışarıya sızan raporda ayrıca, “salgınla mücadelede görev yapan neredeyse herkes, neredeyse duvara yazılı bu gerçeği göremedi” deniyor.
Amerika Dışişleri Bakanı John Kerry, bakanlık personeline yaptığı konuşmada, uluslararası toplumun Ebola krizini çözmek için birlikte çalışması gerektiğini vurguladı. BM’nin hastalıkla mücadele için ihtiyaç duyulan 1 milyon doların neredeyse üçte birini toplayabildiğini hatırlatan Kerry, daha fazla yardım ve acil müdahale olmazsa hastalığın çocuk felci gibi küresel bir kriz haline gelebileceği uyarısında bulundu.
Castro: ‘ABD’yle birlikte çalışmaya hazırız’
Öte yandan Küba’nın eski lideri Fidel Castro, ülkesinin Ebola’yla mücadelede Amerika’yla işbirliği yapmaya hazır olduğunu bildirdi. Küba’da devlete ait gazeteye yazdığı yazıda Castro, böyle bir işbirliğinin “dünya barışına hizmet edeceğini” belirtti. Küba hastalıkla mücadele için Sierra Leone’ye 165 doktor ve hastabakıcı yolladı, ayrıca Liberya ve Gine’ye de 296 sağlık personeli daha yollamaya hazırlanıyor.
Dünya Sağlık Örgütü, Ebola hastalığına yakalananların sayısının 9 bini aştığını bildiriyor. Ölümlerin çoğu, bu üç Batı Afrika ülkesinde oldu.
İnsani yardım örgütleri, bu üç ülkede hastalıkla mücadele çabalarını sürdürüyor. BM Dünya Gıda Programı çoğu Sierra Leone’de, karantina altındaki ailelere gönderilmek üzere 265 bin kişiye yetecek acil gıda yardımında bulundu. Gıda Programı, yardımın amacının insanlara karantina altındaki bölgeleri terk etmemeleri için yeterli gıda malzemesi sağlanması olduğunu açıkladı.
