Erişilebilirlik

Meme Kanseri Riskini Arttıran Etkenler


Meme Kanseri Riskini Arttıran Etkenler
Meme Kanseri Riskini Arttıran Etkenler

Yeni bir araştırma obezite, aşırı alkol tüketimi, röntgen ışınlarına gereğinden fazla maruz kalma ve menopoz döneminde hormon tedavisi görmenin meme kanserine yakalanma riskini artırdığını gösteriyor. Ancak kimi uzmanlar kansere neden olan çok sayıda sanayi kimyasalının etkilerini içermediği için araştırmayı eleştiriyor. Bu uzmanlar meme kanseri söz konusu olduğunda kadınların hayat tarzlarına kıyasla kanserojen olan kimyasal maddelerin çok daha büyük bir risk etkeni olduğu görüşünde.

“Meme Kanseri ve Çevre” başlıklı araştırmanın yazarları, atıfta bulundukları çevre kavramının dar kapsamlı olduğunu kabul ediyor. Bu uzmanlar kanser riski konusunda kadınların hava ve sudaki kirlilikten çok da fazla korkmaması gerektiği görüşünde.

Doktor Kathy Helzelsouer, “Ne yediğimiz, ne kadar kilo aldığımız, ne kadar egzersiz yaptığımız, radyasyondan kaçınıp kaçınmadığımız meme kanserine yakalanma riskini etkileyen faktörler. Bunların çoğunu klasik anlamda çevre tanımlamasına katmasak da aslında hepsi çevreyle ilintili,” şeklinde konuşuyor.

Washington’daki Tıp Enstitüsü tarafından yayınlanan araştırmanın yazarlarından Doktor Kathy Helzelsouer, yağ hücreleri, meme kanserini besleyen östrojen hormonunu ürettiği için obezitenin önemli olduğunu belirtiyor.

Araştırmanın yazarları, çalışmanın, kadınların meme kanserine karşı yeni önlemler almaya çağırdığını söylüyor.

Doktor Helzelsouer, “Kadınların işine yarayacağını bildiğimiz önlemler sunuyor, harekete geçmelerini istiyoruz. Bunlardan biri, buluğ çağında meme oluşumu devam ederken radyasyona maruz kalmamak,” diyor.

Georgetown Üniversitesi'nden Laura Anderko, “Bu araştırmada hiçbir yenilik yok,” diyor.

Washington’daki Georgetown Üniversitesi Tıp Merkezi’nden kamu sağlığı uzmanı Laura Anderko, araştırmanın çevreyi dar çerçevede tanımlamasının yanıltıcı olduğunu söylüyor: “Obezite ve alkol tüketimini çevresel risk faktörü olarak tanımlamak insanları yanlış bilgilendirmek, kafa karıştırmak anlamına geliyor. İnsanların kansere yakalanmada kişisel sorumluluğu olduğunu ima ediyor. Meme kanseriyle mücadele edenler için bu bilgiler şaşırtıcı. Umutsuzluk havası yaratmaktan başka işe yaramıyor.”

Anderko’ya göre araştırma, hükümet ve sanayi sektörünün meme kanseri riskini azaltmada oynayacağı role odaklanmalıydı.

Ancak Doktor Helselsour sonuçların arkasında duruyor: “Kanser ve araştırmaları konusunda yıllarca ders verdim. Kansere yol açan çevresel faktörlerden biri ne yediğimizdir.”

Araştırmayı eleştirenlerse yeni kimyasal maddelere daha sıkı standartlar getirilmesi, çevreyi kirleten ve meme kanserine yol açan kimyasalların kısıtlanması için büyük bir fırsatın kaçırıldığı görüşünde.


XS
SM
MD
LG