Washington Post, Başkan Trump’ın damadı ve üst düzey danışmanı Jared Kushner’a bundan böyle en gizli belgelere erişim sağlamasına olanak tanıyacak daimi güvenlik izninin verildiğini yazıyor. Gazete, bu gelişmenin, Kushner’ın özel savcı Robert Mueller’ın yürüttüğü Rusya soruşturması kapsamından çıkarıldığı anlamına gelebileceği yorumunda bulunuyor. Kushner, geçen ay Mueller’ın ekibiyle bir araya gelerek, Trump’ın başkan seçildikten sonraki dönemde yabancı yetkililerle görüşmeleri ve FBI eski başkanı James Comey’nin Trump tarafından kovulması gibi konularla ilgili olarak altı saat boyunca ifade vermişti. Kushner’ın daimi güvenlik izin belgesi, FBI’in kapsamlı özgeçmiş araştırmasını tamamlaması üzerine verildi. Birçok uzman ve yetkili, hakkında soruşturma yürütülen bir kişinin tam güvenlik izni almasının hemen hemen hiç mümkün olmadığını, bu nedenle çok büyük olasılıkla Kushner’ın soruşturma altında olmadığının kanıtlandığını söylüyor.
New York Times ise İran’ın ücra bir çöl bölgesinde gizli bir füze programı yürüttüğünü yazıyor. Gazete, 2011 yılında meydana gelen patlamada İran’ın uzun menzilli füze imal edilen tesisinin büyük tahribat gördüğünü, hatta programı yürüten bilim adamının hayatını kaybettiğini hatırlatıyor. Habere göre o dönemden bu yana İran’ın füze programının bir daha toparlamasının zor olacağı düşünülüyor, hatta İranlı liderler, Ortadoğu’nun ötesinde menzile sahip füze inşa etmeyi planlamadıklarını söylüyordu. Ancak gazete, patlamada ölen bilim adamı Hasan Tahrani’nin ücra bir çöl bölgesinde ikinci bir gizli tesisin geliştirilmesine ön ayak olduğunun anlaşıldığını yazıyor. Tesise ait uydu fotoğraflarını inceleyen uzmanlar, ileri teknoloji ürünü füze motorlarının ve füze yakıtının tespit edildiğini kaydediyor. Tesisin yalnızca İran’ın zaten elinde olan orta menzilli füzeleri inşa ediyor olması olasılığı oldukça yüksek. Bir başka olasılıksa İran’ın bir uzay programı üzerine çalışıyor olması. Ancak tesiste bulunan yapıların incelenmesinden, İran’ın uzun menzilli füze imal etme olasılığının da göz ardı edilmemesi gerektiği sonucu çıktığı bildiriliyor. Uzun menzilli füze programı, İran’ın imza attığı nükleer anlaşmanın ihlal edildiği anlamına gelmiyor. Ancak gazeteye göre böylesi bir programın varlığının kanıtlanmasının, Washington ve Tahran arasındaki gerginlikleri daha da arttıracağına şüphe yok.
New York Times bugün ayrıca Profesyonel Amerikan Futbol Ligi NFL’de oynayan oyuncuların polis şiddetini protesto etmek için milli marşın çalındığı sırada hazır ola geçmek yerine diz çökmeleri durumunda takımların bundan böyle para cezalarıyla karşılaşacağını yazıyor. Gazete, iki yıl önce San Francisco 49ers takımının yıldız oyuncusu Colin Kaepernick’in başlattığı diz çökme eyleminin oyuncu kadrolarının yüzde 80’i siyah olan ligde yayılmasının, başta Başkan Trump olmak üzere birçok siyasi çevreyi çok rahatsız ettiğini hatırlatıyor. Habere göre ligin aldığı ceza kararı, Başkan Trump açısından bir zafer olarak nitelendiriliyor. Öte yandan ceza kararının alınmasından sonra NFL Oyuncuları Birliği’nden yapılan açıklamada lig yönetiminin oyuncu birliğine danışmadan bu kararı aldığı bildirildi. Birlik, siyah oyuncuları hedef alan kararı “ikiyüzlülük” olarak tanımladı. Gazete bugün bu konuya ayırdığı başyazısında da futbol liginin Trump’ın önünde diz çöktüğünü kaydetti. Başyazı şöyle devam ediyor: “Lig yöneticileri, omurgalı davranmak ve oyuncularının ifade özgürlüğünü ve barışçı protesto eylemi düzenleme hakkını korumak yerine siyah sporcuları şeytan gibi gören bir başkana boyun eğmeyi tercih etti. Trump ve yardımcısı Pence, oyuncular protestolara devam ettikçe infial yaratmayı, muhafazakârlarsa maçları boykot edecekleri tehdidinde bulunmayı sürdürdü. Futbol liginin aldığı bu karar, Amerika’nın çıkarları aleyhinedir.”