Erişilebilirlik

25 Mart Amerikan Basınından Özetler


25 Mart Amerikan Basınından Özetler
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:04:28 0:00

Amerikan basını, yaklaşık iki yıldır Rusya’nın 2016 seçimlerine müdahale edip etmediğini ve Başkan Trump’ın adaleti engelleyip engellemediğini soruşturan özel yetkili savcı Robert Mueller’ın raporuyla ilgili yorum ve yankılara geniş yer ayırıyor.

New York Times, Robert Mueller’ın raporundaki kilit bulguları özetleyen Adalet Bakanı William Barr’ın Kongre’ye gönderdiği mektupta, Trump ya da yakın çevresindekilerin 2016 seçimlerine müdahale eden Rusya’yla işbirliği yapmadıkları sonucuna varıldığını bildiriyor. Adalet Bakanı Barr’ın mektubuna göre Mueller’ın raporunda Trump’ın adaleti engelleyip engellemediği konusundaysa bir sonuca ulaşılmadığı kaydediliyor. Gazete, raporun, Trump’ın adaleti engelleyip engellemediği konusunda hüküm vermemesi üzerine Barr’ın kendi kararını verdiğini, buna göre Barr ve yardımcısı Rod Rosenstein’in Başkan’ın adaleti engellediğine ilişkin yeterli kanıt bulunmadığı sonucuna ulaştığını yazıyor. New York Times, Barr’ın Mueller raporuna ilişkin açıklamasının Trump açısından siyasi bir zafer olduğu, Beyaz Saray’daki ilk gününden bu yana başkanlığının üzerini kaplayan şüphe örtüsünün kalktığı yorumunda bulunuyor. Habere göre Mueller’ın Rusya’nın seçimlere müdahale ettiği, ancak Trump ve ekibinin Rusya’yla bu konuda işbirliği yapmadığı şeklindeki bulguları, Rusya ve Vladimir Putin’le olan ilişkileri yeniden şekillendirmede Trump’ın özgüvenini arttırıp işini kolaylaştırabilir. Öte yandan gazeteye göre Mueller’ın soruşturmasını tamamlaması, Demokrat Parti’nin savunmaya çekilmesi anlamına geliyor. Demokrat Partililer’in şimdi Trump ve çevresindekilerin suç teşkil eden faaliyetlerde bulundukları şeklindeki iddiaları soruşturmada ne derece atılgan ve gayretli olacaklarına karar vermeleri gerekiyor.

New York Times bugün ayrıca Başkan Obama döneminde başsavcı vekilliği görevini yürüten Georgetown Üniversitesi hukuk profesörü Neal Katyal’ın kaleme aldığı ve Adalet Bakanı William Barr’ın Kongre’ye gönderdiği mektupla ilgili yorumlarını içeren yazısına yer veriyor. Robert Mueller’ın atandığı özel yetkili savcılık makamının tasarıcısı olan Katyal, yazısında, Barr’ın Trump’ın adaleti engellemediği sonucuna tek taraflı olarak varmasının, kamuoyunun raporu kendi gözleriyle görmesini zorunlu hale getirdiğini kaydediyor. Katyal, William Barr’ın Mueller raporunun herhangi bir hukuki tavsiyede bulunmaması üzerine kendi sonucuna vardığını ve FBI Başkanı James Comey’yi görevden almasının adaleti engelleme girişimi teşkil etmediğini kaydettiğini yazıyor. Katyal şöyle devam ediyor: “Barr’ın hazırlaması iki yıl süren Mueller raporunu aldıktan 48 saat sonra bu sonuca varması, her Amerikalıyı kaygılandırmalı. Kamuoyunun iki mesele hakkında bilgi sahibi olmadan aynı sonuca varmasıysa imkansız. Bunlardan ilki, Mueller raporunun sonucu ve adaleti engelleme konusundaki kanıtlar, ikincisiyse Barr’ın Trump’ın suçlu olmadığı sonucuna bu kadar hızlı şekilde nasıl vardığı sorusunun yanıtıdır. Barr’ın mektubu, başkanları hukukun üzerinde konumlandıran bir girişimdir. Kongre’nin önünde şimdi çok açık bir yol var. Kongre önce Mueller’ın raporunun kamuoyuna açıklanmasını talep etmeli, sonra da Barr ve Mueller’ı ifade vermeye davet etmelidir. Kimse bir başkanın adaleti engelleme suçu işlemesini istemez. Ama bundan daha kötüsü, suçlu bir başkanın cezalandırılmamasıdır.”

Wall Street Journal ise Mueller raporuyla ilgili başyazısında tüm Amerikalılar’ın işbirliği illüzyonunun sona ermesinden ötürü memnuniyet duyması gerektiğini kaydediyor. Gazete, Amerika’nın siyasi gündemini iki yıldan uzun süredir meşgul eden komplo teorisinin, Adalet Bakanı Barr’ın Mueller raporunun bulgularını Kongre’ye sunmasıyla Pazar günü bir anda hükmünü yitirdiğini yazıyor. Başyazı şöyle devam ediyor: “Özellikle Rusya’yla işbirliği konusunda varılan sonuç tüm Amerikalılar açısından müjdeli haber sayılmalı. 2016 başkanlık seçimi üzerindeki şüpheleri kaldıran bu sonuç, kamuoyunun siyasi sistemimize ve Amerikan seçim sisteminin bütünlüğüne olan güvenini yeniden inşa ediyor. Raporun sonuçları ayrıca haber medyasının da özeleştiri yapmasını sağlamalı. Medya iki yıl boyunca eski başkan Obama döneminde görev yapan yetkililerin de desteğiyle Ruslar ve Trump kampanyası arasındaki görüşmeleri komploya çevirdi. Medya ayrıca Trump’ın soruşturmayı ısrarla kınamasını suçluluk duygusuyla ilişkilendirdi. Halbuki bu ego ve öfke patlamaları, Trump’ın beklenen davranışlarından başka bir şeyin kanıtı değildi. Şimdi Temsilciler Meclisi’ndeki Demokratlar’ın yapacağı ilk iş, Mueller raporunun tamamını görmeyi talep etmek olacak. Barr, mektubunda, raporun içeriğini elinden geldiğince açıklayacağı sözü veriyor. Ancak umarız ki Barr bu açıklamalarına tüm bu Rusya komplosunun FBI ve Obama Yönetimi içinde nasıl başladığını gösteren belgeleri de dahil eder. Mueller’ın bulguları, bize, birinin FBI’ı Amerikan siyasi tarihinin en kirli oyunlarından birini çevirmek için kandırdığını gösteriyor. Mueller raporu Amerikan siyasetinin bu kin dolu dönemine nokta koymayacak. Ama en azından Rusya komplosu dosyasının kapatılmasından hepimiz memnun olabiliriz.”

XS
SM
MD
LG