Erişilebilirlik

14 Mart Amerikan Basınından Özetler


14 Mart Amerikan Basınından Özetler
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:03:51 0:00

Amerikan basını bugün de Etiyopya'da düşen Boeing 737 MAX 8 uçağıyla ilgili tartışmalara ve zengin ve ünlülerin çocuklarını Amerika'nın en seçkin üniversitelerinde okutmak için yüklü miktarda rüşvet ödediklerinin ortaya çıkmasıyla patlak veren skandala geniş yer ayırmayı sürdürüyor.

New York Times, 42 ülkenin Etiyopya'daki kazadan sonra Boeing 737 MAX model uçağının uçuşlarının askıya alınmasında ısrar etmesine rağmen Amerikan Sivil Havacılık Dairesi FAA'in benzer önlemler almaya direndiğini, ancak sonunda uçuşların Amerika'da da durdurulmasına karar verildiğini bildiriyor. Gazete, Başkan Trump'ın pilot, hostes, tüketici ve her iki partiden de siyasetçilerin ağır baskısı nedeniyle 737 MAX uçuşlarının Amerika'da da askıya alındığını açıkladığını yazıyor. Habere göre Amerikan halkının ve tüm insanların güvenliğinin en büyük öncelik olduğunu kaydeden Trump'ın uçuşların durdurulduğunu açıklamasında, Amerikalı ve Kanadalı sivil havacılık yetkililerinin yeni uydu verilerinden elde ettikleri bulgular büyük rol oynadı. Amerikalı ve Kanadalı yetkililere göre yeni uydu verileri, Ekim ayında Endonezya'da, geçtiğimiz hafta sonu ise Etiyopya'da yaşanan iki kaza arasında benzerlikler olduğunu ortaya koyuyor. Her iki kazayla ilgili soruşturmalar halen devam ediyor. Ancak yapılan ilk incelemeler, uçakların aynı nedenle düşmüş olabileceğine işaret ediyor. Havacılık uzmanlarına göre kazaya uçağın motorlarının durmasını engelleyen otomatik sistemdeki arıza yol açmış olabilir. Birçok uzman, Ekim ayında Endonezya'da yaşanan kazada da Boeing'in 737 MAX uçaklarında kullanmaya başladığı M.C.A.S. adlı bu sistemin devreye girdiğine ve pilotların sistemi devre dışı bırakma çabalarının başarısız olması nedeniyle uçağın düştüğüne inanıyor.

Los Angeles Times ise çok sayıda zengin ailenin üniversite başvurularında yolsuzluk yaptığının ortaya çıkmasıyla gündeme gelen skandala ilişkin gelişmeleri aktarıyor. Gazete, hayır kurumu süsü verdiği şirketiyle Hollywood yıldızları, CEO'lar ve zengin ailelerin çocuklarını seçkin üniversitelere yerleştirmek için bir rüşvet şebekesi kuran William Singer'ın dolandırıcılık, sahtecilik, kara para aklama ve adaleti engelleme suçlamalarını kabul ettiğini bildiriyor. Habere göre Singer'ın şirketinin vergi belgeleri, hayır kurumu adı altında yardıma muhtaç Kamboçyalılar'a destek sağlandığını, California'nın Oakland kentindeki yoksul okul çocuklarına yardım edildiğini beyan ediyor. Singer'ın üniversiteye girişte alınan SAT ve ACT sınavlarının sonucunu değiştirmek ya da sınavlara başkalarının girmesini sağlamak için ailelerden 15 ila 75 bin dolar aldığı bildiriliyor. Singer'ın kurduğu sahtecilik ağının diğer ayağı ise seçkin üniversitelerin spor takımlarının koçlarına atletik başarısı olmayan öğrencilerin okullara kabul edilmesini sağlamaları için rüşvet vermek.

Washington Post ise geçen hafta banka dolandırıcılığı ve vergi kaçırma suçlarından Virginia'da çıkarıldığı mahkemede 47 ay hapis cezasına çarptırılan eski Trump kampanyası yöneticisi Paul Manafort'un dün de Washington'da Ukrayna'da yasadışı lobicilik faaliyeti yürütme, tanıkları yalan beyanda bulunmaya teşvik etme ve para aklama suçlarından 43 ay daha hapis cezası aldığını yazıyor. Gazete, Manafort'un avukatının Rus hükümetiyle işbirliği yapıldığına ilişkin kanıt olmadığını sık sık dile getirmesi üzerine Yargıç Amy Bergan Jackson'ın Rusya meselesinin davayla ilgisi olmadığını söylediğinin altını çiziyor. Habere göre Yargıç Jackson, özel yetkili savcı Robert Mueller'ın Rusya soruşturmasını henüz tamamlamadığını, Manafort'un Rusya soruşturmasının temel meseleleri hakkında yetkililere yalan söylediğinin ortaya çıktığını vurguladı. Jackson, ”Yetkililere yalan söyleyip sonra da birşey bulamadıklarını iddia etmek, münasebetsizliktir,” dedi ve böyle açıklamaların belki başka bir ”izleyici kitlesi”ne hitap edebileceğini, ama kendisini ikna etmeyeceğini kaydetti. Gazete, Yargıç Jackson'un 40 dakika boyunca Manafort'u açgözlülüğü nedeniyle demokrasiye zarar veren faaliyetlerde bulunan bir yalancı olduğunu anlattığını, söylediği yalanların sayısının ve işin içindeki para miktarının abartı olmadığını söylediğini yazıyor.

XS
SM
MD
LG