Erişilebilirlik

13 Mart Amerikan Basınından Özetler


13 Mart Amerikan Basınından Özetler
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:03:22 0:00

Amerikan basını, aralarında Hollywood yıldızları, zenginler ve şirket CEO’larının da bulunduğu 50 kişinin, çocuklarının Amerika’nın en seçkin üniversitelerine kabul edilmesini sağlamak için bir danışmanlık firmasına milyonlarca dolar rüşvet ödedikleriyle ilgili skandala geniş yer ayırıyor.

Washington Post’a göre Adalet Bakanlığı, 50 kişiye yönelik suçlamasında, akademik ve atletik kriterleri uygun olmayan zengin aile çocuklarının Georgetown, Yale, Stanford ve Güney California gibi üniversitelere girebilmeleri için sınavlara başkalarının sokulduğunu, üniversitelerin spor takımlarının koçlarına rüşvet ödendiğini iddia ediyor. Çocuklarını itibarlı üniversitelere sokmak için rüşvet ödediği iddia edilen ünlüler arasında dizi oyuncuları Felicity Huffman ve Lori Laughlin de bulunuyor. Habere göre bazı üniversiteler, yolsuzluk skandalının patlak vermesi üzerine hiçbir atletik başarısı olmamasına rağmen bazı zengin aile çocuklarını üniversite takımlarına almak için rüşvet kabul ettiği ortaya çıkan koçları görevden almaya ya da zorunlu izne çıkarmaya başladı. Rüşvet skandalının merkezindeyse California’nın Newport Beach kentinde sahibi olduğu üniversite başvurusu danışmanlık firması Edge College & Career Network aracılığıyla rüşvet ağı kurmakla suçlanan William Singer var. Singer, Boston’da çıkarıldığı federal mahkemede, 2011-2018 yılları arasında ailelerden toplam 25 milyon dolar rüşvet aldığını kabul etti. Singer, üniversitelerin spor takımlarının koçlarına öğrencileri spor takımlarına almaları ve SAT ve ACT testlerini uygulayan yetkililere test sonuçlarını değiştirmeleri için rüşvet ödediğini itiraf etti. Adalet Bakanlığı, Singer’ın bu yolsuzlukları, danışmanlık firması aracılığıyla hayır işleri kisvesi altında yürüttüğü suçlamasında bulunuyor.

New York Times ise Etiyopya’da 157 yolcunun ölümüne neden olan uçak kazasından sonra uçağın imalatçı firması Boeing’le ilgili tartışmaların büyüdüğünü bildiriyor. Gazete, beş ay içinde iki Boeing 737 MAX model uçağın düşmesinden sonra başta Çin ve Avrupa Birliği ülkeleri olmak üzere bazı ülkelerin bu uçağın uçuşlarına yasak getirmesine rağmen Amerika’nın benzer önlem almadığına dikkat çekiyor. Ancak habere göre Boeing 737 MAX model uçakların uçuşlarının Amerika’da da durdurulması yönünde baskılar artıyor. Sivil havacılık çalışanları ve tüketici grupları Boeing 373 MAX uçuşlarının durdurulması talebinde bulunurken Boeing CEO’su Dennis Muilenburg, Başkan Trump’ı telefonla arayarak uçakların emniyetli olduğu güvencesi verdi. Öte yandan Avrupa ülkelerinin aldığı önlem, tüm dünyada kullanımda olan Boeing 737 MAX’lerin üçte ikisinin uçuşlarının durdurulduğu anlamına geliyor. Southwest ve American gibi Amerikan sivil havacılığının önde gelen firmalarıysa 737 MAX uçuşlarına devam ediyor. Öte yandan gazete, Boeing’in aynı zamanda Amerikan hükümetiyle sıkı bağları olan, en büyük askeri havacılık projelerinin taşeronluğunu yapan bir firma olduğunu hatırlatıyor. Boeing ayrıca Washington’da en çok lobicilik faaliyeti gösteren firmalardan biri.

New York Times bugün ayrıca İngiltere Başbakanı Theresa May’in Brexit planının İngiliz Parlamentosu’nda ikinci kez reddedilmesinin May’e indirilen ağır bir darbe olduğunu bildiriyor. Gazete, İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden çıkışına 17 gün kala anlaşmaya varılamamış olmasının İngiltere’nin dümensiz kaldığı anlamına geldiği yorumunda bulunuyor. Habere göre May, Avrupa Birliği’nden son dakikada aldığı bazı ödünlerin Parlamento’da “evet” oyuna dönüşeceğini umuyordu. Ancak İngiliz parlamenterler, bu ödünlerin daha çok “kozmetik” olduğunu sonucuna vardı. Parlamento şimdi Brexit sürecinin uzatılması ya da Avrupa Birliği’nden anlaşmasız çıkılması yönünde oy kullanacak. İngiliz Parlamentosu’nun reddettiği anlaşma, göç konusunda İngiltere’ye güç ve yetki tanıyor ancak İngiltere’nin en az 2020 yılı sonuna kadar Avrupa Birliği’nin gümrük ve ticaret sistemi içinde kalmasını öngörüyordu.

XS
SM
MD
LG