Amerikan basınında bugün en çok öne çıkan iki konu, Başkan Trump’ın altı ülkeyi kapsayan yeni seyahat yasağı kararnamesi ve Cumhuriyetçi Parti’nin hazırladığı, Obamacare olarak bilinen sağlık reformu yasasının yerini alması planlanan yeni sağlık tasarısı.
Washington Post, Başkan Trump’ın yeni seyahat ve göç yasağı kararnamesinin yeni kelimelerle, ancak aynı tonda yazılmış bir kararname olduğunu bildiriyor. Gazeteye göre yeni kararnamenin yasal dayanağı daha güçlü. Ancak bu, yasağın işe yarayacağı anlamına gelmiyor. Gazete, yeşil kart sahiplerinin ve geçerli vizesi olanların yeni kararnamede yasak kapsamı dışında tutulmasını, ilk kararnameye karşı çıkan federal mahkemelerin omurgalı duruşuna bağlıyor. Irak’ın yasaklı listesinden çıkarılması, yeni kararnamedeki en büyük değişikliklerden biri. Washington Post, Trump yönetiminin, Irak’ın IŞİD’e karşı mücadelede önemli bir müttefik olduğu gerçeğini hatırlayarak Irak’ı listeden çıkardığını, böylelikle ağır bir diplomatik ve askeri yanlıştan döndüğünü yazıyor. Ancak Sudan, Somali, İran, Suriye, Yemen ve Libya vatandaşlarına neden seyahat yasağı uygulandığına dair ilk seferki gibi şimdi de sağlam gerekçeler sunulmuyor. Gazete, Amerika’da son yıllarda girişilen saldırıların çoğunu Amerikan vatandaşlarının düzenlediğini bildiriyor ve seyahat yasağının caydırıcı olmaktan çok kışkırtıcı olduğu yorumunda bulunuyor.
Washington Post bugün ayrıca Musul’un batısında giderek artan çatışmalara yer veriyor. Bölgeden kaçan Iraklılar’ın fotoğrafını da paylaşan gazete, Ekim ayı ortasında başlayan Musul harekatının artık daha karmaşık ve zorlu bir döneme gireceğini yazıyor. Bunun nedeni, birkaç bin militanın yerel halkın içine karışması. Habere göre Musul’da son harekat başladığı sırada 750 bin sivil bulunuyordu. Kentte IŞİD’e karşı yürütülen mücadelede 100 bin Iraklı asker, peşmerge ve Şii paramiliter gruplar yer alıyor. Birleşmiş Milletler’e göre son bir hafta içinde Musul’dan kaçanların sayısı, 40 bin.
New York Times ise Temsilciler Meclisi’ndeki Cumhuriyetçi Partililer’in hazırladığı ve Başkan Obama’nın sağlık reformu yasasının yerini alması planlanan yeni tasarının ayrıntılarına yer veriyor. Habere göre yeni tasarı, federal sağlık sigortasının sağladığı mali devlet desteği yerine bireysel vergi kredileri getiriyor ve eyaletlere, kendi sağlık politikalarını oluşturmaları için ödenek ayırıyor. Trump’ın tasarısı ayrıca sağlık sigortası satın almayanlara verilen para cezasını kaldırıyor, ancak sürekliliği sağlamak için bazı teşvikler getiriyor. Örneğin sigortalarını kesintiye uğratanların poliçelerinde yüzde 30‘luk bir fiyat artışı öngörülüyor. Yoksullara sağlık hizmeti sunan Medicaid programının kapsamının genişletilmesi için yapılan milyarlarca dolarlık federal yardımın kesilmesi ise tartışma yaratıyor. Trump’ın planının özellikle dar gelirliler ve orta yaşlılar için sağlık hizmeti maliyetini arttırması söz konusu. Plan ayrıca kürtaj hizmeti veren sağlık kuruluşlarına yapılan federal yardımı da kaldırıyor.
Bugün Boston Globe ise Amerika’da mevsimlik işçi olarak çalışanlara verilen H-2B vizesine kısıtlama getirilmesi planının özellikle turistik bölgelerde yarattığı kaygıyla ilgili bir habere yer veriyor. Jamaika, Meksika ve Filipinler’den her yıl Amerika’ya gelen çok sayıda mevsimlik işçi, H-2B vizesiyle turizm, yeme-içme, konaklama gibi birçok sektörde çalışıyor. Gazete, özellikle yazılım mühendislerinin yararlandığı H-1B vizesine kısıtlama getirilmesi tartışmalarının ve seyahat yasağı kararnamesinin kamuoyu ve basında çok daha fazla ilgi gördüğünü yazıyor. Ancak Boston Globe’a göre kalifiye olmayan mevsimlik işçilere verilen H-2B’nin kesintiye uğraması, Amerika’daki birçok işyerini zor durumda bırakabilir.