Erişilebilirlik

Lübnanlı Kadınlar Çocuklarına Vatandaşlık Hakkı İstiyor


Lübnanlı Kadınlar Çocuklarına Vatandaşlık Hakkı İstiyor
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:02:55 0:00

Lübnanlı kadınların eşlerine ve çocuklarına vatandaşlık vermesini talep edenler bir kez daha protesto gösterisinde bir araya geldi.

“Vatandaşlığımı ver”, “Devrim istiyoruz”, “Ülkemde yabancıyım” gibi sloganlar atan göstericiler cumhurbaşkanından içişleri ve dışişleri bakanlıklarına kadar yetkililere seslendi. Lübnanlı kadınlara yabancı erkekle evlenmeleri halinde eşlerine ve çocuklarına vatandaşlık verebilme hakkının tanınmasını isteyen protestocular bu hakkın tanınmaması nedeniyle birçok sorun yaşadıklarını söylediler.

VOA Türkçe’ye konuşan Suad İbrahim Avada adlı kadın kendisinin Lübnanlı, eşinin Suriyeli olduğunu söyledi. 1985 yılında evlendiklerini ve 7 çocukları olduğunu anlatan Avada, “Çocuklarımın Lübnan vatandaşlığı hala yok, talep etmeye devam ediyoruz. Oğlumun Suriye vatandaşı olduğu için Suriye ordusunda askere gitmesi gerekiyor. Burada doğdu, büyüdü. Suriye’de de savaş var, nereye göndereyim? Diğer oğlum üniversite son sınıfta, büyük ihtimalle iş bulamayacak. İşe başvurduğunda Lübnanlı mısın Suriyeli mi diye soruyorlar. Annem Lübnanlı dese bile cevap gelmiyor, kimlik istiyorlar” dedi.

Lübnan’da iç savaş sonrasında ülkedeki bütün din ve mezheplerin temsiline dayanan hassas bir sistem geliştirildi. Lübnanlı kadınların eşlerine vatandaşlıklarını verememesinin sebebinin ülkedeki hassas yapının korunması için farklı kesimlerin nüfus oranlarının da belli bir dengede tutulmasının gerekliliği olduğu öne sürülüyor. Özellikle Lübnan-Suriye sınırında yıllar içinde binlerce kadın ve erkeğin Suriyelilerle evlendikleri ve bu durumun nüfus dengesini Müslümanlar (özellikle Sünniler) lehine değiştirebileceği savunuluyor. Aynı durum geçici süreyle Lübnan’a yerleştirilen ancak Filistin-İsrail sorununun çözülememesi nedeniyle Lübnan’da kalan Filistinliler için de geçerli.

Lübnanlı erkekler yabancı kadınlara vatandaşlık verebiliyorken kadınların bu haktan mahrum olması, öne sürülen gerekçenin sorgulanmasına yol açıyor.

Lübnanlı anne-yabancı babadan doğan çocuklar ülkede her yıl yenilenmesi gereken ikametle yaşıyorlar. Yabancı ülke vatandaşı sayıldıkları için kamu kurumlarında işe giremeyen bu çocuklar ikamet, sigorta işlemleri gibi sorunlar nedeniyle özel sektörde de zorluk yaşayabiliyorlar.

Gösteriye katılan protestoculardan Sena El Khateb, “ben seçimlere girmek, oy vermek istemiyorum. Tek istediğim şey kızımın vatandaşlık alabilmesi. Doktor olmak istediğini söylüyor. Ben özel üniversiteye gönderemem. Okusa bile hastanede çalışması için kurula girmesi gerekiyor. İlk kelimeleri Lübnanlı mısın, Suriyeli misin olacak. Bu kelime için özür dilerim ama kızım vebalıyım demiş gibi Suriyeliyim diyecek” dedi.

Bir başka kadın mühendislik mezunu olan oğlunun restoranda garsonluk yaptığını söyledi.

Babalarının vatandaşlığından dolayı yabancı sayılan çocukların hastanelerde sağlık hizmeti alması da kolay olmuyor.

Kızının kanser olduğunu ve ilaç alması gerektiğini anlatan bir protestocu, “Evde çalışan bir tek benim. Onurlu bir hayat yaşayamıyoruz. Vatandaşlığınızı istemiyoruz, hakkımızı ver (Dışişleri Bakanı) Cibran Bassil” dedi.

Bir başka protestocu kadın kızının iyi notlarla master yaptığını ancak kızıyla birlikte bir iş başvurusu yapan Lübnanlı arkadaşının kabul edildiğini söyledi.

Babasının Filistinli olduğunu belirten Fuad Nasır, “Ben Filistinliyim. Annesi Lübnanlı olan herkesin Lübnan vatandaşlığı hakkı olmalı” diye konuştu.

Lübnan’da doğduğunu ve 42 yaşında olduğunu belirten Mazen adlı protestocu, “Annem Lübnanlı, babam Suriyeli. Suriye’yi bilmem. Bütün Lübnanlılar gibiyim. Çocuklarımı kaydettirmek için okula gidiyorum, kaydedemeyiz çünkü Suriye vatandaşı onlar diyorlar. Eğitim hakkımı, iş hakkımı istiyorum. Ben ve çocuklarım üniversiteye gidebilsek bile memur olma hakkımız yok. Hastaneye gittiğimde daha hastaneye girmeden 500 dolardan başlıyor ödemem gereken para. Kendi ülkemizde vatandaş gibi yaşamak istiyoruz” dedi.

Celal Safadi, vatandaşlık sorunun günlük hayatın parçası haline geldiğini belirterek, “Bankada hesap açamıyoruz, hatta telefon hattı alamıyoruz. Her gün bu konu önümüzde. Sokağa çıktığımızda kesinlikle karşımıza geliyor, vatandaşlığın ne?” diye konuştu.

Adının Nasır olduğunu ve bir süre İsrail’de hapishanede kaldığını anlatan protestocu annesinin ve babasının Lübnanlı olduğunu ancak nüfus kayıtlarında yapılan hata nedeniyle vatandaşlık hakkının olmadığını söyledi. Yatırım veya maddi yeterliliğin kanıtlanması karşılığında Lübnan vatandaşlığı verilmesini eleştiren Nasır, Lübnan’da esas sorunun kişisel ve maddi çıkarlarını ön planda tutan siyasetçilerin bulunması olduğunu savundu.

Nasır, “Bizi kim duyuyor ki? Afganlı’ya, Koreli’ye vatandaşlık veriyorlar. Ben onlardan bana vatandaşlık vermelerini istemiyorum, vatandaşlığımı vermelerini istiyorum. Başkaları nasıl vatandaşlık satın alabiliyor? İş adamı bu ülkenin çocuğundan daha mı muteber? Ben İsrail hapishanelerinde kaldım. Ne için? Ülkemi korumak için. Siyasilerin koltuklarını muhafaza edebilmek için” dedi.

Suriye’deki ayaklanma dönemi ile birlikte 1 milyondan fazla mültecinin bulunduğu Lübnan’da bürokrasinin iyice ağırlaştığı ve yolsuzluğun yaygınlaştığı öne sürülüyor. Göçmenlerin ikamet gibi evraklarını temin etmekle yükümlü kurumların işlemleri sürüncemede bıraktıklarına dair iddialar sık sık dile getiriliyor.

Lübnanlı kadınlarla evlenen yabancı erkeklerin ve çocuklarının da göçmenlerle aynı prosedürleri tamamlamaları gerekiyor. Adının Sonya olduğunu söyleyen bir protestocu çocukları için gerekli resmi evrakları tamamlamaya çalışırken kendisinden 40 bin dolar rüşvet istendiğini anlattı.

Hüda adlı kadın, vatandaşlık hakkının kadın hakları açısından Lübnan için utanç olduğunu belirterek, “Hiç kimseye, hiçbir yöneticiye ulaşamıyoruz. Herhangi bir Lübnanlı kadın gibi haklarımızı istiyoruz. Kimse seçim bahanesinin arkasına sığınmasın. Nerede kadın hakları? Biz kendi vatandaşlarımızı çocuklarımıza veremiyoruz daha” dedi.

Gösteriye katılan gençlerden biri, “Evlenmek istesem bile nasıl evleneceğim? Benim vatandaşlığım yokken, böyle bir sorunum olduğunu biliyorken (evlilik) kararını nasıl verebilirim?” diye sordu.

Lise öğrencisi olan 16 yaşındaki Arin, kendisinin polis arkadaşının da asker olmak istediğini belirterek “Ama olamayacağız. Niye? Çünkü annemiz Lübnanlı ama biz Suriyeliyiz” dedi.

Vatandaşlık hakkı konusu çiftlerin boşanması durumunda ciddi sorunlara yol açabiliyor. Resmi işlemlerin babanın vatandaşlığı üzerinden yürütülüyor olması nedeniyle yabancı erkeğin Lübnan’dan ayrılması, çocukları ile ilişiğini kesmeye çalışması halinde çocuklar tamamen savunmasız hale gelebiliyor.

Ocak ayında göreve başlayan yeni hükümetin İçişleri Bakanı Reyyan El Hassan’ın vatandaşlık dosyasını gündeme aldığı açıklanmıştı. Ancak bu konuya ilişkin henüz bir gelişme olmadı.

STÜDYO VOA

EKOTÜRK Stüdyo VOA
lütfen bekleyin
Embed

No media source currently available

0:00 0:29:22 0:00
XS
SM
MD
LG