Uluslararası Adalet Divanı yargıcı Peter Tomka mahkemenin kararıyla ilgili yaptığı açıklamada, her iki ülkenin girdiği çatışmada karşılıklı olarak işlediği suçlar nedeniyle 20 bini aşkın kişinin öldüğünü ancak tarafların bu suçların soykırım olduğunu ispatlayamadığını belirtti.
“Etnik temizlik soykırım değildir” diyen Uluslararası Adalet Divanı hakimi Tomka, “Etnik temizliğin hedeflenen grubu fiziksel olarak yok etme amacı taşıması durumunda bunun soykırım planının bir parçası olabileceğini” söyledi.
Savaş suçu mağdurlarına ve mağdur yakınlarına tazminat ödenebilmesi için tarafları birlikte çalışmaya çağıran mahkeme, bölgede barışın ve dengelerin korunabilmesi için bunun gerekli olduğunu belirtti.
Dava, Yugoslavya’nın dağılarak altı ülkeye bölündüğü savaş sonrasında uzun yıllardır devam eden hukuki sürecin bir parçasıydı. İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra Avrupa’da yaşanan ve sekiz yıl süren en büyük savaş sonucu 130 binden fazla kişi öldü.
Hırvatistan, 1999 yılında çok sayıda Hırvat’ı yaşadıkları yerlerden sürüp, işkenceye tabi tutmak, esir kamplarına koymak ve öldürmek suçundan Sırbistan’ı mahkemeye vermişti.
2010 yılında Hırvatistan’ın açtığı davaya karşılık bir dava açan Sırbistan, 1995 yılında Hırvatlar’ın düzenlediği bir karşı saldırıda 200 binden fazla Sırp’ın yaşadıkları bölgeden sürüldüğünü iddia etmişti.
Panelde yer alan yargıçlar Hırvatistan’ın davasına 15’e 2 oyla itiraz ederken, Sırbistan’ın davası da oy birliği ile reddedildi.
Hırvatistan ve Sırbistan, Uluslararası Adalet Divanı’nın kararını kabul edeceklerini ancak kararın siyasi gerginliklere yol açabileceği endişesi bulunduğunu belirtti.
Soykırım, uluslararası suçların en ağırı olmakla birlikte ispat etmesi de en zor olanı. Uluslararası Adalet Divanı, kurulduğu 1946 yılından bu yana sadece tek bir davada soykırım kararı verdi.
Divan, 1995 yılında Bosnalı Sırp askerleri tarafından Srebrenitza’da öldürülerek, toplu mezarlara gömülen 8 bin kişiye yönelik suçu, uzun yıllar süren mahkeme sürecinden sonra 2007 yılında soykırım olarak değerlendirmişti.
