Amerika Dışişleri Bakanı John Kerry, Tahran’ın 4 Amerikalı’yı serbest bıraktığı gün, Washington’ın İran’a gönderdiği 400 milyon doların fidye parası olmadığını söyledi.
Amerikalı yetkililer, Ocak ayındaki para gönderiminin İran ile uzun yıllara, Şah dönemine uzanan silah satışıyla ilgili anlaşmazlığa dayandığını belirtti. Ancak özellikle İran ile varılan nükleer anlaşmaya karşı çıkanlar, bunun fidye ödemesi olduğunu iddia ediyor.
Florida'nın Cumhuriyetçi senatörü Marco Rubio, yönetimin açıklamalarıyla ilgili olarak “gerçek dışı” şeklinde tweet attı.
Temsilciler Meclisi Dışişleri Komisyonu Başkanı Ed Royce’a göre de fidye ödemek sadece daha fazla Amerikalı’nın hayatını tehlikeye atıyor. Royce, "İran ile varılan nükleer anlaşmanın tarihi bir hata olduğunu biliyorduk ama durum her seferinde daha da kötüleşiyor” dedi.
Arjantin ziyaretinde konuşan Dışişleri Bakanı Kerry, “Amerika fidye ödemez ve fidyeyi hiçbir ülke ile müzakere etmez. Bunu yapmadık ve şu anda yapmıyoruz” dedi. John Kerry, “ Birincisi bu bizim politikamız değil, ikincisi bu konu yeni değil. Bu İran ile nükleer anlaşma sırasında Amerika Başkanı tarafından açıklanan bir konu” dedi.
Beyaz Saray sözcüsü Josh Earnest de ödemeyi fidye olarak niteleyenlerin nükleer anlaşmayı beğenmeyen Cumhuriyetçiler olduğunu kaydetti.
Euro, İsviçre frangı ve diğer para birimleri üzerinden ödenen para isimsiz bir kargo uçağına yüklendi. Bu, resmi açıklamalara göre, İran ile Amerika arasında 1979’da Şah Rıza Pehlevi’nin, iktidardan düşürülmeden önce varılan 1,7 milyar dolarlık silah satışıyla ilgili ödemenin ilk taksidi. Amerika, parayı dolar olarak göndermedi. Nedeni Amerikan yasalarına göre İran'la dolar üzerinden işlem yapılmasının yasak olması.
Paranın gönderildiği gün 17 Ocak’ta İran, Washington Post’un Tahran büro şefi Jason Rezaian, emekli asker Amir Hekmati, Rahip Saeed Abedin ve Khosravi Roodsari’yi serbest bıraktı.
