Erişilebilirlik

Kavala'nın Tutukluluğuna Devam Kararı


(ARŞİV)
(ARŞİV)

Gezi davasının ikinci duruşmasında dört yılı aşkın süredir, bin 487 gündür tutuklu bulunan işadamı Osman Kavala’nın tutukluluğunun devamına karar verildi.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi heyetinden bir üye karara şerh koydu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kendisi hakkında yargıyı etkileyen açıklamalar yaptığı gerekçesiyle daha önce duruşmaya katılmayacağını açıklayan Kavala’nın SEGBİS (Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi) aracılığıyla da yer almadığı davanın üçüncü celsesi 17 Ocak 2022’de yapılacak.

Buğra: ‘‘Bu duruşmalar bana tuhaf geliyor, savcılar soru sormuyor’’

Karar sonrası Çağlayan’da adalet sarayı önünde gazetecilere açıklama yapan Osman Kavala’nın eşi Ayşe Buğra, Kavala’nın yaşadığı durumun hem evrensel hukuk normlarına hem de insan haklarına aykırı olduğunu söyledi.

Buğra, "Duruşmada her zaman aynı kelimelerle ifade edilen, aynı cümlelerle söylenen bir karar verildi, tutukluluğun devamına. Bu duruşmalar bana gerçekten çok tuhaf geliyor. İddianameyi yazan savcılar soru sormuyor. Hangi eylemlerle, somut eylemlerle üzerine atılı suçları işlemiş diye. Hangi deliller hangi tanıklar. Oraya gelinceye kadar suç tanımı ile karşılaşmıyoruz. Böylece devam ediyor. Bu normal bir şey değil. Bu evrensel hukuk normları, insan hakları ile ilgili durum değil. Endişem bu durumun kanıksanması ve normalleşmesi. Bunun kesinlikle normal olarak kabul edilmemesi gereken bir durum olduğunu belirtmek istiyorum" dedi.​

Avukat Aytöre: ‘‘Siyasetin yargıya müdahale olmadığını göstermek için bir şanstı ama yargı bu şansı kurtaramadı’’

Kavala’nın avukatlarından Deniz Tolga Aytöre ise mahkemenin Kavala’nın tutukluluğuna devam kararı vererek yargının siyasetten bağımsız olduğunu ilan etme fırsatını kaçırdığını söyledi.

Kavala'nın Tutukluluğuna Devam Kararı
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:03:31 0:00

Aytöre ‘‘Söylenecek çok fazla bir şey yok. Türkiye yargısı için büyük bir şanstı. Bağımsızlık konusundaki endişeleri gidermek için bir şanstı. Siyasetin yargıya müdahalesi olmadığını göstermek için bir şanstı ama yargı bu şansı kurtaramadı. Bu kadar meşru olmayan delillerle bir insanın anayasa hakkını elinden almak artık sadece yanlış hukuki karar olarak değerlendirilmemeli. Bu kamu yetkisini kötüye kullanma sorunu haline geldi’’ ifadelerini kullandı.

Bugünkü duruşmada neler oldu?

Beşiktaş taraftar grubu Çarşı’nın bazı üyelerinin de yer aldığı 52 sanıklı davada sanıklardan Can Atalay, kendisi gibi Gezi Dayanışması üyeleri Tayfun Kahraman ve Mücella Yapıcı’nın Osman Kavala hala tutuklu olduğu için bir sonraki duruşmada savunma yapacaklarını söyledi.

Osman Kavala’nın avukatlarından Köksal Bayraktar, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin verdiği ihlal kararının uygulanmamasının anayasayı ihlal niteliği taşıdığını belirtti.

Prof. Bayrakta, ‘‘Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararının uygulanması bir zorunluluktur. Anayasa’ya göre usulüne göre yürürlüğe konulmuş milletlerarası anlaşma olan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi kanun hükmündedir. Bu kararın uygulanmaması Anayasa'yı ihlal niteliğindedir. AİHM kararı kesinleşmiş olmasına rağmen karara uymamaya devam ediliyor. Bu ihlal kararı sanki yokmuş gibi kendi kanunlarımız arasında dönüp dolaşıyoruz. AİHM kararı iki sene önce vermişti. İhlal kararına karşın Kavala için 4 dört yıldır süregelen hak ihlali söz konusu. Uzun süren bu tutukluluk hali bizi yöneltilen suçlamalara dair savunmalarımızı yapamaz hale getirmiştir. Çünkü sürekli olarak ‘tutuklama olmalı mı olmamalı mı?’, bunu tartışıyor, esasa giremiyoruz’’ diye konuştu.

Avukat İmrek: ‘‘Bu davalar zaten torba davaydı, birleştirdiniz çuval oldu’’

Çarşı grubunun avukatlarından Yıldız İmrek, Çarşı ve Gezi davalarının usülsüz bir şekilde birleştirildiğini söyledi.

İmrek, ‘‘Çarşı ve Gezi'nin torba dava haline gelmesi siyasi irade istediği içindir, çünkü birleştirmenin hiçbir hukuki koşulu yoktur. Siyasi irade istediği için yapılan birleştirme ile dava uzatılmak isteniyor. Bu şekilde müvekkilimin aklanma hakkı ihlal ediliyor. Osman Kavala'nın 4 yıldır özgürlüğünden mahrum olması nedeniyle detaylı savunma yapma hakkından feragat ediliyor. Bu davalar zaten torba davaydı, birleştirdiniz çuval oldu’’ dedi.

Avukat Bolaç: ‘‘Kavala’nın tutukluluğuna dair bir dayanak yok’’

Çarşı davasının bir başka avukatı Efkan Bolaç, bu davanın absürt bir dava olduğunu ifade etti.

Bolaç, ‘‘Bir taraftar grubunun hükümete darbe yapmaya teşebbüs ettiğine dair absürt bir iddia var. Diğer taraftaysa rehin alınmış ve 1500 gündür tutuklu olan bir kişi var. Ve niye tutulduğuna dair bir delil ya da dayanak yok. Bu yargılamanın neden yapıldığına dair ne sizin ne de savcılık makamının bir fikri olmadığını düşünüyorum. O nedenle hukuken bu absürtlüğe son verilmesini istiyorum’’ dedi.

Taksim Dayanışması: ‘‘Bu akıl ve hukuk dışı dava derhal geri çekilmeli’’

Duruşma öncesi adalet sarayı önünde Taksim Dayanışması adına bir basın açıklaması yapıldı.

Açıklamayı okuyan Esin Köymen, “Onlarca insanın demokratik hak ve talepleri için parklarda, sokaklarda özgürlük, demokrasi ve insanca yaşam için ortaya koyduğu direnişi kirletmenize izin vermeyeceğiz. Osman Kavala bir kez daha yargılanmak isteniyor. Yeryüzündeki tüm renklerine sahip çıkan, siyah ve beyazı olan Çarşı ailesi bir kez daha yargılanmak isteniyor. Bu akıl ve hukuk dışı dava derhal geri çekilmeli, kurgu ithamlarla yargılanmak istenen arkadaşlarımız hakkındaki iddialar düşürülmeli, somut hiçbir delil olmadığı halde 1487 gündür siyasi bir tutsak olarak tutukluluğu devam eden Mehmet Osman Kavala serbest bırakılmalıdır. Biliyor ve inanıyoruz ki Gezi hep haklı. Gezi umuttur, umut yargılanamaz’’ dedi.

STÜDYO VOA

Trump’a ‘sus payı davası’ öncesinde konuşma yasağı – 27 Mart
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG