İran basınında bugün yer alan haberlerde, İran ile ABD’nin dolaylı yollardan 2015 nükleer anlaşmasını geri getirmek için yaptığı müzakerelere Katar'ın önümüzdeki günlerde ev sahipliği yapacağı belirtildi.
Bu haber, bir süredir çıkmaza giren müzakereleri yeniden başlatmak için Avrupa Birliği’nin baskı yaptığı bir dönemde geldi.
İran'ın üst düzey nükleer müzakerecisinin basın danışmanı Muhammet Marandi ISNA haber ajansına verdiği demeçte, "İran, Doha'nın Tahran ile dostane bağlarından dolayı görüşmelere ev sahipliği yapması için Katar'ı seçti" dedi.
Reuters haber ajansına konuşan bir kaynak, ABD'nin İran Özel Temsilcisi Robert Malley'in bugün Doha'ya gitmesi ve Katar Dışişleri Bakanı ile görüşmesinin beklendiğini söyledi.
İranlı bir yetkili de Reuters haber ajansına İran'ın nükleer baş müzakerecisi Ali Bagheri Kani'nin yarın ve Çarşamba günü yapılacak görüşmeler için Doha'da olacağını söyledi.
İran Dışişleri Bakanlığı Reuters haber ajansının bilgi talebine hemen yanıt vermedi. Katar hükümeti de Reuters haber ajansının bilgi talebini yanıtlamadı.
Ancak daha sonra İran'ın resmi Tasnim haber ajansı, İran Dışişleri Bakanlığı’ndan bir kaynağın, "Bagheri Salı günü Doha'ya gidecek" dediğini aktardı.
Nükleer anlaşma, Mart ayında AB'nin anlaşmanın taraflarını temsil eden dışişleri bakanlarını, müzakereleri sonuçlandırmak üzere Viyana'ya davet etmesiyle güvence altına alınmış gibi görünüyordu.
Davet, Tahran ve ABD Başkanı Joe Biden yönetimi arasında 11 ay süren dolaylı görüşmelerin ardından gelmişti.
Ancak görüşmeler o zamandan beri, özellikle Tahran'ın Washington’a İran’ın elit güvenlik gücü olan İslam Devrim Muhafızları'nı ABD Yabancı Terör Örgütleri listesinden çıkarması için ısrarı sonrası askıya alındı.
Geçen hafta, bir İranlı ve bir Avrupalı yetkili Reuters haber ajansına, İran'ın Devrim Muhafızları'na yönelik yabancı terör örgütü yaptırımlarının kaldırılması talebini geri çektiğini, ancak yaptırımlar da dahil olmak üzere hala iki konunun çözüm beklediğini söyledi.
İran Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Sayid Hatipzade bugün yaptığı açıklamada, "Her şey üzerinde anlaşmaya varılmadan hiçbir şey üzerinde anlaşmaya varılmaz" dedi.
2015 nükleer anlaşması, uluslararası yaptırımların kaldırılması karşılığında İran'ın nükleer faaliyetlerine kısıtlamalar getirmişti.
Eski ABD Başkanı Donald Trump, 2018'de ABD'yi anlaşmadan çekmiş ve Tahran'a yönelik sert ekonomik yaptırımları yeniden uygulamaya sokmuştu.
İran ise ABD’nin anlaşmadan çekilmesi sonrası, uranyumu saflaştırabileceği düzeyde yüzde 3,67'lik bir üst sınır ve zenginleştirilmiş uranyum stoğunda 202,8 kilogramlık bir sınır dahil olmak gibi, anlaşmanın nükleer kısıtlamalarını ihlal etti.
