Erişilebilirlik

KaosGL: 'Türkiye’de Eşcinsellere Karşı Nefret Söylemi Resmileşti'


Türkiye’nin başkentinde eşcinsel ve trans dayanışması amaçlı sivil toplum örgütlerince yapılacak her türlü sosyal etkinliğe yasak getirilmesi nedeniyle “nefret söylemi resmileşti” tartışması yaşanıyor.

Ankara Valiliği, olağanüstü hal uygulaması gerekçesiyle aylardır sivil toplum veya meslek örgütleri ile sendikalarca düzenlenmesi planlanan pek çok etkinliğe karşı yasaklama kararı aldı. Özellikle OHAL kapsamında yayımlanan kanun hükmünde kararname düzenlemeleriyle yapılan işten çıkarmalara karşı eylemler yasaklamaya maruz kalıyor.

Ankara Valiliği’nin ayın 19’nda aldığı son yasaklama kararı ise, sadece etkinlikleri yasaklamakla kalmadı ve uzun yıllardır yasal şekilde faaliyetler yürüten KaosGL Derneği’ni doğrudan hedef aldı. Bu durum, Ankara’da 1994’te dernek statüsünde resmi nitelikte sivil toplum örgütü olan KaosGL’nin yanı sıra 2006’da kurulan ilk trans hakları örgütlenmesi Pembe Hayat Derneği’ni de etkiledi. KaosGL ve Pembe Hayat, son 1 haftadır valilikçe yasaklamadan vazgeçilmesi için çaba gösterdi ancak sonuç alamayınca konuyu yargıya taşıdı.

Konuyu müzakere ile çözme çabası nedeniyle bugüne kadar açıklama yapmayan örgütler, yasaklamayı yargıya taşıma kararıyla birlikte sessizliklerini bozdu. KaosGL Medya ve İletişim Koordinatörü Yıldız Tar, Amerika’nın Sesi’nin sorularını yanıtladı. Tar’a göre, Türkiye’de farklı toplumsal kesimlerde var olan eşcinsel ve translara yönelik nefret söylemi Ankara Valiliği tarafından adeta resmileştirildi.

KaosGL: "LGBTİ’liler nefret söylemine açık hale getiriliyor"

KaosGL Medya ve İletişim Koordinatörü Yıldız Tar, valilikçe özellikle de süresiz şekilde yapılan yasaklama kararını şöyle değerlendirdi:

“Ortada ciddi bir hukuksuzluk ve hak ihlalleri silsilesi var. Bu yasaklama kararında, toplumsal hassasiyet ve duyarlılıklar, kamu güvenliği, genel sağlık ve ahlakı korumak gerekçesiyle başkalarının hak ve özgürlüklerini koruma iddiası söz konusu. Bu iddialarla aslında LGBTİ’lerin temel insan hakları ihlal ediliyor hem de Ankara başta olmak üzere yurt genelindeki LGBTİ hedef gösteriliyor. Böylece nefret söylemine açık hale getiriliyor. Bu yasak kararı, ayrımcılık yapıyor ve bunun için toplumsal hassasiyetler, genel ahlak gibi muğlak kavramlar üzerinden ilerliyor. Aynı zamanda süresiz bir yasaktan bahsediyoruz. Süresiz ifadesi de aslında hukuksuzluğun bir diğer göstergesi. Valilik kararında kamu güvenliğini gerekçe gösteriyor ama eşcinsel ve translar da hem bahsi geçen kamu çok ama çok önemli bir parçasını oluşturuyor. Bu yasaklamayla LGBTİ hiç olmadığı kadar tehlike altına giriyor. Deyim yerindeyse LGBTİ’liler tehdide açık bir hale getirebiliyor.”

Valilikçe neden süresiz yasaklama yapıldığı, neden sinema, söyleşi gibi tüm etkinliklerin yasaklandığına dair de bir bilgi edinemediklerini söyleyen Tar, “Ortada sadece bir takım geçerli olmayan meşru olmayan gerekçeler var de LGBTİ’lilerin örgütlenme, kendini ifade etme ve hatta çok temel bir hak olan yaşam hakkı ihlali açık hale getirildi. Çok ciddi bir insan hakları sorunu var” dedi.

Pembe Hayat Derneği ve KaosGL Derneği’nin bu yasaklama kararına karşı yürütmeyi durdurma talebiyle ayrı ayrı dava açtığını açıklayan Tar, yargı süreciyle hukuksuz, ayrımcı ve keyfi gördükleri yasaklamadan geri dönülmesini umut ettiklerini dile getirdi.

“Yasak bizim için sürpriz oldu”

Türkiye’de OHAL çerçevesinde de son aylarda LGBT’liler açısından sıkıntılar yaşandığını kaydeden Tar, özellikle son iki aydır medyada yoğunlaşan bir nefret kampanyası gözlendiğini belirterek, ancak valilikçe yasaklama yapılmasıyla ayrımcılığın resmiyet kazandığını söyledi.

Ankara Valiliği’nin korumakla yükümlüğü LGBTİ’leri tam tersine tehdit hedefi haline getirdiği görüşünü belirten Tar, “Yasaklama kararında muğlak gerekçeler ile LGBTİ’lilerce yapılacak her türlü etkinlik hatta sanatsal faaliyetler sanki kriminal suç niteliğindeymiş gibi sunuluyor. Haliyle sokakta yürüyen herhangi bir eşcinsel, biseksüel ya da trans kendisini güvensiz hissediyor. Ankara'da herhangi bir şekilde başına bir şey geldiğinde korunacağını düşünmüyor” diye konuştu.

Yargıdan hızlıca yürütmeyi durdurma kararı gelmesini beklediklerini vurgulayan Tar, “Şu ana kadar bir hafta geçmesine rağmen henüz bir ilerleme kaydedilmedi. Biz bütün iç hukuk yollarını elbette deneyeceğiz. Çünkü ortada çok ciddi bir şekilde bir haksızlık var ve bunun giderilmesi gerekiyor. Eğer ilk aşamada sonuç gelmezse, gerek Anayasa Mahkemesi gerek Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvurarak bir şekilde bu hukuksuzluğun geçebilmesi için mücadelemizi sürdüreceğiz. Ancak bizim temennimiz bunlara gerek kalmaksızın hukuksuzluktan geri dönmesi” ifadelerini kullandı.

Ankara Valiliği’nin yasaklama kararı ne?

Ankara Valiliği, başkent genelinde her türlü etkinliğe ve dolayısıyla söz konusu sivil toplum örgütlerince yapılabilecek her türlü faaliyeti yasakladığı kararında, “genel sağlık”, “ahlak” gibi kavramlar ile “hak ve özgürlükleri tehlikeye düşürme” gerekçesi kullandı. Ancak yasaklama kararında, yıllardır yasal şekilde dernek çatısı altında faaliyetler yürüten eşcinsel ve translar açısından insan hakları ihlali olduğu eleştirisi dikkate alınmadı.

Ankara Valiliği’nin kararında, adı verilmeksizin KaosGL ve Pembe Hayat’ın yürüttüğü faaliyetler kast edilerek, “bir takım toplumsal hassasiyet ve duyarlılıkları içeren sinema, sinevizyon, tiyatro, panel, söyleşi, sergi vb. etkinliklerin gerçekleştirilmeyeceği” ifade edildi. Kararda, “Söz konusu paylaşımlarla halkın sosyal sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge bakımından farklı özelliklere sahip bir kesimini diğer bir kesimi aleyhine kin ve düşmanlığa alenen tahrik edeceği, bu nedenle kamu güvenliği açısından açık ve yakın tehlikenin ortaya çıkabileceği; ayrıca kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlığın ve ahlâkın veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunmasını tehlikeye düşürebileceği göz önünde bulundurulduğunda yapılmak istenen organizasyona katılacak olan grup ve şahıslara yönelik olarak; birtakım toplumsal duyarlılıklar nedeniyle de bazı kesimler tarafından tepki gösterilebileceği ve provokasyonlara neden olabileceği değerlendirilmektedir” denildi.

Yukarıdaki gerekçeler ile Ankara Valiliği, 18 Kasım’dan itibaren geçerli olmak üzere süresiz olarak lezbiyen, gay, biseksüel, transgender/transseksüel, intersex örgütleri ve diğer sivil toplum örgütlerince gerçekleştirecek her türlü etkinliği yasakladı. Bu kapsamda diğer OHAL yasaklamaları aksine sinema, sergi gibi sanatsal etkinlikler de yasaklandı.

  • 16x9 Image

    Yıldız Yazıcıoğlu

    Yıldız Yazıcıoğlu, 1994-1998 döneminde Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nde lisans eğitimini tamamladı. Mesleğe 1997 yılında Cumhuriyet’te stajyer olarak başladı. 1998-2000 döneminde yüksek lisans eğitimine devam etti. 2000 – Mayıs 2009 döneminde Milliyet’te mesleki kariyerini cumhurbaşkanlığı ve parlamento muhabirliği noktasına taşıdı. 2009 - 2011 yıllarında ABD’nin başkenti Washington DC’de kariyerini sürdürdü ve farklı medya kuruluşları için temsilcilik – yorumculuk görevlerini yürüttü. Bu dönemde VOA Türkçe’de eğitim aldı ve görev yaptı. Ardından Ankara’ya dönüşünde Habertürk TV’de, ArtıBir TV’de görevler üstlendi. Şu anda VOA Türkçe ekibinde görev almayı sürdürüyor.

STÜDYO VOA

Köprü kazasının ardından milyarlarca dolarlık tazminat bekleniyor – 28 Mart
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG