Erişilebilirlik

Kandil Operasyonu Ne Anlama Geliyor?


Türkiye’nin Irak’ın kuzeyinde terör örgütü PKK’nın ana karargahı Kandil’e yönelik kara harekatı yürütme hazırlığı “zamanlaması” nedeniyle tartışılıyor.

Türk Silahlı Kuvvetleri’nden (TSK) emekli, özel harp uzmanı Abdullah Ağar, Kandil operasyonuna ilişkin tartışmalar yaşanmasına tepkili. Ağar’a göre, askeri harekat konusunu 24 Haziran Genel Seçimleri ve Cumhurbaşkanlığı Seçimi birinci turuyla ilişkili yorumlamamak gerekiyor. Ancak TSK’dan kökenli isimler emekli Tuğamiral Türker Ertürk ve emekli Kurmay Albay Ali Türkşen ise “zamanlama” meselesine dikkat çekiyor. Ertürk ve Türkşen, öncelikle PKK’ya yönelik operasyon yapılmasına karşı olmadıklarını vurgularken, AKP 16 yıllık iktidarı boyunca Kandil’e operasyon için ciddi girişimde bulunmamışken “neden şimdi?” diye sorulması gerektiğini belirtiyorlar.

Ağar: PKK’yı kıskaç altına alma amacında

AKP ile birlikte “Cumhur İttifakı”nı oluşturan MHP’den milletvekili adayı da olan Abdullah Ağar, Amerika’nın Sesi’ne, olayı sadece askeri boyutta değerlendirmek gerektiği yönündeki görüşlerini aktardı. Ağar, “Bu zamanlama polemiğini üretenler bu harekat ne zaman başladı diye dönüp baksalar böyle bir polemik söz konusu olmayacak. TSK’nın Irak sınırını aşan harekat etkisi 15 Aralık’ta kendini gösterdi, o tarihte ilk kez Zap’a yapıldı. Sonra Havaşin’e yapıldı. Hakurk’a yapılan etkisi ise 11 Mart’ta başladı yani Türkiye’de seçim kararı ise çok sonra alındı. Bunun siyasi polemik konusu olarak ortaya çıkması üzücü” dedi.

Türkiye’nin Kandil bölgesi başta olmak üzere Irak ve Suriye’nin değişik alanlarını kullanan PKK ve yan oluşumlarını etkisiz hale getirmek istediğini belirten Ağar, Türkiye’nin o alanları meşru ve kalıcı bir güce devredinceye kadar askeri müdahale etkinliklerini sürdüreceği görüşünü aktardı.

PKK açısından Hakurk’un, Kandil’den önceki son direnç noktası olduğunu söyleyen Ağar, “Bu nedenle önce TSK, Hakurk’u kontrol altına aldı. Ancak Kandil’i de küçümsememek lazım ki yaklaşık 2 bin 500–3 bin kilometrelik bir alandan söz ediyoruz. Yaklaşık Cudi Dağı’nın 10 katı büyüklüğünde bir alan. Ayrıca Türkiye’nin Kandil’e yapacağı olası harekatın etkisi, PKK’ya yönelik Afrin operasyonuyla başlattığı kıskaç harekatı olarak görülmeli. Türkiye, Suriye’nin en batısından sapladığı hançeri ardından şimdi Irak’ın en doğusundan hançerini saplıyor. Yani bu coğrafyadaki PKK’yı etkisizleştirmek için Türkiye’nin ortaya koyduğu bir irade olarak okumak gerekiyor” diye konuştu.

Kandil’e kara harekatı konusunda zorlukları da sorduğumuz Abdullah Ağar, sahadaki Peşmerge varlığı meselesinde, o bölgede kendi etkisini PKK’ya kaptırmamak için diğer Kürt gruplarınca da Türkiye’ye destek verilebileceği görüşünde. Ağar, ayrıca ABD’nin Suriye’de PKK’nın kolu PYD-YPG yapılanmasıyla desteğine de son verme çağrısında bulundu.

Ertürk: PKK merkez üssünü Sincar’a taşıdı

Son günlerde Kandil operasyonuna ilişkin yazılı değerlendirmelerini de paylaşan Emekli Tuğamiral Türker Ertürk ise, AKP hükümetinin “zamanlaması” itibariyle bu operasyonda samimi olmadığı düşüncesinde. Ertürk’e göre, terör örgütü PKK da hali hazırda Kandil’i büyük ölçüde boşaltmış ve Suriye sınırı yakınındaki Sincar bölgesinde ağırlıklı olarak konuşlanmış durumda.

Amerika’nın Sesi’nin sorularını yanıtlayan Ertürk, “AKP 16 yıldır iktidarda. İktidara geldiklerinde terör ele başı Abdullah Öcalan yargılanmış ve içeri atılmıştı. Terörden kayıplarımız ikili rakamlara düşmüştü. Hatta yaşadığımız coğrafyada kabul edilebilir eşik altındaydı. Ancak AKP, kendisine okyanus ötesinden önerilen reçeteyi uyguladı ve açılımlarla terörü azdırdı. En sonunda terör kontrolden çıktı. Muhalifler ve örneğin ben en az 10 yıldır diyoruz ki terörün sevk ve idare edildiği Kandil’e operasyon yapılmalı. Hava harekatıyla yetinilmemeli ve gerekirse karadan sınır ötesi operasyon yapılmalı, oraya Türk Bayrağı dikilmeli. Ama iktidar tam tersini yaptı ve terörle mücadele değil müzakere etti. Terörle mücadeledeki askerlere operasyon yaptı. Şimdi seçime günler kala Kandil’e operasyon yapacak. Bu bir seçim operasyonu, halkın iradesine ipotek koyma operasyonu” dedi.

PKK’nın 2016’dan itibaren Kandil’den taşınmaya başladığını da söyleyen Ertürk, “Kandil, bizim güneydoğumuzda İran sınırına yakın. PKK stratejik bir değerlendirme yaptı ve İran ile sorun olacağını düşünerek, merkez üssünü Sincar’a taşıdı. Haziran 2017 itibariyle yüzde 75 oranında varlığını Sincar’a taşıdı. Yani Türkiye sınırlarından daha da uzağa ve Suriye sınırı yakınına taşıdı” diye konuştu.

Suriye’ye bakıldığında ise, “AKP’nin de izlediği yanlış politikalarıyla burada Kürt bölgesi oluştuğunu” söyleyen Ertürk, “ABD’nin şimdi PKK’nın uzantısı PYD-YPG’nin egemen olduğu Suriye’nin kuzeyinde 8 askeri üssü var. PKK da, Irak’taki merkez üssünü Sincar’a yani ABD’nin Suriye’deki üslerine yakın noktaya taşıdı. Şimdi siz muhalifler yıllarca Kandil’e operasyon yapılması gerektiğini söylemişken yapmıyorsunuz. Ancak seçime günler kala halkın iradesini çalmak için bir siyasi operasyon yapıyorsunuz. Ve bunu ne zaman yapıyorsunuz, PKK orayı boşalttıktan sonra. Ama PKK’nın orayı boşaltmış olması önemli değil çünkü maksat seçim öncesinde Kandil’e bayrak dikildiğini iddia etmek. Biz Kandil’e operasyon hele de PKK’ya operasyon yapılmasına kesinlikle karşı değiliz. Halkı aldatmaya karşıyız” diye tepki gösterdi.

Türkşen: Zamanlaması çok manidar, siyasi içerikli bir harekat

İYİ Parti’den Kocaeli milletvekili adayı olan Ali Türkşen de, Ertürk gibi AKP hükümetinin seçim sonuçlarını etkileme amacıyla operasyon yaptığı görüşünde.

Türkşen, “Kandil operasyonunun zamanlaması çok manidar. AKP iktidarının sıkıştığında asker üzerinden siyaset yapmasının başka bir örneği. Seçim günü yaklaşıkça her türlü kartını oynamaya çalışan bir iktidarın kullandığı araçlardan birisidir. Yapılmaması gerekir demiyorum, sadece zamanlaması açısından söylüyorum ki tamamiyle siyasi içerikli bir harekattır diye düşünüyorum. AKP’nin milliyetçi–muhafazakar oyları kendisinde toplama amacında olduğunu düşünüyorum” dedi.

TSK mensuplarına operasyonda kolaylıklar dilediğini de vurgulayan Türkşen, Kandil’e kara harekatı yapılması durumunu “askeri açıdan çok kolay veya kısa sürede bitirilecek bir askeri operasyon olmayacaktır” sözleriyle değerlendirdi. Askerlerde moralsizlik yaratmamak gerektiğini de belirten Türkşen, bu nedenle operasyona ilişkin teknik yorumda bulunmayacağını ifade etti.

  • 16x9 Image

    Yıldız Yazıcıoğlu

    Yıldız Yazıcıoğlu, 1994-1998 döneminde Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nde lisans eğitimini tamamladı. Mesleğe 1997 yılında Cumhuriyet’te stajyer olarak başladı. 1998-2000 döneminde yüksek lisans eğitimine devam etti. 2000 – Mayıs 2009 döneminde Milliyet’te mesleki kariyerini cumhurbaşkanlığı ve parlamento muhabirliği noktasına taşıdı. 2009 - 2011 yıllarında ABD’nin başkenti Washington DC’de kariyerini sürdürdü ve farklı medya kuruluşları için temsilcilik – yorumculuk görevlerini yürüttü. Bu dönemde VOA Türkçe’de eğitim aldı ve görev yaptı. Ardından Ankara’ya dönüşünde Habertürk TV’de, ArtıBir TV’de görevler üstlendi. Şu anda VOA Türkçe ekibinde görev almayı sürdürüyor.

STÜDYO VOA

Donald Trump’ın sus payı davasında yeni aşamaya geçildi – 22 Nisan
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG