Erişilebilirlik

Kanada’da Çıkan Petrol Çevre Tartışmalarına Yol Açıyor


Kanada’da Çıkan Petrol Çevre Tartışmalarına Yol Açıyor
Kanada’da Çıkan Petrol Çevre Tartışmalarına Yol Açıyor

Amerika, kullandığı petrolün yüzde 20’sini Kanada’dan ithal ediyor. Kanada’da çıkan ham petrolün büyük çoğunluğu ise Alberta eyaletindeki petrol kumlarından geliyor. Katranlı kumdan petrol elde etmenin maliyeti çok yüksek. Çevreciler kumdan petrol çıkarma işleminin çevreye zarar verdiğini, rafine sürecininse çok fazla miktarda sera gazı salımına yol açtığını savunuyor. Kanada’daki petrol şirketleri ve hükümet yetkilileri bir yandan çevreye verilen zararı azaltmanın, diğer yandan da petrol gelirini kaybetmeme yolları arıyor.



Eylül ayında hükümet yetkilileri ve Kanada’nın Suncor enerji şirketinden temsilciler bu bölgeyi ağaçlandırdı. Bölgede işlemden geçirilen petrol kumlarının artıkları suyla temizleniyor ve su bu gölete akıtılıyordu. Yeni teknoloji sayesinde 200 hektarlık bu araziyi ıslah etmek için gereken süre kısaltıldı, alana binlerce ağaç ve çalı dikildi. Suncor Enerji Şirketi, kumdan petrol elde eden enerji firmalarından biri. Şirket yöneticisi Rick George, arazinin temizlenmesinin pahalı ama gerekli olduğunu söylüyor. George, “Bu göletleri kurutarak eski haline döndürmek standart bir işlemdi. Bundan 10 yıl sonra bu bölgede petrol elde edildiğini anlamak mümkün olmayacak,”diyor.

Ancak çevreciler ıslah çalışmalarının araziyi eski haline döndüremeyeceğini savunuyor. Calgary’den çevre yazarı Andrew Nikiforuk şöyle açıklıyor: “Petrol elde edilen arazinin yüzde ellisi sulak alandı. Şu anda bu sulak alanları eski haline getirecek hiçbir plan yok. Bunun nedeni, bunu nasıl yapacağımızı bilmememiz ve maliyetin çok yüksek olması.”

Gelecekte kumdan petrol elde etmek için kazı yapılmayacak, yalnızca doğal ortamda bulunan petrol çıkarılacak. Bunun için yeraltına pompalanan buharın bitümen adı verilen ham petrolü eritmesi ve eriyen petrolün dışarı pompalanması düşünülüyor. Bu kadar fazla miktarda enerji ve su kullanmanın olumsuz etkileri olabilir. Nikiforuk, “Bu işlemler sırasında kullanılan enerji miktarı çok fazla. Oldukça kirli bir hidrokarbon olan bitümen üretmek için daha temiz olan doğalgaz yakıyorsunuz. Buhar elde etmek için de yaklaşık 6 varil su kullanmanız gerekiyor,” diye konuşuyor.

Nikiforuk bu işlemlerin yeraltı sularına ve civardaki akarsulara etkisini anlamak için daha fazla araştırma yapılması gerektiğini söylüyor. Nikiforuk ayrıca petrolün bir numaralı müşterisi olan Amerika’nın petrol kumlarını işlemenin çevresel maliyetini anlamasının şart olduğunu da vurguluyor ve şöyle devam ediyor: “Bu proje iki yakın dost olan Amerika ve Kanada’yı zor duruma soktu. Şu anda bir numaralı petrol satıcısı olan Suudi Arabistan’ı safdışı bırakmış durumdayız. Ancak bu projenin ne kadar kirli olduğu konusunda yeterince dürüst davranmıyoruz. Bu açıdan Suudi Arabistan’a benzedik.”

Alberta eyaleti yetkililerine göre, petrol projesinin bölgeye ve Kanada’ya ekonomik katkısı büyük ve projeye sorumluluk içinde devam edilmesi mümkün. Alberta Çevre Dairesi’nden Chris Bourdeau bu genç sektörün sürekli geliştiğini belirtiyor. Bourdeau, “Enerji şirketleri daha sorumlu olmak için çaba sarfediyor. Birçok kişi bu sanayi olgunlaştıkça daha büyük gelişim kaydedileceğinin farkına varacak,” diye konuşuyor.

Alberta eyaletinin başkenti Calgary, son yıllardaki gelişimini petrol kumlarına borçlu. Petrol kumlarının ekonomik yararları olduğu kuşkusuz. Ancak kamuoyu ekonomik fayda ve çevreyi koruma arasında denge kurulduğunu görmek istiyor.

XS
SM
MD
LG