Erişilebilirlik

Kadınlar Ücret Eşitsizliğiyle Karşı Karşıya


10 Nisan Amerika'da Ücret Eşitliği Günü'ydü. Ancak 10 Nisan, rastgele seçilmiş bir tarih değil, aksine, kadınların bir önceki yıl erkeklerle aynı ücreti almak için ne kadar daha fazla çalışmak zorunda kaldıklarını gösteren bir gün.

10 Nisan, sadece Amerika için geçerli. Ücret Eşitliği Günü, Almanya'da bu yıl 10 Mart, Çek Cumhuriyeti'ndeyse 13 Nisan olarak belirlendi. Belirlenen bu tarihler, kadınlar ve erkekler arasındaki ücret uçurumunun bir yıldan diğerine azaldığının ya da arttığının bir göstergesi. Örneğin 2017'de Amerika'da Ücret Eşitliği Günü 4 Nisan'dı. Bu tarihin bu yıl 10 Nisan olması, aslında Amerika'da erkeklerle kadınlar arasındaki ücret uçurumunun bu yıl arttığına işaret ediyor.

Kadınlarla erkekler arasındaki ücret eşitsizliğinin tarihe dayanan bazı açıklamaları var. Bu açıklamalardan en öne çıkanı, ”mesleki ayrımcılık.” Bazı işlerin toplum tarafından ”erkek işi,” bazılarınınsa ”kadın işi” olarak kabul edilmesi, mesleki ayrımcılığa yol açıyor. Kadın Politikaları Araştırma Enstitüsü'nün 2017'de yaptığı bir çalışmaya göre Amerika'da sadece altı meslek, hem kadınlar hem de erkekler tarafından eşit oranda icra ediliyor.

Kadın Politikaları Araştırma Enstitüsü'nden Chandra Childers, en yüksek ücretli iş alanlarının erkeklerin egemenliği altında olduğunu kaydediyor. Childers'a göre erkekler bir iş alanını bırakıp diğerine geçtiğinde erkeklerden boşalan pozisyonları dolduran kadınlar için ortalama ücretler düşmeye başlıyor.

Kimilerine göre ücret uçurumu, çalışmaya ara verenler arasında daha fazla kadın olmasından ya da kadınların ailelerine bakabilmek için kendilerini daha az zorlayacak iş alanlarına yönelmelerinden kaynaklanıyor. Muhafazakar yazar Carrie Lukas, kısa süre önce Forbes dergisinde yayınladığı yazısında, ”Kadınlar genellikle evlerine yakın ve daha esnek çalışma saatleri olan, daha düşük ücretli işleri tercih ediyor” diyor.

Chandra Childers da bu görüşlerle sık sık karşılaştığını söylüyor. Ancak uzmana göre ücret uçurumunun en büyük nedeni, kadınların düşük maaşlı hizmet sektöründe çalışması. Childers, bu iş alanlarının esnek saatler sunmadığını, aile dostu olmadığını, hatta ücretli izin verme olasılıklarının bile düşük olduğunu söylüyor.

Düşük ve orta gelirli bireylerin haklarını savunan düşünce kuruluşu Ekonomi Politikaları Enstitüsü, 2017 Nisan ayında, hemen hemen her meslek dalında kadınların erkek meslektaşlarından daha az ücret aldıklarının belirlendiğini bildiriyor. Örneğin ana okulu ve ana sınıfı öğretmenliği yapan erkekler saatte 16,33 dolar kazanırken aynı mesleği icra eden kadınlar, saatte 14,42 dolar maaş aldı. Erkek hemşireler saatte 42,74 dolar alırken aynı işi yapan kadın hemşireler 37 buçuk dolar kazandı. Erkek yazılımcıların saat başına aldıkları ücret 38,98 dolarken kadın yazılımcılar, 33,65 dolarlık maaşla yetinmek durumunda kaldı. Enstitü, erkeklerin kadınlara oranla daha yüksek maaş alması durumunun, geleneksel olarak bir mesleği erkek ya da kadınların daha çok icra etmesine bağlı olmadığını kaydediyor. Öğretmenlik ve hemşirelik gibi daha çok kadınların yöneldiği meslek dallarında erkeklerin daha yüksek maaş almaları, bunun en açık örneği.

Aynı işi yapmalarına rağmen erkeklerin kadınlardan daha çok ücret almalarına Hollywood da tepki gösteriyor. Kadınların erkeklerle eşit ücret alması gerektiğini savunan bazı ünlü kadın oyuncular, bu yılki Oscar törenlerine, kadın hakları alanında öne çıkan aktivistlerle katıldı. Örneğin Meryl Streep, yanında, Ulusal Ev Hizmetlileri Birliği Başkanı Ai-jen Poo'yu getirdi. Poo, Oscar platformunda bulunma fırsatını değerlendirerek, eğlence sektörünü kökünden sarsan cinsel taciz ve tecavüz skandalları da dahil olmak üzere kadınlara yönelik tavırların, gerek maaş skalasının en üstünde, gerekse en altındaki kadınları nasıl olumsuz yönde etkilediğini anlattı.

Moda dergisi In Style'da 4 Nisan'da yayınlanan bir yazıda görüşlerine yer verilen Ai-jen Poo, ”Eşit Ücret Günü, cinsel tacize dikkat çeken MeToo hareketi çerçevesinden bakınca daha farklı görünüyor. MeToo hareketinin öne çıkardığı her hikaye, hakettiği ücreti alamayan, sesi kesilen, tacize uğrayan, şiddet gören, tehdit edilen, umursanmayan kadınların sesi oldu. Cinsiyet ayrımcılığının ücret uçurumuna nasıl yol açtığı gözler önüne serilince kadınların neden hakettiklerini alamamalarının nedenleri de ortaya çıkıveriyor” diyor. Eşitsizliğin ve cinsel tacizin birbirinin ayrılmaz parçaları olduğuna dikkat çeken Poo, bu her iki durumun da, kadınların hayatlarının ve topluma katkılarının değer görmediği bir kültürün sonucu olduğunun altını çiziyor.

Oscar ödüllü oyuncu Octavia Spencer da People dergisine yaptığı açıklamada Hollywood'daki ücret eşitsizliğiyle mücadele etmek için ünlü oyuncu Jessica Chastain'le birlikte ”toplu iş sözleşmesi” planı uyguladıklarını anlattı. Spencer, film yapımcılarına, ancak aynı ücreti aldıkları takdirde aynı filmde rol alacakları şartını koştuklarını söylüyor. Spencer bu anlaşma sayesinde umduğu ücretin tam beş katını almış.

Teknoloji sektöründe faaliyet gösteren kadınlar da zorlu engellerle karşılaşıyor. İş arama sitesi hired.com'un yaptığı bir ankete göre aynı şirkette, aynı görevleri üstlenen erkeklerin kadınlardan daha fazla ücret alma olasılığı yüzde 63 daha yüksek. Aynı iş için başlangıç pozisyonlarında erkek ve kadın elemanlar arasındaki ücret farklınınsa yüzde 4 ila yüzde 45 arasında değiştiği ortaya çıktı.

Anket ayrıca katılımcı kadınların yüzde 54'ünün kariyerlerinin herhangi bir aşamasında aynı işi yapan erkeklerden daha az ücret aldıklarını farkettiklerini ortaya koyuyor. Oysa aynı deneyimi yaşayan erkeklerin oranı sadece yüzde 19.

Ücret eşitliği savuncuları, eşit ücret almanın yararının sadece bireye yönelik olmadığını, bunun işveren ve genel olarak toplumun da yararına olduğunu kaydediyor.

Ekonomi Politikaları Enstitüsü'nden Jessica Schieder'a göre ücret eşitliği mücadelesinin en önemli unsurlarından biri, şeffaflık. Schieder, ”Daha düşük ücret aldığınızı ve bunun bir sorun teşkil ettiğini, elinizde bu bilgi olmadan farketmeniz mümkün değil” diyor. Uzman ayrıca işverenle toplu pazarlık politikasını, asgari ücretin arttırılmasını ve elemanları güçlendirecek başka yöntemleri de ücret eşitliği mücadelesinde önemli öğeler olarak kabul ediyor. Schieder kişilerin maaşları hakkında konuşmasının bir tabu olarak kabul edildiğini, ancak bunun mücadeleyi zorlaştırdığını söylüyor.

Ulusal Ev Hizmetlileri Birliği ve göçmenlik reformunu savunan feminist hareket We Belong Together'dan Jess Morales Rocketto, gözardı edilmemesi gereken bir başka unsura daha dikkat çekiyor. ”Kadınların birlik olmasından daha güçlü hiçbir şey yok” diyen Rocketto, ”Önümüzdeki on yılda maaş uçurumunun ortadan kaldırıldığını görmek istiyorum. Ama bunun yanısıra tüm çalışanların yasalar altında koruma altına alındığını, kamu hizmetlerinin her kademesinde kadınların yer aldığını görmek istiyorum” şeklinde konuşuyor.

STÜDYO VOA

Mehmet Şimşek’ten “harcamaları azaltma” mesajı - 18 Nisan
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG