Altı kişide görülen kan pıhtılaşması sorunu nedeniyle ABD’de uygulaması durdurulan Johnson & Johnson firmasının Corona virüsü aşısının bilinen bu vakalar dışındaki ciddi yan etkileri de araştırılıyor.
Bu vakaların sayısının çok fazla olmadığını söyleyen Hastalıkları Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC) Başkanı Rochelle Walensky, yan etkilerle ilgili ek raporların Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) ve CDC tarafından incelendiğini kaydetti.
FDA, 50 yaşın altında en az altı kadında nadir görülen kan pıhtılaşması sorunu yaşanmasının ardından Johnson & Johnson aşısının uygulanmasını en azından birkaç gün süreyle durdurma kararı almıştı.
Cuma günü CDC tavsiye kurulu firmanın Corona virüsü aşısının yan etkilerini görüştükten sonra ABD’nin J&J firmasının aşılarını uygulamaya devam edip etmemesi konusunda tavsiyesini açıklayacak.
Kamu sağlığı uzmanları firmanın aşısının uygulanmaya yeniden başlanacağını, ancak öncesinde nadir görülen kan pıhtısı sorununa yönelik uygun tedavi için yol haritası çıkartılmasının gerektiği görüşünde.
J&J firmasının Corona virüsü aşı üretimi de tahmin edilenden daha yavaş ilerliyor. ABD geçen hafta J&J firmasına ait büyük bir fabrikanın üretim yetkisini çok sayıda dozun çöpe gitmesine neden olan hatalar yüzünden ertelemişti.
Beyaz Saray’ın Corona virüsü danışmanı Andy Slavitt, Pazartesi günü yaptığı açıklamada aşı stoğunun yeterli olduğunu söyledi. Amerika’da Moderna ve Pfizer/BioNTech firmalarına ait olmak üzere günde 3 milyon Corona virüsü aşısı uygulanıyor.
CDC’nin verilerine göre şu ana kadar 260 milyondan fazla Corona virüsü aşısı Amerika’ya gönderildi. 210 milyon doz aşı yapıldı.
Walensky, ABD’de her iki doz aşısını da olan 84 milyon kişinin 6 bininden azının Corona virüsüne yakalandığını, bunların 400 kadarının hastaneye kaldırıldığını ve 75’inin hayatını kaybettiğini bildirdi. Bu kişilerin bazılarının hastaneye kaldırılma ve ölüm nedeninin Corona virüsü olmadığı belirtildi.
Walensky, bu rakamların aşının işe yaradığını gösterdiğini söyledi.
‘‘Kaynaklar adil dağıtılırsa salgın kontrol edilebilir’’
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) Başkanı ise dünyanın gerekli kaynakları adil şekilde dağıtması halinde Corona virüsü salgınının gelecek aylarda kontrol altına alınabileceğini söyledi.
WHO’nun toplantısına iklim aktivisti Greta Thunberg de İsveç’ten video konferansla katıldı. Thunberg aşı milliyetçiliğini eleştirdi ve yoksul ülkelerde yaşlı nüfusun aşılanmasından önce zengin ülkelerin genç vatandaşlarını önceliklendirmesinin etik olmadığını söyledi.
WHO Başkanı Tedros Adhanom Ghebreyesus, ‘‘Sürdürülebilir ve eşit şekilde kullanılması durumunda pandemiyi aylar içinde kontrol altına alabilecek araçlara sahibiz’’ diye konuştu.
Öte yandan WHO Başkanı Corona virüsünün yeni varyantları nedeniyle 25-59 yaş arasında hızla yayılmasından duyduğu endişeyi de dile getirdi.
Salgın yüzünden dokuz ayda 1 milyon kişinin hayatını kaybettiğini söyleyen Ghebreyesus, bu sayının 4 ayda 2 milyona ve 3 aydaysa 3 milyona çıktığını hatırlattı.
Thunberg ise gelir seviyesi yüksek ülkelerde her dört kişiden birinin Corona virüsüne karşı aşılandığını, yoksul ülkelerdeyse bu sayının yalnızca 500’de bir olduğunu söyledi.
Thunberg, ‘‘Aşı dağıtımını aşı milliyetçiliği yürütüyor’’ diye konuştu.
Aktivist, etik olanın yüksek ve düşük gelirli ülkelerde salgına karşı hassas durumdaki kesimleri önceliklendirmek olduğunu söyledi.
Thunberg salgın ve çevreye zarar verilmesi arasında da bağlantı kurarak bu durumun hastalıkların hayvan popülasyonlarından insanlara geçişini kolaylaştırdığını kaydetti.
WHO’nun önde gelen salgın hastalık uzmanlarından Maria van Kerkhove ise Corona virüsü salgınında dünya genelinde yaşanan son yükselişin daha önce salgından daha az etkilenen yaş gruplarını kapsadığını belirtti.
Tüm yaş gruplarında bulaşma oranının arttığını kaydeden uzman geçen hafta 5 milyon 200 bin vakanın kayda geçtiğini bunun da salgının başlangıcından bu yana en büyük haftalık artış olduğunu kaydetti.
