“Dünyanın insanlar ve diğer canlılar için yaşanabilir bir gezegen olmaya devam edebilmesi hava kirliliği ve iklim değişikliği sorunun çözülebilmesine bağlı.” Uzmanların üzerinde birleştiği bu durum, bugün Almanya’nın Bonn kentinde başlıyan Dünya İklim Değişikliği Konferansı’nın ana gündem maddesi. Konferansa BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve Başbakan Angela Merkel'in yanı sıra Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron dahil yaklaşık 20 ülkeden liderle, 500 sivil toplum temsilcisi ve yaklaşık 25 bin çevre uzmanı katılıyor.
Konferansın hedefleri arasında 2015’de imzalanan Paris İklim Anlaşması’nın son iki yılda aldığı mesafe ve anlaşmada varılan uzlaşının somut olarak hayata geçirilmesi ön planda yer alıyor.
Paris İklim Anlaşması, karbondioksit salınımlarının azaltılmasını ve dünyanın ısınmasını iki dereceyle sınırlandırmayı hedef olarak seçmişti. İklim araştırmacılarının son ölçümlerine göre atmosferdeki karbondioksit yoğunluğu 2016 yılında rekor seviyeye ulaştı.
Karbon oranı düşmediği takdirde dünyayı tehlikeli bir sıcaklık artışı beklerken, doğa döndürülemez bir şekilde bu değişiklikten olumsuz olarak etkilenecek. Sıcaklığın artması demek kuraklığın artması anlamına geliyor. Yapılan hesaplara göre, sıcaklıktaki bir derecelik artış, küresel buğday üretiminde yüzde 6, pirinç üretiminde ise yüzde 10 düşüşe yol açıyor.
İklim uzmanları analizlerinde, son iki yıl içinde artan sellerden, kasırgalara ve deniz seviyesinin yükselmesinden çıkan büyük orman yangınlarına kadar iklim değişikliğinin etkilerinin kendini belli ettiğini iddia ediyorlar. Dünyanın en büyük sanayi ülkesi ve Çin’den sonra ikinci ‘çevre’ kirleticisi ABD’nin Donald Trump’un başkan seçilmesi sonrasında anlaşmadan çekilmesi anlaşmanın başarısı konusunda ciddi şüpheler uyandırıyor.
Atmosferde en fazla karbondioksit salınımında yüzde 28'le başı çeken Çin'i Amerika Birleşik Devletleri, Hindistan ve Rusya izliyor. Paris Anlaşması’nın öncülerinden olan ve iklim değişikliyle mücadele konusunda lider ülkelerden biri olarak bilinen Almanya da ise halen kömürle çalışan, başka bir deyişle karbondioksit salımına neden olan 77 enerji santrali bulunuyor.
TBMM Paris anlaşmasını henüz onaylamadı
Almanya’nın eski başkenti Bonn’daki zirvede, 2020 yılına kadar sanayi ülkelerinin iklim değişikliğiyle mücadele için kalkınma halindeki ülkelere yılda 100 milyar dolarlık yardımda bulunması da bir kez daha ele alınacak. Çevre grupları, Bonn’daki devasa buluşmaya olumlu yaklaşıyor ve konferansın ülkelerin ve çevre hareketinin Paris’de alınan kararlara sahip çıkma konusunda kararlığını göstereceğini belirtiliyorlar. İklim değişikliği ile mücadeleyi hedefleyen Paris Anlaşması’nı şimdiye kadar 195 imzacı devletin 111'i onayladı. Anlaşma halen TBMM’de onaylanmadığı için Türkiye de henüz resmi olarak anlaşmanın tarafı değil. 17 Kasım’a kadar sürecek Bonn Dünya İklim Değişikliği Konferansı’nda Türkiye'yi Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı ve İklim Değişikliği Başmüzakerecisi Mehmet Emin Birpınar başkanlığındaki heyet temsil ediyor.
