Erişilebilirlik

HRW'den Kobani Eylemleri Tutuklamalarına Eleştiri 


İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), 2014 yılında IŞİD’in Suriye’nin Kobani ilçesine yönelik saldırıları sırasında Türkiye’nin güneydoğusunda düzenlenen eylemlerle ilgili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başlattığı soruşturmada 16’sı HDP MYK üyesi, biri Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Başkanı olan 17 kişiyi tutuklamasını eleştirdi.

25 Eylül’de gözaltına alınan 20 kişi arasında bulunan HDP eski İstanbul milletvekili Sırrı Süreyya Önder, HDP eski Diyarbakır milletvekili Altan Tan ve HDP eski MYK üyesi Gülfer Akkaya adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı.

İnsan Hakları İzleme Örgütü tarafından yapılan açıklamada, “Türk hükümetinin muhalif partilere yönelik siyasi toplanma hakkını kısıtlama ve baskı uygulama amacıyla hapis cezası verme konusundaki istekliliğinin Türkiye’de hak ihlallerinin ve hukukun üstünlüğünün tehdit altında olduğu endişesini doğurduğu” belirtildi.

İnsan Hakları İzleme Örgütü Program Başkan Yardımcısı Tom Portesous, 2018 genel seçimlerinde oyların yüzde 12’sini alan bir partinin siyasetçilerini tutuklamanın ‘‘Türk hükümetinin siyasi muhalefeti suçlu gösterme politikasının bir parçası’’ olduğunu belirtti ve bunun “son yıllarda Türk mahkemelerinin hükümetin talimatlarına hızla uymasının son örneği olduğunu” kaydetti.

Açıklamada Ankara 4. Sulh Ceza Hakimliği’nin tutuklanan 20 kişiyi devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma, silahlı PKK terör örgütüne üye olma, PKK adına eylemlerde bulunma, terör propagandası yapma, suç eylemlerini övme ve cinayete teşvik ile suçladığı belirtildi.

Açıklamada savcıların gösterdiği delillerin partinin Twitter’da 2014 yılının Ekim ayında söz konusu gösterilere katılmaya halkı davet ettiği sosyal medya iletilerinden oluştuğu belirtildi. Savcıların bu iletilerin partinin PKK adına hareket ettiğini gösterdiğini öne sürdükleri kaydedildi.

Tutuklananlar arasında Kars Belediye Başkanı Ayhan Bilgen’in de olduğu ve Bilgen’in tutuklama kararının ardından Kars Belediyesi’ne kayyum atandığı hatırlatılan açıklamada bunun İnsan Hakları İzleme Örgütü tarafından, demokratik yollarla seçilen HDP’li belediye başkanlarının hükümet tarafından atanan adaylarla yerlerinden edilmelerinin bir parçası olarak değerlendirildiği belirtildi.

Porteous, “yeni gözaltı talimatının hükümetin HDP kontrolundaki belediyelere kayyum atamasına bahane olduğunu” kaydetti. Açıklamada 31 Mart 2019 yerel seçimlerinde HDP’nin kazandığı 65 belediyeden yalnızca 6’sının HDP kontrolunda kaldığına dikkat çekildi.

Açıklamada savcıların ayrıca HDP’nin yedi üyesinin meclisteki dokunulmazlıklarının kaldırılarak soruşturma kapsamında gözaltına alınabilmelerinin önünü açmak için başvuru yaptıkları da kaydedildi.

Açıklamada, partinin eski eş başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın 2016 yılının Kasım ayından bu yana aynı soruşturma kapsamında tutuklu bulundukları hatırlatıldı.

Açıklamada Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Türkiye’nin birçok kez Selahattin Demirtaş’ın haklarını ihlal ettiği ve Demirtaş’ın tutuklanmasında Türk hükümetinin yetkisini kötüye kullandığı hükmüne vardığı belirtildi. Mahkemenin, “Demirtaş’ın tutukluluğunun uzamasının demokratik toplumların temelinde yer alan çoğulculuğun baskılanması ve siyasi tartışma özgürlüğünün kısıtlanması gizli amacını taşıdığı” kararına vardığı kaydedildi.

STÜDYO VOA

Trump’a ‘sus payı davası’ öncesinde konuşma yasağı – 27 Mart
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG