Erişilebilirlik

HDP ve AKP Arasında Yerel Seçim Polemiği


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dün Diyarbakırlılar'a yaptığı “HDP’ye oy vermeyin” çağrısına yanıt geldi. HDP Sözcüsü Saruhan Oluç, Erdoğan’ın ziyareti ve açıklamalarının, çaresizliğinin ifadesi olduğunu söyledi.

HDP’nin yerel seçimlerde izleyeceği stratejiyi belirlemek üzere Diyarbakır’da çalıştay düzenlediği saatlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da Diyarbakır’daydı. Hem HDP hem Erdoğan’ın gündemi yerel seçimlerdi. Erdoğan, Diyarbakır Stadyumu’nun açılışında yaptığı konuşmada Diyarbakırlılardan HDP’ye oy vermemelerini istedi. Erdoğan, partisinin il binasında katıldığı toplantıda yaptığı konuşmada ise, kendilerini Diyarbakırlılara yeterince anlatamadıklarını vurguladı. Erdoğan’ın açıklamalarına HDP’den hızla yanıt geldi.

Diyarbakır’da MYK toplantısını ardından bir basın toplantısı düzenleyen HDP sözcüsü Saruhan Oluç, Erdoğan’ın açıklamalarıyla yerel seçim çalışmalarını başlattığını söyledi. Oluç, Erdoğan’ın aday belirleme iradesini etkilemeye çalıştığını savunarak, “Siyasi iktidar en başta da AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan yaptığı açıklamalar ve icraatlarla yerel seçim çalışmalarını başlattı. İlk önce HDP’nin seçimleri kazanması halinde kayyum politikasını devam edeceğini ilan ederek seçim çalışmalarını başlattılar. Aslında bu söyledikleri çok açık şekilde bölgede kaybettiklerini ilan etmiş oldular. Biz bunu böyle okuyoruz çünkü bizim de yaptığımız çalışmalar gösteriyor ki açık bir şekilde kaybedecekler yerel seçimleri. Adayların belirlenmesi konusundaki iradeyi etkilemek için açıklamalar yaptı Erdoğan” dedi.

Muhtarların görevden alınmasına tepki gösteren Oluç, HDP’nin güçlü olduğu yerlerdeki muhtarların görevden alındığını savundu. Oluç, ”Siz muhtarları aldığınız zaman, mahalle ve köylerdeki halkın iradesini çiğnemeye başladığınızı ve tanımadığınızı ilan etmiş oluyorsunuz. Ortada herhangi bir hüküm yokken, HDP’nin en yüksek oy aldığı mahalle ve köylerdeki 259 muhtarın görevden alınması tamamen hukuk dışı, keyfi ve seçimleri kazanmaya yönelik bir adımdır. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu eliyle bu iktidar demiştir ki, ‘Biz köylerde, mahallerde yapılacak seçimlerde seçim hilelerini başlatmış bulunuyoruz.’ Muhtarların görevden alınmasının anlamı budur. Aynı zamanda seçim hilelerinin başladıklarının ifadesidir. Hangi baskıyı yaparsanız yapın, hangi hukuksuz adımları atarsanız, biz çalışmayı sürdüreceğiz” diye konuştu.

Oluç, Erdoğan’ın kendilerini Diyarbakır’a yeterince anlatamadıkları yönündeki sözlerine ise şu yanıtı verdi; “Diyarbakır’da istedikleri sonuca ulaşamadıklarını ifade etti. Sadece Diyarbakır değil diğer illerde de ulaşamadınız. Bu politika ve uygulamalarınızla ulaşamayacaksınız. Siz zannediyor musunuz ki buraya yaptığınız yatırımlarla rüşvetlerle, para vererek, kişilerin kendi Kürtlüklerinden ana dillerinden, kimliklerinden vazgeçmeleri mümkündür? Siz onlara para ve rüşvet veriyorsunuz diye insanlıklarından vaz mı geçecekler? Bu arzu ettiğiniz neticeye ulaşmak için saptadığınız yol yanlış, bunu görmeniz lazım. Siz insanların kalbini kazanmak için adım atmıyorsunuz. Diyarbakırlıların gönlüne giden yolun adı barış ve özgürlük yoludur, barış ve yapıcı olmaktır. Ama o yol size yabancı, siz o yoldan çok uzaksınız, barışçı değil savaşçısınız. Hukuku, eşitliği, adaleti ön plana almıyorsunuz. Baskıyı, hukuksuzluğum, halkın iradesini çiğnemeyi esas alıyorsunuz. O zaman da istediğiniz neticeye ulaşamayacağınızı biz bir kez daha size söyleyelim. Kürt halkı, rehin tutuğunuz siyasetçileri, vekilleri, belediye başkanlarını unutmayacaktır. Bu seçim bölge için sadece yerel seçim değil, demokrasi ve hukuk referandumudur. Bir halkın bölge insanının tek adamın kararlarına karşı gösterdiği direnişin seçimi olacaktır.”

HDP’nin Danıştay’ın andımız ile ilgili kararı konusunda sessiz kalması eleştiriliyordu. Oluç açıklamasında bu eleştirilere de yanıt vererek, “Andımız metni ve ruhu iktidardadır. Okutsanız da okutmasanız da, AKP-MHP koalisyonunun yaptığı her açıklama, esas itibariyle bu perspektiftedir. Türkiye’deki bütün farklılıkları yok sayan, tekçi bir anlayışla, bir tek millet, kimlik, dilde buluşturmaya çalışan son derece ırkçı yanları olan bir metindir. MHP Bekir Bozdağ’ın Kürt olmasına bile tahammül edemiyor. Bekir Bozdağ’ın kimliğini savunmak zorunda kalıyoruz” dedi.

STÜDYO VOA

EKOTÜRK Stüdyo VOA
lütfen bekleyin
Embed

No media source currently available

0:00 0:29:22 0:00
XS
SM
MD
LG